Melez ϟ Kampı

xvi » love triangle

*Bu bölümü JungDaisy'e ithaf ediyorum. ♥

| 16. Bölüm |  (AŞK ÜÇGENİ~)

Hyejeong yerde dizili duran savaş aletlerine bakındı ve gördüğü ok ile yayı eline aldı. Daha yayın nasıl tutulduğunu bilmiyordu bile... Oklardan birini yaya geçirdi ve ağaçlardan birini kendine hedef olarak seçti. Yayı sürekli sağa sola oynatıp hedefi doğru yerden vurabilmek için çabalıyordu. Sonunda bir yerde karar kıldı ve oku attı. Ok bir kaç metre öteye gidemeden yere çakıldı. "Ah lanet olsun!" diye söylendi kendi kendine.

Bir ok daha alıp yaya taktı ve oku fırlattı. Ok bu sefer daha ileri gitmişti ancak yine yere çakılmıştı. Hyejeong sinirle tepindi "Ne.den ol.mu.yor?!!"

"Yanlış tutuyorsun da ondan."

Hyejeong duyduğu sesle sıçradı. "Burada ne işin var?" diye sordu.

"Temiz hava almaya çıkmıştım. Gel gör ki yine sana rastladım. Artık bunun bir tesadüf olmadığını düşünmeye başlıyorum." diye yanıtladı Kris.

"Bende öyle. Beni takip falan mı ediyorsun?"

"Anca rüyanda."

Hyejeong yüzünü ekşitti. "Her neyse. Beni sinir etmen bittiyse pratik yapmam lazım."

"Pratiğin p'sini bile bilmezken mi?" diye sırıttı Kris.

Hyejeong dudaklarını büzdü.

"Sen hiç ısındın mı bile?"

Hyejeong boş boş baktı. "I-ısınmak mı?"

"Evet. Isınmadan pratik yapmaya başlamamalısın."

Hyejeong "Oh... Suho bundan bahsetmemişti." diye kafasını kaşıdı.

"Aptallar bile bilir bunu. Ama anlaşılan Suho bilmiyor..." diye mırıldandı Kris. "Elindekileri bırak ve yaptıklarımı yap," diyerek bir dizi ısınma hareketleri gösterdi. Hyejeong da onu takip ederek yaptığı hareketlerin aynısını yaptı.

"İşte böyle," dedi Kris. "Aklında bulunsun. Bu hareketleri yapmadan pratik yapmaya başlama."

Hyejeong tamam manasında başını salladı. 

"Şimdi... Yay konusuna gelirsek..."

"Ah evet o..."

Kris ok ve yayı eline aldı ve oku yaya geçirip yayla birlikte kollarını gerdi. "Yayın açısı bedeninle aynı açıda olmalı. Ok atarken kambur duruyordun. Kambur durmamalısın. Olabildiğince sırtını dikleştirmelisin ve kollarını germelisin."

Hyejeong dikkatle dinleyip başını sallıyordu.

"Hedefi belirlediğinde yayı sağa sola kıpırdatmamalısın. Hedefe odaklanmalısın. Ardından tek gözünü kırpıp hedefe iyice kilitlenmeli ve yavaşça parmağını çekip oku serbest bırakmalısın. İşte böyle," dedi oku fırlatırken. Ok karşıdaki ağacın gövdesine saplandı.

"Woah..." diye mırıldandı Hyejeong.

"Şimdi sen dene."

Hyejeong yayı ve oku eline aldı. Nedense heyecan yapmıştı ve elleri titremekten oku yaya geçiremiyordu. Kris "Yardım edeyim.."  diyerek Hyejeong'un elini kavradı. Hyejeong kendini yeterince germiyordu bu yüzden Kris, Hyejeong'un kolunu tutup biraz yukarı kaldırdı. Ardından sırtına dokundu "Daha dik dur."

Arkasına geçip iki eliyle yayı tuttu ve yayı ayarladı. Bir eli Hyejeong'un elindeydi. Hyejeong yutkundu ve hafifçe arkasını dönüp Kris'e baktı.