9. BÖLÜM: "Yargısız İnfaz"

62.2K 4.7K 5K
                                    

Selam.

Oy ve yorum bırakmayı unutmayın olur mu?

The Away Day~ Layers

The Away Day~ Designed

Keyifle okuyun.

🖤

                         🖤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


                         🖤

Dünüm yarınımı sobeledi. 

Zift rengi zehir damarlarımda fokurdarken, bakışlarımın istikameti safir mavisi bakışlarını buldu.

Kollarımı saran basınçlı kavrayışla birlikte sırtım bir ağacın gövdesiyle buluşturuldu. Nefesim hala düzüne girebilmiş değilken, kuvvetli nefesini çehremde hissettim.

“Nesin sen?” diye sordu kuru bir sesle. “Nasıl bir şeysin?”

Keyifsiz bir gülümseme yer etti dudaklarımda. “Ne o? Sana korkutucu mu geldim?”

Vaziyetim benim için tam bir kaostu ancak ona kafa tutma güdüsü her nedense daha ağır basıyordu.

Tutuşu yavaşça kaybolurken, bıyıklarıyla kamufle olan dudakları hareketlendi. “Korku salan bir yavru kuzu… Kulağa pek mantıklı gelmiyor, ha?”

Üzerinde düşünülmemiş bir yanıt vermeye hazırlanıyordum ki, ani bir hapşırıkla başım öne savruldu. Aynı zamanda boğazımda baş gösteren acı üşüttüğümü haberliyordu. Başımı isteksizce kaldırdığımda, yabancının memnuniyetsiz bir ifadeyle yüzündeki ıslaklığı sildiğini gördüm.

“Seni sümüklü.” Baş parmağıyla çenesindeki damlacığa dokundu. “Bir hastalığın eksikti.”

Yumruğumu sıktım. Keşke suratına indirme şansım olsaydı! “Acaba hayvanın biri beni hortumla ıslattığı için olabilir mi!”

Efraim dişlerini birbirine bastırıp aralık dudaklarını gerdi, benden daha fazla korktuğu kesindi. “Perla.” Ellerini oldukça yavaş bir devinimle ceplerine sokarken, bakışları bendeydi. “Şuna biraz ısırgan çayı ver. Bana bir süre daha lazım, sağlam bir şekilde.”

Perla şaşkınca ağabeyinin yanında durdu. “Ona olanları sormayacak mısın? Gördükleri-”

“Perla,” dedi, sabır barındırmayan bir tavırla. “Mutfağa gidin.”

Perla hep yaptığı gibi üstelemedi ve nazikçe koluma girdi. Mutfağa ulaştığımızda, Perla ilk iş olarak toprak cezvede su ısıttı. Ada tezgahın dibindeki yüksek sandalyelerden birine oturmuş, Perla’nın kaynar suya attığı garip otları ve tohuma benzer şeyleri maksatsızca izliyordum. Otlar suya bulanık bir renk verdiğinde, geniş bardağı önüme sürdü, karşıma oturdu.

KIZIL GECE +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin