HYEJEONG ÖZEL BÖLÜM

190 13 11
                                    

Hala okuyan var mı bilmiyorum ama merhaba! Çok uzun zaman oldu burada yeni bir şeyler paylaşmayalı. Aslında yeni denilemez çünkü bunları zaten 2015'de yazmıştım ama devamını getirip, düzenleyemediğim için paylaşmamıştım. Uzun zaman sonra wattpad'e girip de bunları taslaklarda görünce neden olmasın dedim. Uzun zamandır bekleyip hayal kırıklığına uğramış olanlar için bir nevi özür niteliğinde olur umarım. Belki taslaklarda duran bir kaç bölümü daha paylaşırım bilmiyorum. Ama sonuç olarak bu hikayeyi bitirebileceğimi sanmıyorum. Gerçekten üzgünüm.

-HYEJEONG-

Bundan bir kaç ay öncesine kadar hayatımda her şeyin çok iyi gittiğini düşünürken sadece bir günde tüm hayatım, hayallerim başıma yıkılmıştı. Babamı kurtarmaya çalışırken aşık olduğum insanı kaybetmiştim. Bunu hakedecek ne yapmıştım bilmiyorum ancak bu benim kıyametimdi.

Bundan sadece bir kaç ay öncesinde o'nun yüzünü görmek, sesini duymak için her güne gözlerimi heyecanla açarken artık o'nun olmadığını bildiğim bir dünyada yaşamak bana fazlasıyla ağır geliyordu. Tanrılar biliyor ya göz kapaklarımı bir daha asla açmamak, uykumdan bir daha uyanmamak istiyordum.

Geceleri uyumak benim için her ne kadar zorsa, onun olmadığı bir ertesi güne uyanmak daha da zordu.

Aynaya baktığımda kendimi tanıyamaz hale gelmiştim. Eski ben yoktu artık. Eskisi gibi bakan gözlerim, eskisi gibi gülümseyen dudaklarım yoktu. Eskisi gibi bir kalbim yoktu. Aynaya baktığımda gördüğüm tek şey boş bir kabı andıran, ruhsuz bir bedendi. Çünkü ruhum o'nunla birlikte yeraltı dünyasında kalmıştı. O'ndan ayrıldığım an, ruhum bedenimi terk etmişti.

Geceleri her seferinde o an gözümün önüne geliyor, ağlayarak uyuyakalıyordum. Göz altlarım şiş ve mosmordu. Kendimi kulübeme kapatmış kimseyle görüşmüyordum. Artık yavaş yavaş sönüyordum. Çünkü uğruna parlayabileceğim bir galaksim yoktu...

Soğuk yatağımda uzanırken yine şeytanlarım başucumda bekliyordu. Her saniye bana o anı tekrar tekrar yaşatacaklardı. Artık sonsuz bir uykuya dalmak istiyordum. Huzur bulmak istiyordum.

Gözlerim yavaşça kapanırken gözümün önüne gelen yaralanma anını değiştirmek için çabaladım. Onu benimle gülerken, yıldızları izlerkenki halini gözümün önüne getirmeye çalıştım ve bir an için işe yaradı. O'nu tekrar gözlerimin içine bakıp bana bakarken görebildim. Ancak çok kısa bir süreliğine... Ne kadar denersem deneyeyim en nihayetinde şeytanlarımı boğamıyordum. Çünkü yüzmeyi biliyorlardı.

"Hyejeong..."

Arkamdan adımı defalarca sayıklamasını işitiyordum her seferinde.

"Hyejeong..."

Gözlerimi açtığımda odamın içinde loş bir ışığın belirdiğini fark ettim. Işığın altında ise dikilen biri vardı. Yavaşça arkasını döndüğünde ufak dilimi yutabileceğime emindim. Kris... Kris geri dönmüştü. Biliyordum. O beni asla bırakmazdı.

Yerimden kalkıp ona sarıldığımda o özlediğim kıkırtısını duyunca gözyaşlarım istemsizce yanaklarımdan süzülmeye başladı.

"Nasıl? Oradan nasıl kurtuldun?"

"Beni senden ayrı tutmaları için bundan fazlasını yapmaları gerek."

