BÖLÜM 29 : Kırıldığımız Yerden İyileşelim

2.4K 130 124
                                    

Vee Finale adım adım giderken son bölümleri yazıyorum. Duygusal bir yazarım şu an🥺

Bu bölümü yazarken müzik dinlemişim sanırım yaklaşık 5-6 şarkı sözü kullanmışım onu da sonradan farkettim ama silmedim. Benim gözüme de çok karışık geldi malesef. Neyse bölüm şarkısı Yalnızlık Senfonisi 💘

Size kolay gelsin 💓

🥰🥺

Issız ve yalnızlık dolu bir hayatın uçurumundan döndüm ben.  Tam adım atacaktım. Düşecektim o uçurumdan.
Düşmesem de iteceklerdi.

En güvendiğim en sığındığım itecekti beni...

Yolum ıssızdı. Tek başımaydım. Yalnızlık ve çaresizlik içinde olan benim tek bir umut ışığım bile yoktu. Üstelik darbenin o zamanlar nereden geldiğini bile bilmiyordum. Günden güne bitiyordum. Kendime hiç bir şey katamıyordum. Üzerime yapışan bir lanet vardı atamıyordum. Tükeniyordum...

Canım yandı gülümsedim. Kimse anlamadı.

Cemal Süreyya ne güzel demiş.
"Zor olan ne biliyor musunuz? Çığlık çığlığasınız ama sesinizi duyan yok."

Sonra biri çıkıyor karşıma. Varlığını sorguluyorum. Niye yardım ediyor bana? Niye yanımda? Niye korkuyor beni? Ben kimim ki?
Düşenin üzerine basıldığı bir dünyada hayrına iylik yapacak hali yok ya diyorum içimden. Sesim çıkmıyor ama. Sorgulamıyorum. Kaçmak en iyi yaptığım şey sonuçta.

Sonra ona kalbimi veriyorum. Bilerek isteyerek veriyorum. Bunun adı aşkmış nereden bileyim.

Birden bir sır öğreniyorum. Saklı kalması gereken bir sır. Hiç öğrenememen gereken bir sır ama. Bir kış sabretmişsin de tam çiçek açacaken dolu vurmuş gibi oluyor hayatım.

Kaçıyorum ben de. Yapacak bir şeyim kalmıyor. Yapraklarım döküldü o fırtınada. Bir daha çiçek açmam imkansız gibi geliyor.

Sonra bir mucize oluyor hayatımda. Hayır bir değil iki tane birden. Onlar umut oluyor bana. Ve ben çekiliyorum kenara
Hayatımı gözden geçiyordum. Bu hikayede kim suçlu? Asıl kızmam gereken kim. Hata yapan fevri davranan ben miyim?

Sorgulamam bitince de pişman oluyorum aynı şu an hissettiğim gibi. Gitmekle gitmiş olmuyorsun ki. Gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır diyorlar ya. Öyle oldu bende de. Gittim sandım gidemedim. Ondan hiç gidemedim. Kalbimi verdim bir kere ona. İşin kötüsü hiç de pişman olmadım.

Tam da terk etmek üzeriydim bu şehri...
Aniden sen geldin ve mahvettin beni.
Ben böyle güzel bir hata hiç görmemiştim.

"Ne?"

Şaşkınlık doluydu sesi. Ona söylediklerime inanmıyordu. Belki de ona göre benim özür dilemem imkansızdı. Yanında kalmam yeterliydi. Benden özür bile istemiyordu biliyordum. Ama bunu haketmişti. Çünkü ben hata yapmıştım.

"Çok uzun konuştum. Tekrar etmemi beklemiyorsun herhalde."

Yeşil gözleri kısıldı. Gerçeklik miydi diye sorguluyordu belki de.

"Yazgı..."
"Onur ben senden gidemiyorum işte. Denedim. Çok denedim. Gidecektim senden. Ama sen o kadar inatçısın ki bırakmadın beni. Söyle şimdi sen bu kadar çabalamışken ben senden nasıl gideyim?"
"Gerçekten mi? Gitemeyecek misin benden?"

Hala sorguluyordu. Allahım adama bir ayda travma yartırsam olacağı bu.

Herkes gitmiş ondan Yazgı. Herkesin gittiği bir adam o. O gidenlere alışmış. O hep terkedilen olmuş.

YARALIWhere stories live. Discover now