68. bölüm - Çıplaklık Meselesi

1.1K 58 173
                                    

Kahvaltı boyunca Ömer bir daha konuşmamış Defneyi dinlemişti sadece. Defne ona bir sürü farklı farklı konular anlatmıştı. Daha bir tanesini sonuna kadar anlatmadan bir diğerine geçiyordu.

Ömer ise halinden şikayetçi değildi. Normalde birinin bukadar çok konuşmasına dayanamazdı. Ama Defne ona konuşsun diye her şeyini ortaya koymaya hazırdı.

D: O öyle deyince ben de durur muyum, heheyt be dedim- Hiii bak aklıma ne geldi o olaydan sonra-

Ö: Defne.

D: Efendim.

Ömer onun elini tutup öptü.

Ö: Nefes al bitanem, nefes al.

Defne güldü.

D: Ayyy kusura bakma ya ben yine kaptırdım gidiyorum öyle. Sabah sabah başını ağrıttım.

Ö: Başımı ağrıtmak mı? Gece gündüz sesini dinlerim ben. Ama... Şimdi gitmem lazım.

Deyip tekrar elini öptü. Sandalyeden kalkınca Defne de kalkıp omuzlarından tutarak onu geri oturttu.

D: O zaman biraz bekle ben hazırlanıp geliyorum.

Ö: Nereye?

D: İşte sen nereye gidiyorsan. Şirkete mi?

Ö: Evet. Toplantı var. Gemiler İspanyadan çıktı da- sen ne yapacaksın şirkette?

D: Aaa Ömer sen yaşlandın mi acaba? Daha az önce konuştuk. Ben çalışmaya başlıyorum ya? Zaten evde otur otur canım çok sıkılıyor.

Ö: Sen ciddi miydin?

D: Sence? Bekle beni birazdan geliyorum. Sakın bensiz gitme bak sonuçları çok kötü olur!

Ömer bir şey diyemeden Defne koşar adım yukarı çıktı. Ömer ise salondaki koltuğa oturdu.

Yarım saat geçtikten sonra Defne geri gelmişti. Ömer'in yanında durunca Ömer hala telefonuna bakıyordu.

D: Ben hazırım.

Ö: Hadi bakalım-

Telefonunu cebine sokarken Defneye baktı. Defne ona tatlı tatlı gülerken Ömer ise çatık kaşları ile onu üç kez baştan aşağı süzdü.

Defne mini, bordo renginde bir elbise giymişti. Saçları açıktı ve elbiseyle güzel bir uyum yakalamıştı. Ayağına giydiği siyah stilettolar ve siyah küçük çantasıyla kombinini tamamlamıştı. Çok hafif bir makyaj vardı yüzünde.

Niye böyle bakıyor ya? Olmadı mı acaba?

Defne de kendine baktı. Aynaya bakınca gayet güzel olduğunu düşünmüştü aslında.

D: Olmamış mı?

Ö: Ne olmamış mı?

D: Elbise.

Ö: Hani nerede?

D: Burada işte- Bir dakika ne demek istiyorsun? Beğenmediysen beğenmedim de.

Ö: Ben beğenilecek bir şey görmüyorum. Git, giyin öyle gel.

Lan?! Kısa diye mi beğenmedi bu öküz şimdi? Okadar da kısa değil bir kere!

D: Ben zaten giyinip geldim kocacım. Çıplak olduğumu hiç zannetmiyorum.

Ö: Öyle mi?

Diye sordu sahte bir gülümseme ile. Sonra hemen gülümsemesi kayboldu ve kaşları tekrar çatıldı.

Ö: Defne geç kalacağım. Eğer geleceksen git üstünü değiştir, pardon üstünü giyin, çıkalım.

D: Ben böyle geleceğim.

Formaliteden Aşk Where stories live. Discover now