20. Yolculuk

4.8K 542 1K
                                    

İyi okumalarr


~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~



Hâlâ olayların şokundan çıkamıyordum. Elim ile vücudumu kontrol ettiğim de herhangi bir ağrım yoktu. Çatlak karının aksine kalbim atmaya devam ediyordu.
Karşımda beni izleyen Jasper ne olduğunu anlamayarak suratıma baktığın da  umarım beni dinler diye düşündüm. Tüm bunlara rüya da diyebilirdi.

" Neden bu kadar garip davranıyorsun Karen?"

" Nedeni oldukça uzun ve bölmeden beni dinlemeni istiyorum."

Kafasıyla beni onayladığında ona ilk andan belli olanları anlatmıştım. Bazı yerlerde kaşlarını çatsa da genel olarak ifadesiz bir suratla beni dinlemişti. Son olarak da Almeda'nın beni öldürdüğünü söylediğim de ellerini yumruk şekline getirerek ayağa kalkmıştı.

Odanın içinde volta atarak bir şeyler düşündüğünde ondan gelecek cevabı bekliyordum. Sonunda bana döndüğünde kısık gözleri ile bakıyordu.

" Sana inanmadığımı söyleyemem taşıyıcı ama bu yaşanılanları hatırlamıyorum. Yine de eski çalışanlarına kadar bilmen söylediklerinin doğru olduğunu gösteriyor."

Bana inanması ile rahat bir nefes vermiştim. Tekrardan konuşmaya başladığın da onu dinliyordum.

" Neden geçmişe gittiğin hakkında bir fikrim yok ama bunu yorumlayacak birini biliyorum."

Hızla ayağa kalkarak üzerimi düzeltmiştim. Oraya hemen gitmeliydik. Yaşadıklarımı düşünmekten aklımı kaybedecek durumdaydım.

" Öyleyse hemen gidelim. Kime gidiyoruz?"

Kafasında bir şey tartıyor gibi bir hali vardı. Şüpheyle ona yaklaştığım da ben sormadan beni cevaplamıştı.

" Ona gitmeden önce daha önemli bir işimiz var taşıyıcı. O Fuara gidip ihtiyacımız olan sayfayı almadan bunu yapamayız."

Yine o kızıl şeytanı göreceğim aklıma geldiğin de sinirlenmiştim. Japser bana kendince planını anlattığın da nasıl yapacağımı bilmesem de onu onaylamıştım. Sadece biraz rol yapmam gerekiyordu. Son anda aklıma takılan şeyle ona döndüğüm de zaten beni izlediğini görmüştüm.

" Sen oraya kadar nasıl geleceksin? İnsanlar seni görmez mi?"

İçimde bir tedirginlik olsa da onun rahat tavrı ile bunu çoktan düşündüğünü anlamıştım. Benden önce kapıya doğru yönelip onu açtığın da kafasıyla gelmemi işaret etmişti.

" Birlikte oraya gideceğiz ve emin ol beni senden başka kimse görmeyecek."

Merdivenlerden inip dışarıya çıktığımız da ağrımayan ayağım beni şaşırtmıştı. Bu kadar çabuk iyileşmesini beklemiyordum. Benim gibi gözü ayağıma takılan Jasper söyledikleri ile merakımı gidermişti.

" Sen uyurken kendimce tedaviler uyguladım. Neyse ki kırık değildi."

Ona teşekkür etmek istesem de susmuştum. Direkt olmasa da dolaylı yoldan sebebi oydu. Gözlerimi ondan çekip önden gitmeye başladığım da hemen arkamdaydı. Gelirken ışınlanmıştık. Şimdi neden yürüyorduk? Aklımda dolanan soruları bölen çalının içinden sıçrayan iki tane küçük tavşandı.

Beklemediğim bu durum ile  geri gitmeye yeltendiğim de Jasper'a çarpmıştım. Ona tutunduğum da neden bu kadar yakınımda olduğunu sorguluyordum. Oysaki önünden hızla yürümüştüm.

" İki tane tavşandan bile bu kadar korkuyorsan seninle işimiz var taşıyıcı."

Ona tutunmayı bırakıp sinirle nefesimi dışarıya vermiştim. Ben onlardan korkmamıştım.

JASPERWhere stories live. Discover now