Yazma İpuçları

İlham Alın Serisi | Kendi Yolunuzu Çizin - @beautlies

Bu bölüm Wattpad'deki "Baby Keeper" hikayesinin yazarı @beautlies tarafından hazırlanmıştır.

Herkese merhaba!

Ben Şevval. İngilizce yazdığım için beni daha önce Türkçe toplulukta hiç görmemiş olabilirsiniz. Boğaziçi Üniversitesi'nde matematik okuyorum ve boş zamanlarımı genelde yazı yazarak ya da kitap okuyarak geçiyorum. Bugün size Wattpad serüvenimden ve dört sene boyunca edindiğim izlenimlerden bahsedeceğim:

Sanırım benim hikayemi ilginç kılan, Wattpad'de İngilizce yazan bir Türk olmam. Dört sene önce fanfiction.net'te The Vampire Diaries fanfictionları yazarken aklıma yavaş yavaş orijinal fikirler gelmeye başlayınca kendimi burada buldum. Uzun bir süredir İngilizce yazıyorum, başta bunu dilimi geliştirmek için yapıyordum ve gittikçe İngilizce yazmak benimle daha da özdeşleşti. Kendimi daha iyi ifade edebilir oldum diyelim.

Bu serüvendeki en yorucu kısım, ana dili İngilizce olan bir sürü yazar arasında kendi yolumu çizmek ve bir okuyucu kitlesi oluşturmak oldu. Başta sadece fikirlerimi aktarmak hoşuma gidiyordu, okunma kaygım yoktu. Sahip olduğum 2-3 takipçiyle mutluydum. Sonra Clubs (Kulüpler) kısmını keşfettim ve herkesin hikayelerini orada paylaştığını ve birbirlerinin hikayelerini okuduğunu gördüm. Ben de kendi hikayelerimi orada paylaştım ve bu, benim bir okuyucu kitlesi oluşturma adına atmış olduğum ilk basamak oldu.

Yeni edindiğim birkaç okuyucu hikayelerime kendi arkadaşlarını da getirdi ve güzel geri dönüşler almaya başladım. Bu beni daha sık yazmaya ve paylaşmaya teşvik etti. Kısa bir zamanda 200 takipçiye eriştim ve kendimi zirvede hissediyordum. Şimdi bile o zaman sahip olduğum kitleyi özlüyorum çünkü onlarla samimi ve gerçek bir bağ kurmuştuk. Birçoğu hala yakın arkadaşım.

Her ne kadar hepimiz takipçi sayımız artsın, okuyucumuz fazlalaşsın istesek de her yeni gelen okuyucunun güzellikleri ama aynı zamanda nefreti de getirdiğini unutmamamız gerekiyor. Ne kadar çok insan, o kadar çok eleştiri. Yapıcı eleştiriye karşı değilim elbette, hatta her yazar için gereken, belki de övgüden çok daha yararlı bir şey. Fakat her okuyucu eleştiriyi düzgün bir dille ve yapıcı bir şekilde yapmıyor.

İşte takipçi sayım arttıkça tam da böyle oldu.

Yazım dilimin çok akıcı olmadığının farkındaydım. Hatta kullandığım kelimeler sürekli tekrar ediyordu ve basit sayılabilecek bir dil kullanıyordum. Ama zaten amacım daha iyiye gitmekti, popüler olmak değil. Ancak okuyucuların bunu önemsemiyor tabii ki. Onlar için okuduklarının kalitesi önemli—yazarın ne şartlarda yazdığı değil. O yüzden her gelen okuyucu yeni bir yorum, yeni bir eleştiri ve bazen de bir nefret seli oldu.

Başta çok önemsemedim. Hikayelerimin konularını beğensem de yazı tarzımın yeterli olmadığının farkındaydım. Daha iyi olmalıydım, onların içine o kadar karışmalıydım ki benim yabancı olduğumu anlamamalıydılar. İşte o zaman gelecek herhangi bir yorumu ya da nefreti engelleyebilirdim. Bunun için çok yazdım, çok okudum ve şimdi baktığımda aradaki uçurumu görebiliyorum. Evet, benden güzel yazan binlerce yazar var. Ve evet, daha önümde çok yol var ama dediğim gibi, artık Türk olduğumu söylemediğim sürece kimse beni yabancılaştırmaya çalışmıyor.

Fakat fark ettim ki stratejide bir hata yapıyorum. Her ne kadar gelişsem de, değişsem de, mükemmel bile olsam da, asla herkese kendimi beğendiremiyorum. Bunun mümkün olmadığını zamanla anladım. Hepimiz farklıyız; farklı aşamalardan geçiyoruz hayatta, hedeflerimiz farklı ve hedefe ulaşma biçimlerimiz de. Hepsini tek bir doğruya indirgemeye çalışmak bu hayatta yapabileceğimiz belki de en yanlış şey. Çünkü hepimiz olduğumuz gibi güzeliz—bunu kabul etmemiz gerekiyor. Farklılıkların bir zayıflık değil, bir güç olduğunu görmemiz gerekiyor.

Ben onlara benzeyeyim diye kendimden ödün verdim. Sırf o tarz bu tarzdan daha çok seviliyor diye onu yazdım. Okuyucularım ne diyorsa ona göre evrildim. Sonra bir baktım ki yazdığım şey güzel, evet, hatta tatmin de oldum ama mutlu olmadım. Yazdıklarım iyiye gidiyordu ama benim iyime değil.

Aynı zamanda, bir olgu daha var: nefret de her şey gibi paylaşıldıkça çoğalır. Ne kadar karşılık bulursa o kadar içinize işler, adeta bir zehir gibi. Kendinizi nedensiz yere mutsuz ve özgüvensiz hissedersiniz. Siz izin verdikçe onun da daha fazla yayıldığını görürsünüz. Başta kitaplarıma gelen nefret, ben önemsedikçe şahsıma kadar işledi.

Sonunda buna bir dur dedim. Önce biraz ara verdim—sonra döndüm. Artık kimin ne dediği umurumda bile değil. Başkaları için yazmıyorum çünkü kendim istediğim, ihtiyaç duyduğum için yazıyorum. Ve bunu yazmaya alıştığım, yazmayı sevdiğim dilde yapmaya devam edeceğim.

Hep kötü yönlerinden bahsettim, biraz da iyi taraflarını anlatayım: belki de yazı kariyerimdeki en önemli kısım Wattpad tarafından fark edilmiş olmamdı. Futures programına katılan ilk beta kullanıcılarından biriyim ve bunu ilk duyduğumda hem şaşırmış hem de çok sevinmiştim. Futures programında hikayelerinize bölümlerin arasına aynı Youtube'da olduğu gibi reklam geliyor ve böylece yazdıklarınızdan bir gelir elde ediyorsunuz.

Tabii ki bu projede yer almamın en önemli sebebi büyüyen okuyucu kitlem. Her ne kadar nefret edenler de olsa beni sevenler, destekleyenler ve yanımda duranlar da var, ve belki de daha fazlalar.

Ben bir hayale inandım Wattpad'e başlarken. Belki zoru seçtim. Türkçe yazsaydım kariyerim çok farklı yerlere gidebilirdi—hala öyle bir ihtimal var tabii ki. Ama ben böyle mutlu oldum ve yapabileceğime inanmaktan asla vazgeçmedim. Şu an buradayım.

Eğer siz de farklıysanız, insanlar ne der ya da yapabilir miyim diye düşünüyorsanız cevabım: evet. Ben yaptıysam siz de yaparsınız. Hayatınızın her alanında, farklı olmaktan, denenmemişi denemekten ya da kendi doğrunuzdan şaşmayın. Önemli olan sizin mutluluğunuz, sizin düşünceleriniz. Hayatınızı başkalarının yönetmesine kesinlikle izin vermeyin. Eğer başarısız olursanız bile, ki sevdiğiniz bir şeyde bu ihtimal gerçekten çok düşük, en azından kendinizi tatmin etmiş ve ders almış olursunuz.

Kendinize inanın ve asla hayallerinizden vazgeçmeyin.

-Şevval Serdaroğlu

#NeredeYazıyorum etkinliği kapsamında yazarlarımızın sizler için çektiği #WattpadKöşem videosuna Instagram hesabımızdan ulaşabilirsiniz.