KAHİN

564 53 4
                                    

Balamir ve adamları büyük beyaz salonda yürürken bütün cadıların kendisini dikkatlice izlediklerini hissedebiliyordu. Genç kızların tamamı gençten gözlerini alamazken, yaşlı cadılar nasıl oluyor da bu genç adamın alfalardan oluşan bir sürüyü birleştirdiğini anlamaya çalışıyordu.
" Hoş geldin Balamir ! " Almila'nın annesi salonun en ortasında beyaz büyük bir tahtta oturuyordu.
" Demek şu  cadı sensin. Daha çok bir kraliçeye benziyorsun, emrinde çalışan kölelerde var mı ? " Anlaşılan Cadının bir tahtta oturması Balamir'i bir hayli güldürmüştü, ayrıca herkesin korktuğu biriyle bu kadar rahat konuşması diğer tüm cadıları hem şaşırtmış hemde kızdırmıştı.
" Benimle böyle konuşmak mantıklı bir hareket değil delikanlı. "
" Ben kiminle nasıl istersem o şekilde konuşurum Alçin. Şimdi beni neden çağırdığını öğrenebilir miyim ? Öldürmem gereken biri var. " Alçin çocuğun kendi adını bilmesine şaşırsa da bunu pek umursamamıştı, şu anda sadece tek bir derdi vardı.

" İşte o öldürmen gereken kişi için seni buraya çağırdım. Bence ortak bir düşmanımız var. Mete Alabörü ! " Alçin'in lafıyla Balamir bir kahkaha attı.

" Senle neden ortak olmak isteyeyim ki ? Sen daha önce Mete'ye yenildin. "
" Eğer onun karşısına tek başına çıkarsan sende yenilirsin. " Alçin'in sert cevabıyla Balamir o kadar güçlü kükredi ki bütün cadılar korkuyla başlarını eğip bir kaç adım geri gittiler.
" Ben Alfaların alfasıyım Cadı ! Mete Alabörü'yü yakalayacağım ve kafasını koparacağım. " Şimdi ise ilk defa kahkaha atan Alçin'di.
" Öyleyse ben sana Mete'nin kısa bir geçmesini anlatayım Yüce alfaların alfası. " Balamir'de kanının iğneleyici konuşmasını anlamıştı.
" Mete sadece 13 yaşında alfa bile değilken gelmiş geçmiş en güçlü kökeni yenen kişidir - ki sen o sıra annenin kucağında meme emiyordun - 16 yaşına geldiğinde kendisine meydan okuyan bütün alfaları bir kaç dakikada yenen kişidir, 20 yaşına geldiğinde ise dünyada yaşayan kökenlerle safkanların %80'ini öldürmüş katıldığı onlarca savaşın hepsinden galibiyetle ayrılmıştır ama sen şimdi diyorsun ki ' Ben Mete'yi rahatça yenebilirim ' öyle mi alfaların alfası ? Sen ve ben dahil Mete bu dünyada yaşayan en tehlikeli kişidir ! " Şimdi gülme sırası cadılardaydı Balamir ise kadının dediklerini istemese de onaylamış gözüküyordu. 
" Peki cadı. Öyleyse seni dinliyorum. "
" Benim emrimde tam 1000 cadı var, senin 50 alfadan oluşan sürün. Bu böyle bile ikimizi Mete'den çok daha güçlü yapıyor ama ikimizde o çocuğun ne kadar zeki olduğunu biliyoruz. Bu yüzden geriye kalan 5 köken ve 2 alfada bizim yanımızda olacaklar. Eğer onu ormandan çıkartıp meydan savaşına getirebilirsek bu savaşı kazanma ihtimali kalmayacak. " Alçin'in planını herkes onaylarken Balamir pek mutlu değil gibiydi.
" Kendin söyledin Mete çok zeki, bence ona plan yapma zamanını bırakmamalıyız. Zaten sayısal üstünlüğümüz var neden tüm gücümüzle hızlıca ormana saldırmıyoruz. "
" Çünkü orası Mete'nin kalesi, her tarafı tuzaklarla ve bizim bilmediğimiz yerlerle dolu. Onu evinden ayırmamız gerek. "
" Savaşta da yenilip tekrar ormana kaçabilir. O zaman yaptığın planın hiçbir anlamı kalmaz. " Balamir'in söylediğini bu sefer cadılar da onaylamıştı ama Alçin'in söyleyecekleri daha bitmemişti.
" Sence bunu düşünmedim mi ? " Kadın gülerek kafasını çevirirken baktığı yerden Nehir ve Güney gelmişlerdi, Balamir'in onlara iğrenerek bakması hem cadıyı hem ikisini de şaşırtmıştı. Anlaşılan Balamir her ne kadar Mete'den nefret etse de hainlerden asla hoşlanmıyordu.
" Ormanın içindeki dostlarım bana tıpkı sizin dediğiniz gibi olası bir savaşta Mete'nin bütün ordusunu getirmeyeceğini yarısını ormanda bırakacağını söyledi. Herkesin bilmediği şey ise Bir kaç yıl Mete ormana gizli bir geçit yaptırttı. Ormanın yenilmesi durumunda bütün halkın kaçabilmesi için. Yerini sadece biz biliyoruz. " Nehir ve Güney'in konuşmasından sonra Alçin gülerek Balamir'e döndü.
" Yani planımız şu Alfaların alfası. Mete'nin ordusuyla karşılaşacağımız zaman, bizim ordumuzun yarısı gizlice ormana girip oradakileri öldürecek. Ardından arkadan Mete'nin asıl ordusuna saldıracaklar. İki ateş arasında kalan Mete'nin bu savaşı kazanma ihtimali kalmayacak. " Cadının dedikleri Balamir'inde hoşuna gitmiş gibiydi ama yinede hala bir konuda netti.
" Anlaştık cadı ama bir konuya açıklık getirelim. Mete benim ! Eğer onu benden başka biri öldürürse yıkarım bu dünyayı sizin kanınızla ! "

