67. Bölüm

46.9K 2.1K 2K
                                    






Hayırlı Ramazanlar sevgili okurcanlarım♥️

Aç kalmaktan öte, nefsimizi, haddimizi, öfkemizi terbiye ettiğimiz bir ay olur umarım🙏🏻

Bu bölümü çok sevgili noluyorburda ya ithaf etmek istiyorum🙏🏻 Canım Demom, atarlı giderli yorumların, beynimi yakan tespitlerin ve en önemlisi de İsyan Çiçeği'mi baş köşesine koyduğun o güzel kalbinle iyi ki varsın♥️ Seviyorum seni deli kadın😍

Sahura kadar buradayım, satır aralarında buluşalım✌🏻☕️


Eylem

Bir ceset. Bir kadın cesedi. Odamda bir kadın cesedi vardı ve ben bununla nasıl baş edeceğimi bilmiyordum. Zihnim dört duvar arasına sıkışmış, gözlerim şuurumu kaybetmeme neden olan o anda takılı kalmıştı. Tek istediğim kaçmaktı fakat Fırat buna izin vermiyordu.

Kollarımı göğsüne dayayıp "Bırak!" diye bağırdım avaz avaz "Bırak beni, bırak bırak!!!"

Daha sıkı sardı bedenimi, daha çok çırpındım. Bir şeyler söylüyordu fakat duyduklarımı algılayamıyordum. Tek istediğim kaçmaktı.

Kollarımı hapseden bedenine karşı koyabilmek için ayaklarımı tüm gücümle savuruyor, bir taraftan da amansızca feryat ediyordum. Sesim kulaklarıma çarptıkça daha çok büyüyordu içimdeki azap, katlanamıyordum.

Ayaklarımın yerden kesildiğini hissettiğimde kontrolümü tamamen kaybettim. Tüm hırsımı Fırat'tan çıkarıyor, beni bırakmadığı için var gücümle saldırıyordum.

Bıraksaydı eğer hiç düşünmeden kendimi öldürebilirdim. Bitsin istiyordum. Şu an yaşadığım şey her neyse bitsin, gerekirse öleyim ama içime sığdıramadığım bu işkence bitsin istiyordum.

Bitmiyordu.

Fırat tüm itirazlarıma rağmen bırakmıyordu beni. Ardı ardına sırtına inen yumruklarıma aldırmadan Cerenlerin evine girdi. Kalbimi yerinden söküp atmak, lanet olasıca hayatıma son vermek istiyordum, izin vermiyordu. Kurtulamayacağımı anladığımda ellerim saçlarıma uzandı. Zihnimdeki görüntüyü koparıp atmak istercesine asıldım saçlarıma. Gözyaşlarım durmaksızın akıyor, mantığımı kör eden acı dudaklarımdan dökülüyordu. "Yeter!" diye bağırıyordum amansızca "Yeter, yeter!!!"

"Eylem" dedi Fırat bileklerimi sımsıkı tutarak "Eylem tamam, kendine gel... Eylem... sakin ol güzelim... EYLEM!"

Olamıyordum. Allah kahretsin sakin olamıyordum.

"Kendinde değil" dedi biri telaşla "Sakinleştirici gerek Fırat Abi, kriz geçiriyor."

Sonrası kesik kesik. Sonrası kızılca kıyamet. Fırat ellerimi saçlarımdan uzaklaştırıyor. Parmaklarımın arasında kalan saç tutamlarını gördüğümde hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlıyorum. Avuçlarımı şakaklarıma vura vura, isyan ede ede.

Fırat tek eliyle ellerimi zapt edip diğer elini enseme yerleştiriyor. "Gözlerime bak!" diyor bir sis bulutunun ardından "Gözlerime bak sevgilim, buradayım bak, yanındayım!"

"Hayır!" diye bağırıyorum avaz avaz "İstemiyorum bırak beni! Bırak! Bırak!"

Kaçıp gitmek istiyorum. Gördüklerimden, yaşadıklarımdan, Fırat'tan, kendimden. En çok kendimden.

Bırakmıyor.

Ellerim var gücüyle yüzüne, göğsüne, omuzlarına çarpıyor. Bırakmıyor. Bedenimi kollarının arasına hapsediyor. Acıyla kavruluyor içim, boğazımdan isyan dolu bir çığlık yükseliyor. "Geçecek" diyor yüzümü boynuna gizleyip "söz veriyorum geçecek!"

İSYAN ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin