6.0

1.8K 201 112
                                    

Bölümü bitirince oy falan beklemeye dayanamadım djdjdd hadi keyifli okumalar ❤️

01.09.2022
(19:03)/y.n: 19.03'e özel saat :)

Teoman ısınma hareketlerinden sonra ortaya geçti ve, "Bugün çok sevgili sempaimizin avanaklığından kaynaklı olarak tsukki saldırıları üzerine çalışacağız. Dağhancığım, ortaya alalım seni," diyerek, elini öne uzattı.

Shikko yürüşüyüşü ile karşısına geçtim ve selam verdikten sonra ayağa kalktım.

Teoman, gülümseyerek, "Tsukki," dedi.

Yumruğumu karın bölgesine doğru dümdüz gönderdiğimde, bileğime sert bir hamleyle vurdu ve "Düzgün gel," dedi.

Sol elimi yukarı kaldırıp, sağ elimi karın bölgeme çektim ve sağ yumruğumu ileri gönderirken sol yumruğumu geri çektim. Temel saldırı duruşuydu bu.

"Aferin," diyerek bileğimi yakaladı ve "Bu hamleden pek çok teknikle kurtulabiliriz ama sempainiz, kurtulamadığı için şu anda yaralı ve onu çok hırpalamadan yumuşak bir shiho nage ile düşüreceğiz," dedi.

Bileğimi bırakıp, "Tekrar gel," diyerek geri çekildi.

Saldırıya geçtiğimde, sağ eliyle bileğime blok aldı ve "Blok alarak dengesini bozuyoruz," dedi ve elimi aşağı indirdi. O kadar sert blok almıştı ki dengemi korumam zaten imkansızdı. "Sonra sağ elimizi dairesel bir şekilde döndürerek saldırılan bileği yakalıyoruz ve öne çekiyoruz, bunu yaparken kolumuz dümdüz olacak ve tai sabaki birle öne çıkıyoruz. Karşımızdaki kişi güçlüyse bile bu hamlede gördüğünüz gibi yamulup kalıyor, sağ kolu geriye çevirirken altından geçiyoruz ve omuzdan destek alıp ukeyi yere atıyoruz."

Yavaşça yere düştüğümde, Teoman, "Hadi bakalım daha hızlı!" dedi.

Hemen kalkıp tekrar sağdan saldırıda bulunduğumda, "Niye sol gelmiyorsun?" diye sordu.

"Yaralıyım senseim."

"Delireceğim," dedi Teoman ve hamleyi karşılayarak bileğimi sertçe büktü ardından yumuşak bir şekilde shiho nage ile yere attı. Bedenimi çok kasmıyordum ancak gerilimin getirdiği hafif bir sızı vardı fakat aikido yapmak bu tür acılara karşı dayanıklı olmayı da beraberinde getirmişti. Daha önce hissettiğim baskıların yanında, bıçaklandığım yerden yayılan acı hiçbir şey gibi geliyordu.

"Anladınız mı?" diye sordu sınıfa.

"Evet!" sesleri yükselince dizlerimin üstüne çökerek tekrar selam verdim ve herkes uke seçerken, Kıvanç'ın yanına geçtim.

"Hadi, hadi! Hızlı seçin ukelerinizi! Hayatınızı birleştirmiyorsunuz ukelerle..." diyen Teoman yüzünden Kıvanç'a baka baka güldüm. Ben biriyle hayatımı birleştirmiştim mesela...

Kıvanç gülmemek için kendini zor tutarken, "İyi misin baya yamuldun sen orada?" dedi.

"İyiyim, denemek ister misin?" diye sorduğumda, "Senin öğrencin geliyor," dedi.

"Nazlı, Nazan'ı uke alarak çalışır mısın?"

"Tabii hocam."

"Teoman buradayken sempai..." diye uyardım onları. Hocalarıydım ama dojoda hocalarının hocası vardı yani, hiyerarşiye göre bana hoca demeleri yanlıştı.

"Özür dilerim sempai," diyerek, ikiz kardeşiyle selamlaştı ve harekete başladılar. Kıvanç'ın karşısına geçerek seizada durdum ve "Karşındakine meydan okur gibi öne eğilip, onegaishimasu diyoruz," dedim.

Falcı | #textingWhere stories live. Discover now