                                                                                                   &
                                                                                                   &

" Alfaların alfası da ne be ? " Mete'ye gençten Bahsetsek de Elif'e asıldığını söylememiştik. Hepimiz biliyorduk ki Mete bunu duyar duymaz hiç düşünmeden çocuğun peşine düşerdi. 
" Kızlar doğru söylüyor Mete. Çocuğun arkasında duranlar alfalardı. Ayrıca çocukta daha önce hiç hissetmediğim kadar büyük bir güç hissettim. Olca ve Ayaz'ın halası Elfida konuşurken Mete ona anlamını veremediğim sert bir bakış atmıştı. Kadın ise Mete'nin kendisine böyle sert bakmasına bir hayli üzülüyor gibiydi.
" Evet ama bu çok saçma, hiçbir alfa başka birinin hükmüne girmez. Tamam bu 1-2 tane olabilir ama siz 50 alfadan bahsediyorsunuz ! "
" Biliyorum Karaca ama girmişler işte. O çocuk bir şekilde onları birleştirmiş. Ve hepimiz biliyoruz ki düşmanımın düşmanı dostumdur. Yani kötü cadıyla kesinlikle ortak olacaklar . " Sözlerime herkes onay verirken Elfida, Mete'nin yanına gidip omzunu tuttu.
" Bu kadarı senin için bile çok fazla Mete. Kahinle görüşmen gerektiğini biliyorsun. " Elfida'nın lafıyla Mete umursamaz bir gülüş atarak kafasını çevirdi. Gerçekten kahinde neyin nesiydi ?
" Geleceğini gördüğünü iddia eden bir aptaldan yardım alacak değilim. Daha öncede bütün dünyayı yendim yine yenerim ! "
" Yapma kahin asla yanılmaz ! " Elfida'nın lafıyla Mete tekrar dönerek öfkeyle ona baktı.
" Öyle mi ? 15 yıl öncede bana onun yanına gitmemi söylemiştin cadı ! O ise bana annemin yaşayacağını söylemişti ama bil bakalım ne oldu ? Eve gittiğimde annem kanlar içinde yatıyordu. " Elfida'nın gözleri dolmuşken Karaca cadıdan yanaydı.
" Sen hariç kimin geleceğini görse doğruyu bildi abi. Bence denemeliyiz. " Mete Olca ve Ayaz'a baktığında onlarında onayladığını görünce istemeye istemeye kabul etmek zorunda kaldı. 


Ormanın içinde daha önce gitmediğim kadar derine doğru gittikten sonra tahtadan bir evle karşılaştık. Her tarafta garip yazılar, ölmüş kuşlar ve çürümüş cesetler vardı. Korkuyla Ayaz'ın elini tutarken Mete hariç herkes benim gibi korkmuş gözüküyordu. Karaca nazikçe kapıyı çalmaya hazırlanıyordu ki Mete onu tutarak kapıyı kendisi açtı. İçeriye girdiğimizde dışarıdan bir farkı olmadığını görmüştüm, her taraftan kötü kokular geliyordu, evin bazı yerlerinde kandan yazılar yazılmıştı, kahinin ise üstünde siyah bir cübbe vardı ve arkası bize dönüktü.
" Bende sizi bekliyordum Mete Alabörü ! " Adamın sesi o kadar korkutucuydu ki girdiğimiz savaşlarda bile içimi korku bu kadar sarmamıştı. Sadece ben değil herkes adama endişeyle bakıyordu.
" Neden geldiğimizi de biliyorsun o zaman. "
" Evet ! " adam arkasını döndüğünde neredeyse hepimiz bayılmak üzereydik. Adamın yüzü yoktu ! Ne gözleri, ne kulakları, ne burnu. Sadece et parçası vardı.

" Cadı geri döndü. Ve alfalardan oluşan bir sürü bize saldırmaya hazırlanıyor.  Bunlar bizim dünyamız için bile garip. "
" Büyük bir savaş geliyor Alabörü ve bu savaşta öleceksin ! " Adamın lafıyla Elifle Karaca korkuyla Mete'nin yaklaşırken Elfida'da aynı şekilde korkuyla bakmıştı.
" Beni kim öldürecek ? " 
" Düşmanlarının lideri. "
" Cadı mı yoksa alfaların alfası mı ? " 
" Onlar lider değiller. " Buda ne demekti şimdi ? İkisinden daha büyük bir düşmanımız mı vardı ? " Peki ya kim ? " Mete'nin sorusuyla kahinden ağzı olmamasına rağmen gülme sesleri geldi.
" O şu an aranızda. " Ne ! Kahin'in lafıyla Mete hızlıca etrafındakilere baktı. Elif, Karaca, Olca, Ayaz, Elfida. Bunlar en çok güvendiğimiz ve sevdiğimiz insanlardı.
" Yalan söylüyorsun ! " Mete öfkeyle bağırırken Kahinden tekrar gülme sesi geldi ve bu sefer sadece Mete'ye değil hepimize seslendi.
" Birinizi güzelliğiyle etkiledi. Diğerinizi dostluğuyla, diğerini ise imkansız olmasıyla. Bir yılan gibi hepinizi kandırdı. " Adamın lafıyla Mete tekrar öfkeyle bağırdı.
" Söylesene be adam ! Kim o ? "
" O senin en uzağında ve en yakınında. Kaybetmen gereken savaş sonunda geldi Mete Alabörü ! "

ESİNTİWhere stories live. Discover now