İlham Alın Serisi | Hikayenizin Ana Hatlarını Belirleyin - @lemariz

3.7K 244 43
                                    

Bu bölüm Wattpad'deki "Safir" hikayesinin yazarı @lemariz tarafından hazırlanmıştır.

Merhaba yazma sevdalıları!

Herkesin kendince bir yazma serüveni vardır. Ben de size kısaca benimkinden bahsedip, belki işinize yarayabilecek bir iki tüyo vermek isterim. Öncelikle şunu kabullenmek gerekir ki herkesin yazma sitili ve ilham alma noktası farklıdır. Bu yüzden aslında hepimiz kendimizce birer yöntem geliştiririz. Burada benim için en önemli ortak nokta, yazdığınızı mutlaka ve mutlaka önce kendinizin okuması ve değerlendirmesidir. Noktayı koyduğunuz yerde, okuduğunuz metin için ben raftan aldığımda bunu okur ve beğenirim diyorsanız, o iş olmuştur. Şayet yetersiz buluyor ve açık noktalar görüyorsanız üzerinde daha fazla çalışmanız gerekiyor demektir. Bunu sağlam ve objektif şekilde değerlendirebilmek için de her türden, ayrım yapmadan, iyi ve sizce kötü örneklerle bolca kitap okumaktır. Ne kadar çok kitap okursanız o denli baz değerleriniz oluşur ve bir okurun gözünden bakıldığında beklentinin ne olduğunu kıyaslayabilmeye başlarsınız.

Diğer yandan yazmak için size en uygun ortamı ve zamanlamayı yakalamak bence çok önemlidir. Kimi anlar elinizde ki metinden apayrı bir şeyler karalamak istersiniz, işte o zamanlar tutmayın kendinizi. Yeni bir sayfa açın ve karalayın. Sonra onu rafa kaldırın. Bir gün ondan belki yeni bir kurgu doğar, belki elinizdeki kurgunun içine yedirirsiniz bölüp parçalayıp, bilemezsiniz. Anlayacağınız ziyan etmeyin.

Ziyan etmeyin derken hemen aklıma bir başta nokta daha geldi. Bir romanda en önemli şey dil ve dilin akışkanlığıdır. Kendini tekrar eden cümleler, aynı şeyin farklı farklı versiyonlarla yeniden söylenmesi okuyanı bıktırır. Cümle kurulumu düzgün değilse ve anlatım bozukluklarıyla doluysa hiç bir profesyonel okuyucu sizin eserinizi okumak istemez. Bunun için de bolca farklı türlerde kitaplar okuyup, değişik anlatım biçimlerini deneyimlemek kendinizi bu yönde geliştirmek adına en güzelidir. Bağlaçların doğru kullanımı, minimum düzeyde de olsa noktalama işaretlerinin düzgünce yerleştirilip, anlamlı bir cümle oluşturulması, kelimelerin doğru anlamlarıyla doğru noktalarda kullanılması gibi şeyler mekanik olmayan bir dille akışkanlığın yakalanması açısından çok önemlidir. Cümleler ne çok kısa kısa ardı ardına dizilmeli, ne de başı ile sonu birbirinden bağımsız hareket edecek derecede uzatılarak size bile neresinden toplayacağınızı unutturmalıdır.

Kendi adıma yazma sürecimi özetleyecek olursam; yeni bir hikayeye başlamadan önce mutlaka ana hatlarını belirlerim. Nerede başlayacağı, kaç tane yükselme ve gerilim noktası olacağı ve bunların aşağı yukarı neler olacağı, ana karakterleri ve en önemliside nerede ne biçimde son bulacağı gibi şeyleri kaba taslak belirlerim. Şunu söylemeliyim ki bir hikayey başlarken benim için en önemli şey sonunu en başta tasarlamaktır. Her güzel şeyin bir sonu olmalı ki güzel kalsın öyle değil mi? Eğer hikayenizi bir ırmak olarak düşünürseniz geçeceği güzergahı ve denize döküleceği o noktayı belirlemediğinizde içinde kaybolur, fazlasıyla dağılır, sonra toparlayamadan gelişi güzel bir finalle bitirmek zorunda kalırsınız. Bir çok şey havada kalır.

Bana en çok gelen sorulardan biri ne yazmak istediğimi biliyorum ama nasıl başlayacağımı bilemiyorum oluyor. Ben ilk kelimeyi yerleştirdiğimde fazla oyalanmam ve hikayeye girene kadar yazarım. Sonra döner ve başa ne yazdığıma bakıp, hikayeye ısındıktan ve tutukluğu üzerimden attıktan sonra yeniden baş tarafı düzenlerim. Wattpad gibi bir ortama hikayenizi yükleyecekseniz bu yüzden önden hikayenizi biraz ilerletmeyi ve o aşamayı atlattıktan sonra yüklemeye başlamanızı öneririm. Bu daha sağlıklı bir online okurla tanışma süreci size yaşatacaktır.

Yan karakterlerin sayısının abartılı olmaması dikkat ettiğim en önemli diğer bir husustur. Yan karakterleri yazmayı ve onlarada geri planda bir hikaye oluşturmayı severim. Bu yüzden çoğu zaman en az bir iki yan karakteri baştan belirlerim aya hikayenin bedeni oluşurken bazı yan karakterler yaşamın içindenmiş gibi kendiliğinden çıkagelir. Benim yazma sitilim olarak yan karakterler kendiliğinden doğduğundan baştan sahaya kalabalık oyuncuyla çıkmam, kendimi tanırım. Yan karakterlerin çok olması onların da hikayelerini merak ettirir ve okuyucuyu ve sizi ana metinden kopartır. Bu yüzden tavsiyem siz de kendi yazma sitilinizi tanıyın ve ona göre mutlaka hareket edin.

Son olarak bana gelen en önemli sorulardan biriyle sizlere bir küçük öneride bulunmak isterim. Dilim nasıl daha akışkan, anlatımım nasıl daha iyi olabilir diye soranlardansanız benim size cevabım betimlemeler ve benzetmelerdir. Baymayan, sıkmayan, aşırı ve abartıya kaçmayan betimlemelerle benzetmeler, kendi okuma deneyimlerinizden de göreceğiniz gibi, okuyanı hikayenin içine alır. Bir ortamı anlatırken varsayın ki o an yanınızda olmayan bir sevdiğinize sizin algı düzeyinizle ortamı anlatıyorsunuz. Küçük detaylar, ama asla abartı olmayan detaylar verin, beş duyuya hitap edin derim ben. İçerisi nasıl kokuyordu, ışıklandırma nasıldı, dokunduğunda nasıl his bırakıyordu, ne renkti, ne kadar büyüktü, ne kadar genişti gibi. Ancak bu betimlemeler çok uzar ve andan çok fazla kopartırsa şunu da unutmayın ki okuyucunun o sayfa içinde okumadan atlayacağı paragrafları yazmışsınızdır ve bu da sizi sıkıcı yapar.

Anlayacağınız yazma serüveni biraz denge, biraz mukayese ve biraz da gözlem işidir. Bunları nasıl kullanıp aktaracağınız kişiden kişiye değişeceğinden size kalmıştır. Şayet bir masanın üzerine bir elma koysak ve hepimiz o elmayı anlatsak, inanın her birimizden bambaşka bir şey çıkar. Bu da yazımda bir kurguyu tür yapan şeydir. O türe ait olan klişeler de vardır ki bu asla bunları kullandığınızda o türde daha önce kullananları taklit etmişsiniz demek değil, aksine hikayenizi o türe dahil ederken klişeyi kendi dilinizle uyarlamışsınız demektir. Aksi takdirde hiç yazılmamış bir konu, hiç kullanılmamış bir sahne diye bir şey pek de yoktur. Sadece özgün tarz ve biçim vardır. Klişenin ne olduğunu doğru belirlemek ve onu sizin nasıl işlediğiniz bu hususta önemlidir. Elbette kendi icadınız, size has orijinallikte detaylar olacaktır ki bir eserin taklit edilmesi bu noktada zikredilebilecek şeylerdir ve sizi de eşsiz kılacak detaylardır ki bu da yazdıkça kaleminize oturacak, sizinle gelişecektir.

Asla vazgeçmeyin, her fırsatta yazın ve kendi yazdığınızı mutlaka eleştiri gözüyle okuyarak en acımasız şekilde önce siz eleştirin. Her şeyden de önemlisi asla ben piştim demeyin derim ben naçizane. Sanal ortamda okunma oranları bir eserin raf satışını yansıtmadığı gibi, satış rakamları da yazarın yazarlığını ve eserin kalıcılığını asla yansıtmaz. Öyle olsaydı Türk ve Dünya edebiyatındaki klasiklerden bu gün bahsetmiyor olurduk, öyle değil mi?

Sevgiyle kalın ve her şeyi severek yapın.

- M. A. Lemariz

#NeredeYazıyorum etkinliği kapsamında yazarlarımızın sizler için çektiği #WattpadKöşem videosuna Instagram hesabımızdan ulaşabilirsiniz. 

Yazma İpuçlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin