8. bölüm - Düğün

1.3K 53 21
                                    

Defne ağızı kulaklarında yatağına oturup dizlerini kendine doğru çekti. Etrafa gözlerini gezdirdikten sonra kızarmış yüzünü ellerinin arasına alıp deli gibi gülmeye başladı.

Defne için bu bambaşka bir heyecandı. İlk defa bir erkekle, ne kadar itiraf etmek istemese de hoşlandığı bir erkekle, bu kadar yakınlaşmıştı. İlk defa bir erkeği bu kadar yakından hissetmiş, kokusunu içine çekmişti.

Çok başka bir şeydi bu. Çok başka...

D: Ayyyy boşamayacağım dedi. Seni asla bırakmam, sen benimsin mi demekti şimdi bu?

Tekrar gülmeye başladı. Sonra hemen ayaklarını yataktan aşağı sarkıttı ve yüzü ciddileşti.

D: Saçmalama Defne! Seninle dalga geçti o. Gördü tabii sen orada salak gibi mıhlanıp kaldın öyle adama yapışmış. Iııy ne kadar pismişim ben ya.

Kalkıp aynanın önüne oturdu ve makyajını silmeye başladı.

D: Tabii şimdi sen ilk defa bukadar yakınlaştın ya biriyle. O yüzden böyle saçma sapan heyecan yaptın yoksa... Hiç o öküze aşık olacak göz var mı sende?

Aynadan kendine şüpheci bir şekilde baktı.

D: Yok yok. O göz yok sende.

Kendini avuta avuta yatağa girmiş, bir oyana bir bu yana dönenmekten sabaha karşı uyuyabilmişti anca.

***
Ömer ise dün gece keyfi gıcır olduğu için eve gelir gelmez kendi içkilerinden birisini açıp o da Defne gibi kendi kendine gülüp gülüp içti.

Nasıl da cesaret etmişti öyle?

Ö: Keşke öpseydim ya.

Sehpanın üstünde duran sigara paketinden bir tane alıp dudaklarının arasına koydu. Sonra parmaklarını çekip onlara baktı. Bu parmaklarla dokunmuştu saçına.

Derin bir nefes alıp sigarasını yaktı. Dumanı dışarı üflerken tekrar gülmeye başladı.

Ö: Şimdi o düşünsün bakalım...

Arkasına yaslanıp tekrar parmaklarına baktı.

Ö: Yarın tekrar dokunacağım o kızıllara. Tekrar hissedeceksin beni...

Saatine baktı.

Ö: Çok değil... Az kaldı çok az.

Tekrar sigaranın dumanını içine çekip üfledi ve başını arkaya yasladı.

Ö: Ömer oğlum acayip bir şekilde kafayı sıyırdın ama hadi bakalım... Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete.

***

Sabah büyük coşku vardı. Kızlara hazırlanmalarına yardım olacak üç kişi gelmişti. Saçlarını ve makyajlarını en güzel şekilde yapmaya hazırladı.

Hepsi kıpır kıpırdı evin içinde. Korumaları bile heyecan basmıştı. Bugün Topallar için büyük gündü.

Ahmet Ömer'i zor da olsa sabah erkenden uyandırmaya başarmıştı. Dün gece kendi kendine içip sızmıştı en son.

Ömer kalkıp hazırlandı. Duşunu aldı, smokinini giydi, saçlarını güzelce tarayıp parfümünü bolca sıktı üstüne. Saatlerinden bir tane seçip koluna takarak bir ıslık tutturup aşağı inmeye başladı.

Islık çalışı Sinanı görünce durdu. Anlamsız bakışlar atıyordu ona.

Ö: Hayırdır bu saatte?

Sİ: Ahmet amca aradı. Toplların düğünü var oraya gidicez dedi. Pek anlamdım niye bu saatte gidiyoruz ama biliyorsun baban sorgulanamaz itaat edilir.

Formaliteden Aşk Where stories live. Discover now