BÖLÜM 8 : AŞK

3.4K 170 90
                                    

Hey selam.
Baya geç kaldım ama nedense bu hafta doğru düzgün vakit bulamadım.
Bu yüzden upuzun bir bölüm ile karşınızdayım umarım sıkılmazsınız.

Neyse keyifli okumalar olsun o zaman.

Yazım yanlışı varsa affola...

_________________

"Yani sen şimdi bu çocuğu pardon evleneceğin adamı Atakan dan önce tanıyordun. Atakanla da ilişkiniz zaten bitmişti. Ve sen bu çocukla nedense kaybolduğun bir hafta içinde evlenmeye karar vedin."

Halitin söylediği şey ile sertçe yutkundu ve hızla başımı olumlu anlamda salladı .

" Yani sen yok olduğun zamanlarda da da o adamın evinde miydin? "

Cihanın bastıra bastıra söylediği kelimeler ile tekrar başını salladı genç kız.
Son yarım saattir tekrar ettiği bir olaydı. Alışkanlık yapmıştı artık.

"Yani 4 gün sonra düğünün var ve sen şimdi söylüyorsun."

Derin bir nefes aldı Yazgı ve bakışlarını oturduğu kafeden dışarı çevirdi. Son 3 gün çok boş geçmişti hayatında. Düğünü vardı ve boş evde düşüncelere boğulmak dışında bir iş yapmamıştı.
Onur da gelmiyordu eve ama sık sık telefonda konuşuyorlardı. Özellikle düğün hazırlıklarını halletmeye çalışıyorlardı çünkü Onur her şeyi Yazgıya soruyordu. Her şeyin onun istediği gibi olması için elinden geleni yapıyordu.

Fatma ablanın söylediğine göre çok birikmişti Onurun işleri. Hiç ilgilenemediği için artmıştı .
Duyduğu anda tekrar suçluluk kaplamıştı içini genç kızın.
Kendisinin suçuydu.
Kendisi başına bela olduğu için birikmişti işleri.
Bu adama ödeyecek olan borçları artıyordu.

"Şu korumalar da onun mu?"
Diyip iki masa yanında kendilerini izleyen adamları gösterdi Melis.

Arkadaşının tedirgin çıkardığı ses ile gülümsedi Yazgı. Onura düğüne en azından arkadaşlarını yüz yüze davet etmek istediğini söylediğinde koruma şartı ile izin vermişti.
Yazgının canına minneti.
Özellikle olanlardan sonra uzun bir süre tek dolaşacağına emin değildi.

"Evet."

"Anlaşılan enişte seni çok düşünüyor."

Halitin kinaye ile söyledikleri ile yüzü asıldı Yazgının.

"Kızım sen daha 19 yaşındasın 19. Ne evlenmesi ya az dur biraz sevgili olun. Bir süre nişanlı kalın. Ne bu acele?"

Cihanın söylediği şey ile asılan yüzü mümkünmüş gibi daha çok asıldı Yazgının.

"Bakın size söyledim Onur çok eskiden belli tanıyorum. Bir şeyler hissediyordum ama Atakana aşık olduğumu sandığım için adım atmadım ona. Sonra Atakanla da sevgili olunca anladım onu sevmediğimi ve tekrar onu buldum. Sonra evlenme teklif etti. Ben de kabul ettim. Biliyorsunuz tek ailem sizsiniz. Lütfen beni yalnız bırakmayın. "

Diyip karşısındaki üç kişide gezdirdi gözlerini. Yalan söylemek zoruna gidiyordu ama onlardan habersiz evlenirse de nasıl hayal kırıklığına uğrayacaklarını biliyordu. Onur da gerçeği söylememesi gerektiğini söylediği için mecburen yalana başvurmuştu.
Bu onların iyiliği içindi.

"Sen mutluysan biz de mutluyuz."

Cihanın söylediği şey ile dudakları kıvrıldı Yazgının.
"O zaman 4 gün sonra düğününde görüşürüz."

Ne kadar içine sinmese de konuştu Halit. Biliyordu Yazgı böyle bir kız değildi. Hele 19 yaşında evlenecek bir kız hiç değildi. Özgür ruhluydu ve okumak istiyordu. Hoş okuluna devam ederdi ama evlilik konuşmalarının arasında bile geçmezken bir hafta içinde kaybolup evlilik haberi ile dönmesi korkutuyordu genç adamı.

YARALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin