11. bölüm - Tek İstek

1K 46 18
                                    

Ömer Defneyi korkutmamak için bir kaç saniye kıpırdamadan durdu. Tekrar dudaklarını hareket etmek için cesaretini toplayınca dışarıdan gelen hızlı adım sesleri ile Defne kendini geri çekmiş ve koltuğun diğer ucuna gitmişti. Ömer hafifçe gülüp hipnoz halinden çıktı.

Kapı açık olduğu için adam direkt girmişti içeri. Soluk soluğa kalmıştı.

X: Abi...

Ömer ona çatık kaşları ile baktı.

X: Baba fenalaştı ambulans çağırdılar.

Defne ellerini ağzına koyup ayağa fırlamıştı. Ömer is oflayarak önüne dönüp yüzünü sıvazladı. O da ayağa kalkınca üçü beraber hızlı adımlarla büyük eve yöneldiler.

Bahçe kapısından içeri girdiklerinde herkesin Ahmet'in başına üşüştünü gördüler.

Ö: Açılın adam nefes alsın!

Diye yüksek sesle konuşunca hepsi geriye çekilmişti. Ömer ona yaklaşıp gömleğin düğmelerini açtı.

Ö: Noluyor?

Diye sordu zor nefes alan adama.

A: Gi-gidiyorum... Affet beni. Affet...

Deyince ambulans sesi gelmeye başlamıştı.

Ö: Saçmalama bir şey olmaz geliyor işte doktorlar.

Ömer ne kadar soğuk kanlı davransa da o da endişelenmişti. Babasından nefret ediyordu ama baba ya işte... Yüreği sızlıyordu.

Ahmeti sedyeye alıp ambulansa yerleştirdiklerinde diğer herkes de arabalarına binip hastaneye yol aldılar.

***
Acilin önünde beklerken Defne bir an olsun Ömerin yanından ayrılmamıştı. Şimdi de sandalyelerde yan yana oturuyorlardı. Aslında hiç ayrılmamış olsalar da daha göz göze gelmiş değillerdi.

Ömer'in telefonu çalınca Ömer oradan biraz uzaklaştı. Arayan Sinandı.

Ö: Efendim.

Dedi derin bir nefes vererek.

Sİ: Noldu kardeşim nasıl geçti yemek?

Ö: Hastanedeyiz biz şu anda.

Sİ: Ne? Anlaşamadık kan çıktı deme bana bak düşer bayılırım.

Ö: Babam fenalaştı. Galiba kalbi ile ilgili.

Sİ: Ne diyorsun sen Ömer nasıl şimdi Ahmet amca? Hangi hastanedesiniz siz? Konum at bana geliyorum hemen.

Ö: Tamam atıyorum şimdi.

Ömer kapatıp Sinana konumu bildirdi ve tekrar diğerlerin yanına döndü.

Ö: İsterseniz siz gidin burada böyle beklemeye gerek yok.

S: Olmaz oğlum öyle şey. Dur bakalım bir doktor gelsin bakalım neymiş.

Serdar Ömerin omuzuna dostça vurdu.

Ser: Merak etme... Her şey yoluna girecek sapa sağlam çıkacak o buradan.

Ömer sadece hafifçe başını salladı.

S: Eski toprak o hiç bir şey olmaz ona.

Ömer az önce oturduğu yere oturup başını eğdi.

Ö: Çok sert çıkıştım ona. Şu dilimi tutmayı öğrenemedim.

Ser: Suçlama kendini Ömer. Olacağı varmış ki oldu.

Defne elini Ömerin omuzuna koydu.

D: Üzülme lütfen... İçindeki nefreti kusmasaydın ileride daha kötü şeyler olabilirdi. Hem ben biliyorum sen o şeyleri gerçekten söylemedin bir anlık sinir ile çıktı ağzından.

Formaliteden Aşk Where stories live. Discover now