7.5

1K 133 16
                                    

12.09.2022
(13:46)

Kıvanç: Okulun ilk günü nasıl geçiyor?

Dağhan: Yemin ediyorum, şu üniversiteye başladığımdan bu yana ilk gün ders işlenmez ama neden hâlâ anasını sattığımın bu okuluna ilk gün geliyorum, bilmiyorum!

Kıvanç: Bundan kötü olduğunu mu çıkarmalıyım?

Dağhan: Yok ya iyi.

Dişi Polat Alemdar'ım kampüsün yeni fıstıklarını kesti bütün gün, bana da eğlence çıkardı.

Kıvanç: Yani...

Sen de mi onunla birlikte fıstık kestin?

Dağhan: Benim tek fıstığım sensin.

Kıvanç: Öyle miyim?

Dağhan: İnanmıyorumfnjdskskd

Resmen şu aşko kızlar gibi oldun.

Elbette sensin aşkım.

Fıstığımsın.

Canımsın.

Sevgilimsin.

Aşkımsın.

Bayılıyorum sana.

Kıvanç: En çok bunu diyorsun.

Seni seviyorum yerine... Bayılıyorum sana diyorsun. Ayrı bir hoşuma gidiyor.

Pek sıradan değilsin, Dağhan.

Dağhan: Senin hoşuna gitmek de benim hoşuma gidiyor.

Özledim seni.

Okullar kapatılsın.

Kıvanç: Daha bu sabah başladı.

Dağhan: Sen beni özlemedin mi?

Kıvanç: Yanımda kızım varken mi?

Bebeğim, hayır. Seni özlemeye vakit vermiyor sarışınım.

 Seni özlemeye vakit vermiyor sarışınım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kızımıza bir bak. Ne kadar güzel... Gerçi biraz gergin.

Dağhan: Kızım beni özlemiş, bakışlarından anladım.

O yüzden gergindir kesin.

Kıvanç: Haahahah

Cidden seni özlemiş olabilir.

Hep sweat giyiyorsun ve Kiiro da hep cebine giriyor ya, göbeğimde cep olmayınca sinirlendi.

Görseydin tipini gülmekten ağlardın.

Şahsen ben ağladım.

Patileriyle karnımı dövdü dövdü sonra götünü döndü.

Dağhan: Kızımıza kızasım geldi şimdi. Ne demek benim evime aş getiren Kıvanç'ımı ağlatmak???

Bir de onu dövüp, götünü dönmek?

Kıvanç: Kıyabilir misin onaaa?

Dağhan: Aşkım, sana kıyarım ona kıyamam.

Kıvanç: Bu kadar dürüst olma sevgilim.

Benim de bir kalbim var.

Dağhan: Kalbini severim senin.

Kıvanç: :)

Ee, okulun ilk günü standart geçiyorsa, sen nasılsın?

Dağhan: İyiyim. Bugün Serpil'le de konuştum. Trajik geçmişimden bahsettim.

Senden ve Teoman'dan farklı bir şey söylemedi. Bana destek oldu, kendimi biraz daha iyi hissediyorum.

Önümüzdeki hafta psikoloğa benimle birlikte gelebileceğini de söyledi.

Dalga geçmek için yanımda olması şartmış.

Kıvanç: Ben de gelebilirim seninle.

Dalga da geçmem...

Dağhan: Seni yanımda istiyorum ama geçen haftalarda işinden çok uzakta kaldın.

Selcan senin biraz daha işinde dikkatli olmanı, patronun gıcık olmaya başladığını söyledi.

O yüzden, işine öncelik vermeni istiyorum.

Zaten benim için çok şey yaptın.

Bazı şeylerle yalnız yüzleşmeliyim.

Kıvanç: Senin için daha çok şey yapabilirim Dağhan. Bundan şüphen olmasın. Lütfen.

Dağhan: Şüphem yok zaten aşkım.

Ben...

Sana güveniyorum.

Bir hafta önce sana bunu söylerken kendime inanmayabilirdim ama şu anda, inanıyorum. Kesinlikle. Sana güveniyorum.

Kıvanç: Güvenini boşa çıkarmamak için elimden geleni yapacağım sevgilim.

Dağhan: Bana yalan söyleme, bu bana yeter.

Ben... Yalandan gerçekten nefret ediyorum. Çok nefret ediyorum.

Gerçekler beni öldürecek olsa dahi, yalan duymak istemiyorum.

Ufacık bile olsa... Duymayayım. Lütfen Kıvanç.

Kıvanç: Söylemem.

Dağhan: Teşekkür ederim.

Şimdi gitmem lazım, kendine ve Kiiro'ya dikkat et.

Size bayılıyorum.

Kıvanç: Biz de seni seviyoruz babacık.

Dağhan: İçim bir hoş oluyor oğlum deme öyle şeyler.

Kıvanç: SJSJSJSKSKSLDLLDDŞ

DELİRİYORUM SANA DAĞHAN.

Dağhan: YANIYORUM SANA KIVANÇ.


Texting olmasını özledik mi?

Ben seviyorum böyle olmasını. Özlemişim...

Malum sebeplerden gergin ve dolu olan aklımı anca textingle düzeltebilirim dedim ve bölümü yazdım... :) Gelecek bölümde görüşürüz.

Sizi seviyorum.

Falcı | #textingWhere stories live. Discover now