Melez ϟ Kampı

xxiv » find a way

*Şarkıyı ben dediğim zaman açın lütfen. O kısım şarkıyla daha iyi gider.

| 24. Bölüm | (FIND A WAY ~)

"Kris ile eşleşmişim."

Suho'nun yanıtıyla herkesin gözü fal taşı gibi açıldı.

"Al bir de burdan yak." diye mırıldandı Sehun.

"Hadi buyrun şimdi kapışmanın en büyüğüne. Asıl şimdi kimin kazanacağını kestirmek güç."

Suho, Baekhyun'a ölümcül bakışlar atınca Baekhyun sustu.

"Onun kazanmasına asla izin vermem." dedi Suho dişlerini sıkarken.

Baekhyun "Sen ne dersin Hyejeong? Kim kazanır?" diye sorunca Suho nefesini tutup Hyejeong'un cevabını bekledi.

"B-ben... Um... Hakeden kazansın."

"Politik cevap ha?" diye sırıttı Sehun.

"Sana inanamıyorum Hyejeong! Suho kampa geldiğinden beri her işine koşturuyor ve sen onu desteklemek yerine böyle bir cevap mı veriyorsun? Yah! Bu Kris sana bizim bilmediğimiz ne söyledi de onu böyle tutar oldun?"

Herkes Baekhyun'un bu çıkışına şaşırmıştı. Bir süre sessizlikten sonra Hyejeong "Vay canına Baekhyun. Bana bu kadar dolu olduğunu bilmiyordum." dedi ve hızla kalabalığın arasında kayboldu.

"Ne dedim ki şimdi ben?" diye sordu Baekhyun şaşkınlıkla.

"Sadece doğruları. Ama doğrular bazen can yakabilir kuzen." dedi Sehun sırtına vurarak.

Baekhyun omuz silkti. "Artık gerçekleri duymasının vakti geldi. Kampa geldiğinden beri onun yanında olan biziz, Kris değil."

Suho bozuk bir sesle "Ben gidiyorum." diyerek yanlarından ayrıldı.

"Buna ne oldu şimdi?"

"Gerçekleri yüzüne vurmak onun da hoşuna gitmedi. Hyejeong'un her işine koşturduğu halde Kris ile aynı kefede olması onu üzmüş olmalı."

"Woah kuzen! Sen ne zaman insan ilişkilerinden bu kadar anlar oldun?"

"Dışarı da bir kaç şey öğrendik işte." diye sırıttı Sehun.

Baekhyun "Neyse derse geç kalmayalım." diyerek Sehun'u çekiştirdi ve beraber dersliğin yolunu tuttular.

♧♧♧

Hyejeong pratik alanına doğru ilerlerken suratı beş karış asıktı.

"Hey suratsız."

Baekhyun'un dediklerine bozulmuştu. Öyle ki, ona seslenen Luhan'ı bile duymamıştı. Luhan'ın kolunu omzuna atmasıyla birden irkilip geri çekildi.

"Korkma benim." diye gülümsedi Luhan.

"Ah... Sen miydin..."

"Seslendim ama duymadın."

"Pardon. Dalmışım da biraz."

"Onu fark ettim. Ne bu dalgınlığın sebebi?"

"Hiç." diye omuz silkti Hyejeong.

"Hiç yere dalgınsın öyle mi? Oldu o zaman..."

Hyejeong derin bir iç çekti. "Baekhyun ile biraz tartıştık. Yani aslında tam tartışma sayılmaz. Ama bana söyledikleri... Biraz dokundu."

"Anladım." diye başını salladı Luhan. "Insanların ne dediğine çok takma. Bunu diyen yakın arkadaşın bile olsa. Sadece hislerin ne diyorsa onu yap."