Gülümsedim. Dikkatlice baktığımda takım elbise giydiğini görünce şaşkınlıkla ona baktım. "Neden böyle giyindin?"

Tebessüm edip "Peki sen neden böyle giyindin?" diye sorduğunda üzerimde kış balosunda giydiğim beyaz elbisenin olduğunu fark edince afalladım. Bu nasıl olmuştu?

Kris elini bana uzattığında acı gerçeği fark edip buruk bir sesle "Bu bir rüya, değil mi?" diye sordum.

"Bunları düşünme. Sadece bana ayak uydur. Kendini bana bırak ve eskiden olduğu gibi dans edelim."

Bu her ne kadar kalbimi kırsa da, aylar sonra onu öldüğü anın dışında gördüğüm için bu anın tadını çıkarmalıydım. Bu yüzden elimi ona uzattım ve dans etmeye başladık. Gözlerimi kapatıp başımı omzuna koyduğumda içimden kış balosunun olduğu güne dönmek için defalarca dua ettim. Keşke biri zamanı durdursaydı da tam o anda, Kris'in kolları arasında kalabilseydim.

"Seni çok özlüyorum."

"Biliyorum sevgilim."

"Sensiz yapamıyorum Kris. Daha fazla dayanabileceğimi sanmıyorum."

"Dayanmalısın. Güçlü bir kız olup hayatına kaldığın yerden devam etmelisin."

"Yapamam. Ben... Yapamam."

Hıçkırıklara boğulduğumda hafifçe çenemi kaldırıp ona bakmamı sağladı.

"Sen tanıdığım en güçlü kızsın Hyejeong. Bunu yapabilirsin. Beni arkanda bırakmalısın. Eğer sen mutlu olursan ben de huzura kavuşabilirim."

"Sensiz mutlu olmam imkansız."

"Arkadaşların var. Mina,Yuna, Suho, Baekhyun ve Sehun..."

"Hiçbiri senin yerini tutamaz bunu biliyorsun."

Bana karşılık veremediğinde "Duyabiliyor musun?" diye fısıldadım. "Senin için atan kalbimi. Duyabiliyor musun? Hissediyor musun?"

Cevabı biliyordum, hissedemiyordu. Çünkü o gerçek değildi.

"Bu haksızlık."

Yanaklarımdan süzülen gözyaşlarını silerken "Biliyorum." dedi. "Ama bununla yaşamaya alışmalısın."

"Asla. Seni bırakmayacağım Kris. Yaşadığını biliyorum, seni bulacağım."

Bakışları donuklaşıp elini yüzümden çekti ve geriye doğru bir adım attı. "Gitmeliyim."

"Hayır! Hayır beni bırakma."

Onu tutmaya çalıştım ancak ellerimden kayıverdi.

"Yine geleceğim."

Alnıma neredeyse gerçekmiş gibi hissettiren bir öpücük kondurduktan sonra karanlığın içinde kayboldu ve ben üç ay sonra ilk defa gördüğüm farklı rüyadan uyandım. Yavaşça yataktan kalktığımda karşıdaki aynada yansımamı görünce kendime acıdım. Acınası haldeydim. Ama bu umurumda değildi.

Beni korumadığı halde bana onu hatırlattığı için odamda tuttuğum odanın karşısındaki düşkapanını almak için yatağımdan kalktım. Bu Kris'in bana hediye ettiği düşkapanı değildi. Öbürüne ne oldu bilmiyordum, bir gün öylece kulübemden kaybolmuştu. Yine de yeni bir düşkapanı bana onu hatırlattığı için odamda tutuyordum. Elbette hiç bir yardımı dokunmuyordu. Fakat yine de yanımda tutuyordum işte.

Düşkapanını asılı olduğu kapıdan alıp yatağıma doğru ilerlerken ayağıma bir şeyin değdiğini fark edince duraksadım. Ayağımı kaldırdığımda gül yaprağına bastığımı fark edince içim heyecanla doldu. Eğer biraz önce gördüğüm Kris gerçek değilse onun üzerinden düşen bu gül yaprağının da gerçek olması imkansızdı. Ancak apaçık bir şekilde gerçekti işte. Bu demek oluyordu ki Kris de gerçekti.

Biliyordum, o yaşıyordu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 30, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Melez ϟ KampıWhere stories live. Discover now