BÖLÜM 30 : Çok Korktum

2.2K 124 138
                                    

Yaklaşık yarım saatir dışarıdaydım . Uzun bir yürüşün ardından bir parkın bahçesine banka oturmuştum .
Şansıma otopark kapısından çıktığım için kimse beni takip etmemişti. 

Risk alıyordum . 
Ama bir şeyleri öğrenmek için risk almak gerekliydi .

En sonunda yanıma bir adam oturduğunda ona dönmedim . Bana elinde bir şey uzattı.

"Patron seninle konuşacak ."

dediğinde burukça gülümsedim .Bunun olacağını biliyordum. Henüz karşıma çıkmayacaktı.

Elime telefonu aldım ve kulağıma dayadım .

"Evet ?"
"Yazgı Keskin..."
"Demirhan denmesini tercih ederim ."

dedim sakin bir ses tonu ile. Robotik bir sesti. Cihaz kullanıyordu. Bu demektir ki onu tanıma ihtimalim vardı. Çevremden biriydi.

"Sizi bildim bileli bir Keskinsiniz ama ."
"Elbette hangisi kolayınıza giderse."
"Korkmuyorsun sanırım."
"Kendim için değil."
"Bebeklerin için?"
"Sanırım."

dedim mırıldanarak .Sakin olmalıydım . Korkuyu hissettirmek onun işine yaramazdı. Yalvarmam hoşuna giderdi. Güçlü olmalıydım .

"Bence de korkmalısın ."
"Sizce de ölmek için güzel bir gün mü bayım?"
"Pek güzel bir gün değil ."
"Bunu duyduğuma sevindim . Peki hangi gün sizce? "

dedim sertçe yutkundum. Karnımda ufaktan bir sızı hissetim.
Karşı taraftan soğuk bir kıkırtı duydum .

"En mutlu olduğun gün ."
"Anlamadım."
"En mutlu olduğun günde, hiç beklemdiğin bir anda."

dedi.
Korktum.
Gerçekten koktum. Ama taviz vermedim. Kahretsin bacaklarım titriyordu .
Bu adamın üstümde kurduğu hakimiyeti sevmedim. Ellerim karnıma gittiğinde karnıma olan sızı biraz daha artı .

"Sanırım bu duruma üzülmeliyim."
"Sen bilirsin ."
"Yanlış kişiyle savaşıyorsunuz ."
"Biliyorum."

dedi. Sesi kısık çıkmıştı. 

"Kocam bekliyor. Kapatmam gerek . Sizi acaba görme şansı varmı ?"
"Seni öldürmek isteyen birini mi görmek istiyorsun? "
"Güldürmeyin bayım . Herkes bir gün ölecek".

dedim zorlukla ayağa kalkarak . O an sesini tekrar duydum.

"Eğer ertafına bakarsan ben bir adım gerideyim. Kalabalık ortamlarda dikkatli olmalısın Yazgı. Ben hep senin bir adım arkandayım. Çevreye iyi bakamayan sensin."

dedi hattın düştüğünü belirten ses yankılandığında bakışlarım sağa sola kaydı. Yanımdaki adam gitmişti. Parkta kış ayı olduğu için sadece yürüyen insanlar vardı . Kahretsin dizlerim titriyordu . Karnıma saplanan ağrı birden arttığında şiddetli bir sancı hissetim ve hızla bulunduğum yere çöktüm . Görünüşüm bulanıklaşıyordu .

Korku .
Hissetiğim korku bebeklerime yansımıştı . Yeterince stres altında olan ben yüzleştiğim şeyle bebeklerimi tehlikeye atmıştım. Bu kadar korkacağımı bilmem gerekirdi. Niye bu kadar korkmuştum! Alt tarafı telefonda konuşmuştuk!

Ellerim karnıma gittiğinde gözlerimden bir kaç damla yaş düştü ve görüşüm karardı .Kafam geriye düşerken aklımda olan tek şey bebeklerime bir şey olmamasıydı.

Soğuk ve yorgunum...Gitmeliyim ama yorgunum. Susmalıyım artık bence... Çok yorgunum. Dayanacak gücüm kalmadığı yerden başladım hayata. Yine düştüm istemeden. Bu defa kendi isteğimle olmadı. Bu defa korkuyorum ben. Bu defa ipler benim elimde değil. Yoruldum.

YARALIWhere stories live. Discover now