Korku Okulu - 69.Bölüm - Kelepçe

5.6K 444 37
                                    

Melis'in beni ihbar etmemesi için evin kapısına yönelip kaçmaya çalıştım. O anda arkamdan "Dur!" diye bir ses duydum.

Arkama döndüğümde birkaç polis bana doğru silah tutuyordu. Melis bana bakarak "Buraya tek geleceğimi düşünmedin heralde." dedi.

Ani bir hareketle kapıyı açtım ve dışarıda beni bekleyen birkaç daha polis olduğunu gördüm. Anlaşılan işin sonuna gelmiştim, artık kaçamazdım. Ellerimi yukarıya doğru kaldırdığım an arkamdan bir polis gelip ellerimi kelepçeledi. Beni polis arabasında doğru götürüyorlardı. Arabaya binerken Melis yanıma geldi ve konuşmaya başladı. "Her mum yatsıya kadar yanar önemli olan gece! Sen bu işin sonunu hiç düşünememişsin, acıyorum sana!" dedi. Polisler beni götürürken arkadan bana doğru gülümseyerek bakıyordu.

Artık kimsesiz ve zavallı biri gibi görüyordum kendimi. Tek bir arkadaşım bile kalmamıştı...

Bir gün nezarethanede kaldıktan sonra çıkarıldığım mahkemede suçlu sayılıp cezaevine yollandım.

Gardiyan bana kapıyı açarak kalacağım koğuşu gösterdi. Herkes bana garip bir şekilde bakıyordu.

Gardiyan kapıyı kapadığında kapıya karşı koşarak "Çıkarın beni, ben buradan kalamam, ne olur çıkarın!" diye sayıkladım.

Biri yanıma gelerek "İlk geldiğimizde bize de böyle şeyler olmuştu. Zamanla alışıyor insan." diyerek yanımdan ayrıldı.

Koğuşun ortasına geçtiğimde yanıma biri yaklaştı. "Selamun aleyküm kardeş, ben bu koğuşun büyüğüyüm. Adım Ayfer. Burada benim kurallarım geçerli, en baştan bil bunları daha sonra sıkıntı çıkmasın." dedi ve eliyle kenarda olan yatağı gösterdi. "Şurada kıvrılıp yatarsın artık." dedi.

Yatağıma doğru giderken arkamdan tekrar seslendi. "Seni niye içeri aldılar ? Hayırdır suçun ne ?" diye sordu. Bir şey demeyerek yatağın üstüne oturdum. Yanıma yaklaşıp "Sen kime ahkâm kesiyorsun lan ? Aklını alırım aklını." diye bağırdı.

"Dolandırıcılık." diye yanıt verdiğimde "He işte şöyle akıllı ol." diyerek yerine geçti.

Yemek saati geldiğinde boş bir sandalyeye oturdum. Arkamdan biri beni dürterek "Kalk! Orası Ayfer Abla'nın yeri!" dedi ve kaldırdı.

"Yeter! Burası herkesin sadece Ayfer'in değil!" diyerek bağırdım. Ayfer yanıma gelerek "Sen kime şekil yapıyorsun ? Kes sesini otur yerine! Seninle sonra görüşeceğiz." diyerek masaya oturdu.

Gece saat geç olduğundan artık uyumam gerekti. Gözlerim uykusuzluktan ağrıyor gibiydi.

Ani bir sesle tekrar uyandım. Gözümü açtığımda başımda iki kişi gördüm. Zifiri karanlıkta yüzlerini tam göremesem de birinin Ayfer olduğundan emindim. Ayfer'in yanındaki kadın arkasından büyük bir yastık çıkardı ve bana bakarak "Sessiz ol!" dedi.

Yastığı bana doğru yaklaştırırken "İmdat! Yardım edin!" diye çığlık atarken o anda kafama yastığı geçirdiler. Çığırışlarımı yastık engelliyordu. Nefesimin kesildiğini hissediyordum...

- Bölümü nasıl buldunuz ? -

Son bölümlere gelen vote sayısı çok azaldı. Vote sayılarını çoğaltabilir misiniz ? Eğer beğenmediniz kısımlar varsa buradan söyleyebilirsiniz.

Artık kitap ile ilgili bazı gelişmeleri profilimden duyuracağım. Gelişmelerden haberdar olmak için beni takip etmeyi unutmayın :)

Korku Okulu Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz