İlham Alın Serisi | Yazdıkların Gelecekteki Seni Utandırmasın - @pillikutuphane

1.2K 107 19
                                    

Bu bölüm Wattpad'deki "Ev Kızı Evren" hikayesinin yazarı @pillikutuphane tarafından hazırlanmıştır.

Merhaba, ben Filiz. Buralarda beni Pilli Kütüphane olarak tanırlar. Ev Kızı Evren ve Has Kız Hazal isimli kitapların yazarım. Wattpad'de şu anda Sevgilimin Babası Bana Bir Otobüs Fırlattı isimli hikayeyi yazıyorum. Umarım senin yazma maceran için ufak da olsa bir katkım olur.

Bu yolculuğa çıkarken, kendimize hazır olup olmadığımızı sormamız gerek önce. Yazmak meşakkatli bir iş, hepimiz bunun farkındayız. Peki sayfalar dolusu metin yazarken, kurgusunu ilmek ilmek işlediğimiz dosyamızın yer yer ciddiye alınmamasına, genellikle karşılığını hem maddi hem manevi olarak alamamasına, gelebilecek olumsuz eleştirilere ve daha nice oluşabilecek olumsuzluğa hazır mıyız?

Ben size kendi yazma serüvenimde edindiğim temel prensiplerden bahsedeceğim. Bu prensipler belki hayat kurtarmayabilir, belki karşınıza çıkacak olumsuzlukları engellemeyebilir ama sizin kendi yönteminizi, tarzınızı ve yolunuzu belirlemenizi sağlar. Buyrun.

Bazen var olanı anlatmak hepsinden daha kolaydır. Karmaşık bilim kurgu hikayeleri, detaylı betimlerdense, sadece ne görüyorsan, ne hissediyorsan, o an sen neysen onu yazmalısın. Boş bir word sayfası bir tiyatro sahnesi gibidir. Senin kelimelerin sahneye çıkacak ve seyirciyi selamlayacak. Bu sahneyi doldurmak, iyi bir oyunculuk sergilemek senin elinde. Eğer rolleri doğru dağıtırsan, elinde tadından yenmez bir metin olur. Abartılı oyunculuğa, uzun ve boş tiradlara gerek yok. Bırak karakterler yönetsin kurguyu, kendilerince doğaçlama yapsınlar. İzin ver. Tabii bunun için yazdığın karakterleri çok iyi tanıyor olman gerek. Ne yer, ne içer, nasıl oturur, nasıl kalkar... Eğer doğru tasvir edilmiş bir karakterin varsa, ipleri bırakman daha kolay olacaktır. İlla baştan sona bir kurgunun içine kendini sıkıştırmanın lüzumu yok. Ben kendimi sanki seyircilerin arasındaymış gibi hissediyorum böyle zamanlarda. Evet, ellerim klavyenin tuşlarına dokunuyor, kelimeler satır satır akıyor ama sanki o tiyatro sahnesinin tam karşısına oturmuş, onları izliyor gibiyim. Bir sonraki hamleyi merakla bekliyorum. Tepkileri karşısında şaşırıyorum, öfkeleniyorum, gülüyorum, ağlıyorum... Evet, ben aynen böyle yazıyorum.

Yazma motivasyonunu kendi içimizde bulmamız gerektiğine inanıyorum. Eğer başkalarının lafıyla bu gemiyi yürütmeye çalışıyorsan, yazmak için övgü dolu yorumlara ihtiyacın varsa ya da ilhamın gelmesi için illa ki birilerinin seni dürtmesi gerekiyorsa, kaleminin kıymetini bilmiyorsun demektir. Eğer kendini kelimelere dokunabilecek kadar güçlü hissediyorsan, başka kimsenin etkisi altında kalmadan özgürce yazabilmelisin.

Hayata baktığın pencereyle yazdıklarının paralel olması gerektiğine inanıyorum. Eğer yazdıkların senin doğrularınla örtüşmüyorsa, içi boş bir metin okumaya hazır ol! Çünkü eğer hissetmiyorsan, aktaramazsın. Unutma! Okur hisseder! Sen samimiyetsizce yazdıysan o satırları, o da samimiyetsizce okur. Sen neysen, yazdıkların da o! O yüzden içinden gelmeli aktardıkların. "Çok içime sinmedi. Beğenmedim ama..." diye başlıyorsa o yazı hakkındaki düşüncelerin, sil hepsini. İçine sinmeyen her satırı tek tek düzeltmedikçe de paylaşma. Tabii bu demek değil ki, senden J.K.Rowling performansı bekliyoruz. Hayır! Senden senin performansını bekliyoruz. Her yazarın kalemi, ruhu kendine özgüdür.  Tabii şunu da unutmadan eklemem gerek: J.K. Rowling yazdıklarını yayınevilerine gönderdiği ilk dönem, neredeyse hepsinden ret cevabı almıştır.

İnsanların, yayınevlerinin veya herhangi bir üst aklın seni onaylamasını bekleme. Kusur bulmak çok kolaydır. Eğer birileri yazdıklarına itiraz ediyorsa, sevin. Çünkü doğru bir şeyler yapıyorsun demektir. Nitekim  şu an klasik olarak kabul ettiğimiz çoğu eser yazıldığı dönem yasaklanmış veya onaylanmamıştır.

Eğer sonraki nesillere bir şeyler aktarmak istiyorsan, yazdıklarını ciddiye al! Yazmış olmak için yazmak doğru bir tavır değildir. Kaleme aldığın her cümle, kayıt altında kalan her eser, ilerde karşına çıkacak. Elbette kendini yazar olarak geliştirdikçe, ilk eserlerinde beğenmediğin noktalar olacak. Ama bunun yüz kızartıcı bir hal almasına sebep olma. Geleceği düşün! Şimdi yazdıkların gelecekteki seni utandırmasın.

Yazar olmak, tüm kişilik hallerinden sıyrılıp, yazdığın evrende kendini kaybetmektir. Kötü bir ruh halinde olsan bile, klavyenin başına oturduğunda, o büyülü dünya seni kucaklıyorsa hiç durma! Hemen sahneyi hazırla! Çünkü karakterlerin kelimelerinle canlanmak için sabırsızlanıyorlar.

-Filiz Şakar

#NeredeYazıyorum etkinliği kapsamında yazarlarımızın sizler için çektiği #WattpadKöşem videosuna instagram hesabımızdan ulaşabilirsiniz.

Yazma İpuçlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin