Karşılıksız aşk, cüretkâr bir teklif ve çarpık bir intikam oyunu...
Sare'nin kalbi çocukluk arkadaşı Emir'e aittir, ancak kaderin başka planları vardır. Gizemli bir yabancı Sare'ye karşı konulmaz bir teklif sunduğunda, duygularını değiştiren ve sını...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
🎶Nilüfer Yanya - Keep on Calling
Kuzey hala tek başına barda içki içiyordu. Barı uzaktan görebildiğim bir köşeden kaçamak bakışlarla onu izliyordum. Yalnız kalmaya ihtiyaç duyduğunu biliyordum. Yüzündeki ifadeyi nerede olsam tanırdım, paramparça olmuş bir kalbin yansımasıydı.
Aramızda kesinlikle tuhaf bir çekim vardı. Son zamanlarda ona karşı hissettiklerimi ben de defalarca kez sorgulamıştım ama gerçeği biliyordu. Kalbim hala Emir'e aitti. Ondan vazgeçmeme yardımcı olmuyordu yanımda oluşu. Onu her gördüğümde kalbimin ritmini bozduğunu ikimiz de biliyorduk.
Kuzey yanına geldiğimi fark ettiğinde bana afallamış bir şekilde baktı. Uzun bar taburesine oturup bize yakın bir mesafede duran barmene seslendim.
"Sade bir kahve alabilir miyim?"dedim gülümsemeye çalışarak.
Kuzey'in bir açıklama beklediğini açıkça görebiliyordum.
"Kokteylin yarısını bile içmedim. Kahve içersem yaklaşık bir saat sonra eve gidip kurtulabiliriz bu saçmalıktan."dedim sinir olmuş ifademi gizleyemiyordum. Bir an önce oradan gitmek istiyordum ve Emir ağzımın tadını kaçırdığı için başka bir şey içmek istemiyordum.
"Konuştunuz galiba sonunda."
Parmaklarım huzursuz bir ritim eşliğinde bardak altlığımla oynamakla meşguldü.
"Konuştuk."dedim başımı onaylar şekilde sallarken.
"Haklıyım o zaman."dedi güçlükle yutkunurken.
"Evet. Bana deliler gibi aşık olduğunu söyledi. Selin'i arıyordu en son. Ayrılıp yanıma gelecek."
Kuzey bardağından aldığı yudumu püskürtmemek için kendini zor tutmuştu. Bir kısmı boğazına kaçtığı için yüzünü acı içinde buruşturup öksürmeye başladı.
"Şaka yaptım. Tamam kabul ediyorum, yersiz bir şaka. Beni bu kadar pişman etme."dedim sırtına vurduğum sırada. O sırada barmen sade türk kahvesi ile bir bardak suyu önüme bırakmıştı.
"Su iç."dedim bardağı uzatırken. Sudan büyük bir yudum alıp bardağı geri verdi.
Kendimi acımasızca esen rüzgar yüzünden fazlasıyla ayık hissediyordum. Kuzey içinse aynısını söyleyemezdim.
"Yan karakterlerin daha eğlenceli olduğu bir film izliyoruz galiba."dedim Kuzey'in modunu eski vurdumduymaz ve esprilerle dolu haline getirmeye çalışırken.
"Espri anlayışın hakkında kafamda soru işaretleri var."
"Bende kendimi sorguluyorum bazen. Espri anlayışım ve gereksiz cesaretim bir tık gözümü korkutuyor."dedim utanç verici sahnemizi hatırladığım için yanaklarım alev almıştı. Yüzümdeki gülümsemeye engel olamıyordum.
