(27) Gizli Gerçekler.

93.3K 9.9K 20.1K
                                    

Sevgili günlük üzülerek söylüyorum ki buradakilere farklı işkenceler yapmayı isteyecek kadar kontrolden çıkıyorum. Hayır bu karamsar düşünceler için bağışlanmayı dilemeyeceğim ama her biriyle işim bittiğinde neden olmasın?

Aslında tek bir hedefim var lakin çok fazla uğraşım vardı. Buradan çıkmak istiyorum ancak çıkış yolunu aramak dışında aynı zamanda birçok şey ile uğraşıyorum. Itır'ın ara ara nükseden kaprislerini yatıştırmak başlıca uğraşlarımdan biriydi. Mara'nın bana olan kini ile uğraşmak ve şimdi de kâhin çıkmasıyla mücadele etmek çünkü o da tehlikede. Yanımda olan tek kişi yani Doğa'yı daha güçlü kılacak şeyleri kafamda bulmaya çalışmak da vardı. Tabii bunlarla sınırlı değildi daha birçok şey vardı. Medusa'dan gelecek olan tuzakları savuşturmak, yeni konumum olan hizmetçiliği sindirmek, kendimi geliştirecek derslerin peşinden koşmak da sadece bunlardan birkaçı. Annemin mektubunu çözmeye çalışmak, Savcı ile olan garip ilişkim, Oyunbazları getirecek yolları düşünmem, Dehliz'in kara büyüsü, beni öldürmek üzere olan lanetim, kontrol altında tutmaya çalıştığım açlığım, geride bıraktığım ailem, peşimi bırakmayan karanlık ve daha sayamadığım birçok şey. Aslında kendi içimde o kadar çok şey ile mücadele etmek zorundayım ki, her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor ama hiç eksilmiyordu.

Herbir uğraşım en güçlü savaşçıların bedenine bürünmüş etrafımı kuşatmışken ben tam ortalarında ağır yara almış biri konumundayım. Hepsini aynı anda yenmem imkansız lakin ben soluklanmak için bir adım geriye attığım an etrafımı saran ordu çoğalıyor kazanma şansımı sıfıra indiriyordu. Kafamın içinde sürekli farklı bir uğraş, beynim düşünmeyi bırakmayarak bana ettiği eziyetleri sürdürüyor. Sıradan insanlara gıpta ederek bakıyorum çünkü benim tek düşündüğüm evin temizliği yemeğin tuzu olmuyordu. Ben yalnız yola çıktığım bu savaşta birilerinin desteğini istiyordum ama arkamı dönüp baktığımda orada kimsecikler olmuyordu. Kendime bile itiraf edemediğim bu gerçeği kabullenmek çok zor fakat ben artık küçük bir yardım istiyorum.

Omuzlarımdaki yükün birazı alınsın istiyorum çünkü yaşadığım hayat herkese gösterdiğim hayattan çok farklı.

Çok daha korkunç ve acımasız.

Siz hiç çocuk yaşta dudaklarınızda kendi kustuğunuz kanı silmeye çalışırken derin derin nefesler alarak gözyaşlarınıza direndiniz mi?

Gözleriniz doluyor, canınız çok yanıyor, dudaklarınız titriyor, siz titriyorsunuz ama ağlayamıyorsunuz ve siz ağlamayı özlüyorsunuz.

"Bana cevap ver." Elimi uzatarak yansımama dokunmaya çalıştım kafamda onlarca yapılacaklar listesi ancak beni çektiği karanlığı içimde hissediyorum. "Kim efendi kim köle?" Sessizce dudaklarımı hareket ettirerek diz çöktüğüm yerde küçük su birikintisine bakarak yansımamdan cevap bekledim. Bana hiç cevap vermiyordu neden versin ki o bendim sonuçta ama vermeliydi.

"Elzem?" Omuzuma dokunan elin varlığını karamsar düşüncelerimin arasında güçlükle duyuyorum. "Sorun ne?" Çok fazla şey.

Kendimi toparlayıp yağan yağmur yüzünden oluşan küçük su birikintisini dağıtarak ayağa kalktım. "Bir sorun olduğunu size düşündüren nedir Savcı hoca?" Yerde biriken yağmur suyunu gösterdi. "Ellerini yıkamak için eğildin fakat yansımanı görünce garip tepkiler vermeye başladın." Neden kendi yansımam için tepki göstereyim ki bazen onu gerçekten anlamıyorum.

"Ne hakkında bahsettiğinizi bilmiyorum." Gülümseyerek tekrar yürümeye başladığımda benimle ilgili kafası biraz daha karışarak bana eşlik etti. "Dehliz'de gördüğün kara büyüyü tarif edebilir misin?" Dün geceden beri bunu ona anlatmak için sabırsızlanıyorum o tuhaf şeyin hangi büyü olduğunu bana söyleyebilir.

MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor)Where stories live. Discover now