v » stranger

2.3K 180 49
                                    

5. BÖLÜM (YABANCI ~)

"Kimsin sen? Burada ne işin var?!" 

Hyejeong duyduğu sesle olduğu yerde kalakaldı. Tao'ya yakalanmıştı. Ve Tao onu öldürecekti. Bunu biliyordu. O karaltıyla bundan bahsetmişlerdi. 

Hyejeong "B-ben..." dedi ve duraksadı. 

"Yüzünü dön." dedi arkasındaki. 

Hyejeong yutkundu ve yavaşça arkasını döndü. Arkasını döndüğünde daha önce hiç görmediği yabancı bir çift göz gördü. "Sen de kimsin?" diye sordu Hyejeong. 

"Ben de sana aynı soruyu soruyorum. Sen kimsin?" dedi çocuk. 

Hyejeong yanlış görmüş olamazdı, karaltıyla konuşup onu kovalayan kişi Tao'ydu. Bu çocuk ise... bambaşka biriydi. Hyejeong biraz olsun rahatladı. "Ben-" diyecekken etraftan bir çıtırtı duyuldu. Çocuk hızla kafasını çevirip etrafına bakındı. Birisi onların yanına geliyordu. Hyejeong bunun Tao olduğuna emindi. Çocuğu uyarmak için konuşacaktı ki oğlan hızlı bir refleksle Hyejeong'un ağzını kapadı ve onu ağacın altına, çimlerin üzerine yatırdı. Kendi de Hyejeong'un yanına çimlerin arasında uzandı. Hyejeong gözlerini pörtletmiş çocuğa bakıyordu. Çocuk diğer eliyle sus işareti yaparak elini Hyejeong'un ağzından çekti. Ayak sesleri iyice yaklaştı... 

Tao "Nerede bu lanet olası!" diye kendi kendine söylendikten sonra yanlarından uzaklaştı. Hyejeong Tao'nun uzaklaştığından emin olunca -yine de fısıltıyla- "Ne yaptığını sanıyorsun sen?" dedi karşısındaki çocuğa. Çocuk kafasını uzatıp etrafa bakındıktan sonra ayağa kalktı ve eliyle üstünü silkeledi. "Insan bari kalkmama yardım eder. Pat diye beni yere atmasını biliyor." diye düşündü Hyejeong ve kendi başına ayağa kalktı. Ardından "Kimsin sen? Ne yaptığını sanıyorsun?" diye tekrarladı. 

Çocuk onu duymamazlıktan gelerek "Peşinde kim var? Sen kimsin?" diye sordu. 

"Önce ben sordum." 

"Teknik olarak ben sormuştum. Sen arkan dönük korkudan titrerken..." 

Hyejeong bir süre inat etse de sonunda çocuğun inadı galip geldi. "Adım Hyejeong."

Çocuk onu kuşkuyla süzdükten sonra "Öyle birini tanımıyorum." dedi. 

"Çünkü burada yeniyim. Yarın sabah gideceğim zaten." 

"Anlıyorum. Peki ya peşindeki kim? Neden peşinde?"

"Ben sana adımı söyledim. Senin de adını söylemen gerek." 

"Adım Kris. Şimdi söyle bana... Peşindeki kimdi ?" dedi Kris düz bir sesle. 

"Bunu söyleyemem. Sonuçta sen bir yabancısın." 

Kris sahte bir kahkaha attı ardından ciddileşip "Yabancı demek ha? Biraz önce bu yabancı hayatını kurtardı. Peşindekileri bilmeye hakkım var diye düşünüyorum." dedi. 

"Hayatımı mı kurtardın? Çimlerin üstüne fırlattın beni sadece. Bunu kendim de yapabilirdim." 

"Neden normal insanlar bana denk gelmez ki?" diye söylendi Kris. 

"Belki sen de normal değilsindir de ondan." diye mırıldandı Hyejeong. 

Kris bunu duydu ve ona ters bir bakış attı. "Peşindekinin kim olduğunu söylemeden bir yere gidemezsin." 

"Öyle mi? İzle ve gör."

Hyejeong daha bir adım atmıştı ki duyduğu gürültüyle irkildi. Dönüp arkasına bakacaktı ki yanından hızla bir ışık hüzmesinin geçtiğini gördü. Işık ağaca çarpıp ağaçtan parçalar koparmıştı. Hyejeong arkasını dönüp "Bu da ne?!" diye bağırdı.

Melez ϟ KampıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin