Misafir Ruh

(MR)Bölüm 26: Seren Plan Yapıyor

Seren yataktan kendini zorla kaldırdığında kaslarında ansızın oluşan ağrıları yok saymaya çalıştı. Fakat ağrılar kendini unutturacak gibi değildi. Bu yüzden kaslarını esnetmek adında yatakta gerindi. Asel'in bedenini son zamanlarda haddinden fazla zorlamış olmalıydı. Dağda yaptığı hareketler kendi bedeninde kolaylıkla karşılanabilirdi ama aynı şey Asel'in bedeni için söz konusu değildi. Yatağına yüz üstü yatmaya devam ederken elini komodininin üzerine uzattı. Gecenin yarısına kadar verilen matematik ödevini hazırlamıştı ve bu onun için tamamen bir işkenceydi. Üstelik Zehra ve Yeliz de yardım için yalvarmalarını yok saymışlardı. Hain oda arkadaşları! Bir süre komodinin yüzeyinde telefonunu aradıktan sonra eli tanıdık cisme dokundu. Hemen çekip göz hizasına getirdiğinde  üstündeki takvimden tarihe baktı. 'Bu gün çarşamba' dedi kendi kendine. Karnına yaşadığı sıkıntının vermiş olduğu dalga yayılırken nefesini dışarı üfledi. Hafta sonuna kadar Kutlu'yu ikna etmeyi başarması gerekiyordu.

Yataktan hızla doğrulup oturdu. Gözleri hala telefonundaydı. Ekranda onun ve Görkem'in yakın zamanda çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Son günlerde ondan uzak kalmıştı. Genç adam futbol antrenmanlarında bolca vakit geçirdiğinden kızla görüşemiyordu. Asel'in onu unutmamasını söyleyerek çektirdikleri fotoğraflarını ekrana yerleştirmişlerdi. Açıkçası genç kızda onun arkadaşlığını özlüyordu. Aslında hiç sahip olmadığı arkadaşlığını. Görkem'i hatırladığında yüzünde bir gülümseme oluşsa da ardından geldiği gibi hemen kayboldu.

Çözmesi gereken sorunlar vardı. Oyalanmadan yatağından kalktı. Diğerleri çoktan odadan çıkmışlardı. Seren derin bir nefes alıp hemen hazırlanmak için merdivenlere hızlı adımlarla yöneldi. Bugün yapılacak işler, ikna edilecek katır gibi inatçı bir adam vardı. Duşta sıcak su kaslarını gevşetirken, Kutlu'yu nasıl oyuna getireceğini düşünüyordu. Onun bu teklifi kabul etmeyeceğini herkes tahmin edebilirdi. Allah aşkına kim kendisini kırbaçlayan adamla aynı masa da oturup yemek yerdi ki? Seren saçlarını tepesinden topuz yaptığında memnun bir halde kendine baktı. Yeni gün için hazırdı.

*************

"Bu aralar çok huzursuzsun." Zehra yumurtasını yerken bir yandan da kitabını okuyordu. Fakat bunca işinin arasında arkadaşının gergin halini merak etmişti. Gür kirpiklerinin arasından kıza dikkatle baktı.

Seren bir türlü çatalına gelmeyen zeytini tabağında köşe bucak kovalıyordu. Bu hareketi bilinçli olmaktan çok farkında olmadan yapıyordu. Aklı tamamen başka yerdeydi. Bu yüzden de arkadaşının söylediklerini de geç duydu. Demek ki yüzü de hissettiklerini yansıtıyordu.

Karşısında ona merakla bakan gözlere döndü. Genç kız omuzları düşük bir halde konuşmaya başladı. "Bu aralar Gülperi bir şey yapmıyor Zehra acayip derecede gerginim."

Genç kızı daha dün koridorda görmüştü ve anca bir ahmak o bakışlardan sonra birinden çekinmemezlik yapabilirdi. Gülperi'yi bu şekilde sessiz olmasına neden olan her ne ise kesinlikle Asel'in canını yakacaktı. 

Zehra tek kaşını kaldırıp kıza baktı.

"Pes etmiş olamaz mı?"

Seren histerik bir kahkaha attı. "Yapma Zehra burada Gülperi'den bahsediyoruz." Onun birini tamamen bitirmeden bıraktığını hiç düşünememişti Seren. O kızda hırs vardı ve bu özellik kötü bir insanda yıkıcı bir güce dönüşebilirdi.