BÖLÜM 20 : Sessiz Çığlık

2.3K 132 44
                                    


Neden nefret diye bir şey var?
Sorusuna kierkegaard şu yanıtı verir.
"Çünkü nefret başarısızlığa uğramış sevgidir. "
Bu söz belki de en çok sana yakışır Levent Keskiner...

🖤💔

Sabahın ilk ışıkları yüzüme vururken gözlerim aralandı . Bakışlarım sol tarafımda saate kaydığında henüz 7 olduğunu gördüm . Okula gitmem gerekiyordu . Bu durumu yeterince ertelemiştim . Artık devam etmem gerekiyordu .

Bakışlarım sağ tarafım kaydığında gözlerimin önünde olan yüz ile burukça gülümsedim . Hemen dibimdeydi . Bir kolunu bana sarmış bir ayağını da bacaklarımın üstüne atmıştı . Dudakları hafif aralıktı . Kumral saçları sağılmış çok güzel duruyordu . Benim için nefes kesici bir görüntüydü. Sanki kalkmama izin vermez gibiydi . 

Ama onun da işe gitmesi gerektiğinin bilincindeydim . Ne kadar istemsem de iç çektim ve ellerimi yüzüne atarak seslenmdim .

"Onur...Şşş Onur artık uyanmalıyız. Geç kalacaksın bak ."

dediğimde bir kaç mırıltı duydum .  Ardından bana daha çok sokuldu . Bu durum ile gülümsemem arttı.Ben de ona daha fazla sokuldum .

Uyanık olduğunu biliyordum . Gözlerini açtırmasını da iyi bilirdim .

Gülümsedim ve yüzünü yaklaştırarak dudaklarının kenarına bir öpücük kondurdum . Ardından yanağına, ardından yüzünün her köşesini öptüm .

Bakışlarım en son dudakların kaydığında boğuk sesini duydum .

"En önemli yeri unuttun ."

dediğinde kıkırdadım .

"Beyfendi bana küs değiller miydi? "

der demez gözlerini açtı . Kaşları anında çatılırken bu haraketi çocuk gibi gelmişti gözüme.

"Doğru unutmuşum."

diyip kalkacaken kollarımı boynuna doladım ve kendime çektim . Dudaklarım dudakları ile temas ederken durdu. Vücudu anında kasılırken bir kaç saniye bocalamanın ardından ellerini yüzüne yerleştirdi ve beni altına alacak şekilde üzerime çıktı. Dudaklarımı araladığımda sıcak nefesi ile beraber dili de ağzımın içine girdi ve beni öpmeye başladı . 

Dudaklarının haraketlenmesi ile sabah sabah takıldığım tutku ile içim yandı.

Bu adam beni her an ateşe verebilirdi bence .

Dudaklarını geri çekmeden elleri bedenimi keşfe çıktı . Tshirtmi kaldırıp ellerini içine sokarken dokunduğu yerler yanmaya başlamıştı .

Dokunuşu baskındı . Bu baskınlığı beni?bitiriyordu.

Nefessiz kaldığımı hissetiğinde geri çekildim ama o durmadı . Dudaklarını boynuma indirdiğinde boğuk sesini duydum .

"Beni hep kandırıyorsun ."

dediğinde güldüm .

"Sen bana kıyamıyorsun."

Kıyamıyordu . Ben yerinde olsam haftalarca süründürebilirdim ama o şimdiden beni affetmişti . Hatama büyük değildi biliyordum sadece kalbini kırmıştım .Ama o kırık kalbini kıran kişi ile iyleştiriyordu .

Ben de iyleştirmeye dünden razıydım .

"İşe geç kalacaksın ."

"Önemli değil . Seni okula bırakmak istiyorum .Ama önce seninle güzel vakit geçirebiliriz."

diyip tshritimin eteklerinden tutup bir çırpıda çektiğinde sadece sütyenimle kaldığında bakışları direk göğüslerime kaydı . 

"Biraz geç kalabiliriz tabi."

YARALIWhere stories live. Discover now