Bölüm 1- Büyük Patlama

12.2K 753 105
                                    

Patlamadan bir saat önce,Esen

Hırs, insanın damarlarında sinsice gezinen bir zehirdir. Öyle ki kalbinizden beyninize, gözlerinizden ayak uçlarınıza ilerleyip size ince ince nüfuz eder. Hep daha fazlasını istemenize sebep olur. Yürüyebilirken koşmayı, koşarken uçmayı arzulatır insana. Dünya'nın kuralları vardı. Kuşlar uçar, buzlar erir, insanlar düşünürdü. İnsanoğlu düşündü. En çok kuralları düşündü. Savaşlara sebep olan kuralları, zafer kazanmamıza engel olan kuralları.Ülkemizi ileri götürebilmek için kuralları baştan yazmaya karar verdik. Bizim çalışmalarımıza katılanlar insanlığa adanan, anız yakılmış bahçeler gibi olacaktı. Kusurlarından arınmış, yaralarını özel güçlerinin ardına gizlemiş denekler... Dumanların içinden çıkan incinmiş ama temizlenmiş bahçe, Metamorfoz Projesinin değişenleri... İnsanlık bahçelerinde anızlar yakarken gözden kaçırdığımız bir şey vardı; bu yangın tüm Dünya'yı saracaktı.

Aylardır çalıştığım laboratuvardan çıkmıyor, modeli bozulmuş saçlarımı kendim kesiyordum. Hiç bir zaman parmakla gösterilen o taş bebeklerden olmadım; ama saçlarımın keçeleşmesine izin verecek kadar da bakımsız kalmadım. Asistanlarım benim otoritemden bıkıp intiharın eşiğine gelince laboratuvardan biraz uzaklaşmam için beni ikna etmek zorunda kaldılar. Büyük başarı, iki saat onlara ne kazandıracaksa? Telefonum çalıyordu ama telefonu açmak için çok uygun bir yerde sayılmazdım. İnatla arıyorlardı. Bensiz yarım saat bile idare edemiyorsunuz işte, dinlenmem için beni zorlamanıza ne gerek vardı? Aracı yolun kenarına çektim.

" Efendim? Ne oldu, dedin?" Telefondaki ses değişenlerin laboratuvarı patlattığını söylüyordu. Neydi bu kötü bir şaka mı? Hiçbir asistanım bana böyle bir şaka yapacak kadar sersem değildi. Mümkün olduğu ölçüde sakinliğimi korudum.

"Hayır, şimdiye kadar değiştiricilerden hiç biri havaya karışmadı. Karışırsa ne mi olur? Her yere yayılır, durduramazsın. Bunun etkilerini düşünmek bile istemiyorum, deneyler daha sonuçlanmadı biliyorsun.Sakın tüplerin de havaya uçtuğunu söyleme!" Değişenler sadece konakladıkları özel alanı değil malzeme deposunu da patlatmışlardı. Eğer onları elimizden kaçırmazsak kundaklamanın hesabını hepsinden tek tek soracaktım. "Kimsenin oradan çıkmasına izin vermeyin, duydun mu beni? Telefonda konuşacağına git bir şeyler yap!"

Zaten arabada olmam benim için bir şanstı. İlk kavşaktan dönüp yolumu değiştirdim. Uzun zamandır yapmadığım bir şey yapıp kuaföre gidecektim ama planlarım tamamen değişmişti. Saçlarımı değil dünyayı kurtarmaya gidiyordum, yaşasın! Havaya uçup tüm ülkeyi değiştirmek üzere olan bir laboratuvarda çalışıyordum. Değiştirmek... Zehirlemek değil değiştirmek diyordum çünkü yaptığımız deneylerde kimse zehirlenmiyor aksine değişiyordu. Bu iyi bir şey mi? Anlamak için uğraşıyoruz. Deneklerimiz çeşitli yaş gruplarından erkekler; çünkü "değiştirici" adı verilen bu madde sadece ve sadece 17 yaş ve üzerindeki erkeklerde işe yarıyor. Bu şey havasız bir ortamda muhafaza edildidiğinde sıvı kalan bir madde. Havayla temas ettiğinde ise gözle görülmez oluyor, adeta çözünüyor. Renksiz ve kokusuz bir hal alıyor. Değiştirici, kobaylara bugüne kadar kimsede olmayan yetenekler sunuyor; şekil değiştirebilmek, elektriği yönetmek , cisimleri uçurmak gibi. Fakat aynı değiştirici, farklı bir insana yanık bir vücut, içten kapanan ekstra bir göz kapağı hediye edebiliyor.

Amacımız daha güçlü bir insan ırkı oluşturmaktı. İlk başta yaptığımız şeyin insanlık için enerji içecekleri kadar masum bir başarı olduğunu düşünsem de, deney ilerledikçe bilim dünyasının Darth Vader'ı olduğumuza emin oldum. Değiştiricilerin bir tüpü bile atmosfere karışırsa kıyamet kapıda demekti. Benim ve ekibimin bunda payı büyüktü. Allah bizi affeder miydi?

İç hesaplaşmalarım bitmemişti ama laboratuvarın önüne gelmiştim. Arabadan indim. Karşımda gördüğüm manzara az önceki sorumu cevaplıyordu. Büyük haber, ben ve iş arkadaşlarım cennetin yakınından bile geçemeyecektik!

Metamorfoz Serisi-BaşlangıçOn viuen les histories. Descobreix ara