BÖLÜM:14 "KAN"

10K 519 85
                                    

BÖLÜM:14 "KAN"

Unutan hafızamın kaygısında oluşan tohumu serpiştirdim, beynimin her köşesine. Derin bir yeri kazıyarak, kabzasında tuttum her anımı bir dipsiz kuyuda. Kalan bir tan vücudumda açan yaraları kurutuyor fakat yaşatmıyordu. Öldürüyor ama acıtmıyordu.

Elimdeki kahve bardağını hızla atarken, sadece anlık reflekslerimden dolayı olmuştu. Kahve küçük bir damlasıyla damağımda acı ve sıcaklığıyla gezerken, hızlı bir şekilde yutkundum.

"Ne dönüyor aranızda?" Diye Balın bize şüpheyle sorarken, hala kazanacak olmama inandığım iddianın yenilgisini sindirememiştim.

"Lades," dedim küçük homurtu eşliğinde söylediğimde. "Ben kazanacaktım."

"Sürekli teneffüslerde elime tutuşturmak istediğin nesneler, ladesin daha fazla aklımda kalmasını sağladı," diye konuştu Atıl alayla.

Gözlerimi devirip, sıkı sıkıya kapatırken, gerçekten bu duruma sinir olmuştum. İddiayı ortaya atan bendim ve kaybeden gine ben olmuştum. Ona karşı ilk defa kazanacağımı düşünürken, gine körelmiştim.

"İkiniz ladese mi girdiniz yani?" Dedi Açelya konuştuklarımızdan bir pay çıkarıp, anlamaya çalışırken.

"Baksana yüzü düştü kızın," dedi Açelya bana bakarken. "Acaba neyine girdiler?" Kafama balyozla atılan bir topun sarsılmasının ardından, yıkılan cümlelerle, önüme gölge yapmış Atıl'a baktım.

Sırıtıyor, her gülüşünün altındaki manaları ortaya çıkaracakmışcasına bana bakıyordu. "Ne isteyeceksin?" Diye sorduğum soruda, manalarının altından kaçmak istiyordum.

Bu ladesi kazanacağıma her şeyden daha çok emindim ama Tuna ile konuşurken, Açelya'nın bakışlarıyla karşılaşınca, beynimde aniden kargaşa koptu ve beni fırtınada devirerek, ladesi unutturmuştu. Ona istediğimi yaptırmak çok eğlenceli olacaktı ve ben bu zevki kendime tattırmadan ona devretmiştim.

"Aklıma estiği an söylerim," dedi Atıl elleri ceplerinde, bana iğneleyici bakışlar atarken.

"İyi, öyle yaparsın," dediğimde cepleri elinde tam önümüzden giderken, Andaç onun boynuna sarıldı fakat Atıl onu kendinden iterek, okulun arka tarafına doğru gittiler.

"Kız bu başka haltlar yapmasın sana," diye Balın üzerime kuşkuyla gelirken, onun böyle bir şey yapmayacağını aklımın ucundan bile geçirmiyordum.

"Yani.." dedi Açelya cümlelerini üç noktaya bırakırken. "Atıl yatağına düşkün biridir ama.."

"Sus," dedim cümlesini aniden keserken. Duymak ve bilmek istemiyordum. Onu bu kadar bilmek isteyen yanıma küfürler ederken, beni incitecek sözlere kulaklarımı kapadım. "Onun yatak fantezisi umurumda değil. İddiada böyle şeylerin olmayacağını söyledim. O sözündr duran bir adam."

"Nereden biliyorsun?" Diye sordu Balın bana kaşlarını çatarken. "Güvenilir insan olduğunu bir ayda mı anladın?"

"Hayır," diye konuştum. Onlara sert tepki vermek istemesemde üstüme gelmelerinden hoşlanmamıştım. "İnsan anlıyor," dedim fakat altında yatan gerçeklerde, onun evine gittiğim hatta yattığım halde bana yaklaşmamış olmasıydı.

"İnsan anlıyormuş," diye tekrar etti Balın beni.

"Atıl zorla birine sahip olacak insan değil," diye Açelya bu sefer konuştuğunda, ona hak veriyordum ama kendi içimde verdiğim hakları dışarıya yansıtamıyordum.

İLİKLENMİŞ RUHLAR #WATTYS2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin