xii » flame

2.3K 185 149
                                    

Şarkıyı ben dediğim zaman açarsanız sevinirim. Şarkının adı; Meg Myers - Go.

12. BÖLÜM (FLAME ~)

"Bırak kızı Tao!"

Hyejeong duyduğu sesle derin bir nefes aldı.

"Nedenmiş Kris?" Tao dişlerini sıkarak konuşuyordu.

"Kız seninle gelmek istemiyor. Seni reddeden her kişiyi böyle zorlar mısın yoksa peşlerine birini, ya da bir şeyi mi takarsın?"

Tao'nun birden gözleri büyüdü. "N-ne demek istiyorsun açık konuş!"

"Bilirsin... Yaşayanlar aleminde olmaması gereken şeyler. "

"Neden bahsettiğini hiç anlamıyorum." dedi Tao yutkunarak. Ardından Hyejeong'un kolunu bıraktı. "Ne yaparsan yap."

Tao arkasını dönmüş gidecekken Kris seslendi "Dikkatli ol Tao."

Tao dönüp sorar ifadeyle baktı.

"Ruhların itaatkar olmadığını herkes bilir."

Tao tepkisizce Kris'e baktıktan sonra bir şey demeden arkasını dönüp gitti.

"Biraz önce dediğin şey de neydi öyle?" diye sordu Hyejeong Kris'e bakarak.

"Hiç. Biraz korkmasını sağladım o kadar."

"Nasıl? Tao'nun korktuğu bir şey mi varmış?" 

"Kamptan atılmayı göze alamayacağı kesin. Senin peşine ruh yollayarak sınırını fazlasıyla aştı. Bende bu durumu bildiğimi, eğer senden uzak durmazsa bunu Bay Lee'ye bildireceğime dair dolaylı yoldan onu tehdit ettim."

"Vay canına! Nasıl bir kaç kelimeden bunu kast edebildin? Dediğinden tek kelime bile anlamamıştım."

Kris hafifçe sırıttı, ardından ciddi bir ses tonuyla "Rica ederim." dedi.

Hyejeong ona boş boş bakıyordu.

"Yine hayatını kurtardığım için diyorum... Rica ederim"

Hyejeong utanarak başını eğdi "Aah... Şey evet teşekkür ederim. Kusura bakma Tao'dan dolayı ödüm patlamış halde de..."

"Ondan korkmana gerek yok. Sana bir şey yapamaz."

"Yaa evet... Ya peşime bir daha ruh takarsa?"

Kris iç çekti. "Sen benim dediklerimi dinliyor musun? Çocuğa gözdağı verdim diyorum. Hem... Peşine ruh yollasa da fayda etmeyecektir çünkü sana verdiğim düş kapanı seni bundan korur. Eğer düş kapanından bir tüyü yanında taşırsan gündüzleri de hiçbir ruh yanına yaklaşamaz."

Hyejeong'un aklına düş kapanını kaybettiği geldi. Yutkundu. "Ah evet düş kapanı..." diye mırıldandı. Kulübesine döner dönmez nerede olduğunu araması lazımdı.

"Her neyse. Bu hiçliğin ortasında ne yapıyordun?" diye sordu Kris.

"Hiçlik?"

Kris başını salladı "Hıhım. Ormanın bu kısmına fazla kişi gelmez. Kampın en ıssız yerlerinden biridir. Ayrıca Tao'nun kulübesine de yakın. Buralarda dolaşma fazla."

"Az önce Tao'dan korkmamam gerektiğini söylemiştin!"

"Im... Evet ama... E biraz da kork yani."

Hyejeong şaşkın bir ifadeyle baktı. "Ahh neyse... Ben Perseus Kayalıkları'nı arıyordum."

Kris elini çenesine götürüp ovuşturdu. "Perseus Kayalıkları hmmm... Bir bakalım... Buranın tam zıt yönü."

"Ahh yine mi..." diye mırıldandı Hyejeong kafasını kaşıyarak.

Melez ϟ KampıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin