85. bölüm - Kapak Mıydı O?

723 40 55
                                    

Neyin nasıl olacağını uzun uzun konuşmuşlardı. Hatta iş bölümü bile yapılmıştı. Kimine yiyecekleri almak, kimine ise içecekleri almak düşerken eğlence kısmı tabii ki Sinana bırakılmıştı.

Sİ: Hazır mıyız?

Ö: Hayır.

Sİ: Ne oldu?

Ö: Yarın bizim Defne ile doktorda randevumuz var. Bebeğin kontrolü için.

İ: Sizin randevunuz var?

Sinan gülmeye başlamıştı.

Ö: Evet?

Sİ: Seninki kaç aylık Ömer?

Diğerleri gülmeye başlayınca Ömer yüzünü buruşturdu.

Ö: Ya şu şakayı bir kere yapmasan ölür müsün? Arkadaşlarımın mizah seviyesine inanamıyorum gerçekten.

Sİ: Ayy bir yerlerimin kenarı mizah da beğenmiyor.

İ: Yalnız biz Melekle yarın düğündeyiz.

Ser: Kimin düğünü?

İ: Dilaranın. Nispet yapmaya gidiyoruz ayıptır söylemesi.

Ö: Sahte nişanla mı?

Deyip gülmeye başladı.

Sİ: Başkalarını mizahına o kadar laf söyledikten sonra yaptığım şaka.

Ö: Gıcık yaa.

Ser: Tamam siz işlerinizi halledin. Ben de Selimi arayacağım.

Ömer'in bakışları Serdarı delip geçecek gibiydi.

Ser: Hiç bakma bana öyle. Benim karım doğurmak üzere. Allahın unuttuğu bir yerde öyle gönül rahatlığıyla kalamam. Yanımızda doktorun olması daha iyi.

Ö: Başka doktor mu kalmadı?

Ser: Ben de farkındayım başka doktorların olduğunu. Ama ne yapayım? Selim yavşak olabilir. Ama güvenilir birisi.

Ö: Ya sen kendi ağzınla yavşak diyorsun. Karını ona nasıl emanet-

Ser: Ömer kusura bakma ama sırf sen kıskanıyorsun diye ben karımın ve çocuğumun hayatını tehlikeye atamam. Ya Nihanın sancıları tutarsa o dağ başında? Ben mi doğurtacağım onu?

Ö: Tamam abi haklısın. Hem de çok haklısın. Ama bu adam daha önce doğum yaptırmış mı? Her doktor doğurtabiliyor diye bir şey yok.

Ser: Selim üç sene kadın doğumda çalışmış. Ebe olarak. O yüzden ona güveniyorum.

Sİ: "Ben senin ebeni"ndeki ebe Selim o zaman.

İ: Hem Tarık için de iyi olur. Adamın vücudundan daha yeni iki kurşun çıkardılar.

Ö: Tamam, tamam. O da gelsin. Ama bak onu uyar. Defneyle bir sohbeti dahil olmasını istemiyorum. Kıskanıyorsam da kıskanıyorum. O adamı günahım kadar sevmiyorum.

Ser: Tamam, söz. O iş bende. Onunla ben ilgilenecem. Ne sen, ne de Defne onunla konuşmak zorunda değilsiniz.

Ö: Anlaştığımıza göre dağılabiliriz.

Herkes ayaklanınca İsmail oturduğu yerden herkese şaşkınca bakıyordu.

İ: Durun abi nereye?

Sİ: İşimiz gücümüz var kardeşim.

İ: İyide her şeyi konuşmadık ki.

Ser: Ne kaldı başka?

İ: Biz gideceğiz de nereye gideceğiz? Ev bulmadık ki.

Formaliteden Aşk Where stories live. Discover now