AFİTAP

8. Bölüm

Ne giyerse giderdi hoşuma
Öyle tatlı bela ki başıma
Darlamasa bir de her durumda
...
(Devamı sizdee... )

*******************

Anlaşma imzaladığımız markanın çekimleri bittikten sonra annemin yaklaşan doğum günü için sipariş ettiğim, kenarda annemin isminin yazdığı kemanı almıştım ve şimdi eve dönmek için bitmek bilmeyen trafikte can çekişiyordum. Zaten bütün gün kamera karşısında poz vermiştim, yetmemiş şehrin diğer ucundan keman almıştım ama Allah bu yorgunluğu bana az görmüş olmalı ki bir de kulumu trafikle sınayayım demiş her halde bunun başka açıklaması olamazdı çünkü.

"Allahım nolur açılsın şu trafik aminn" Tabiki de benim duamla trafik falan açılmamıştı. Benim ettiğim dualar kabul olsaydı ohoooo ben bu kadar geç mi ünlü olurdum? Olmazdım tabi, götümü yırttım ünlü olmak için. Neyse haticeye değil neticeye bakmak lazımdı.

Eve vardığımda ayakkabılarımın birini sağa, diğerini sola attıp, soyuna soyuna odamdaki banyoya koştum. Istediğim ılık bir duş ve bir kap yemekti. Ama daha Özge gelecekti, annemde arkadaşıyla dışardaydı dolayısıyla yemek yoktu. Duşa girmeden önce Özge'ye mesaj atmak için telefonumu elime aldım.

Gönderilen : Hacker
Evde yemek yok gelirken eli boş gelme çok açım.

Mesajı attıktan sonra üzerimde lacivert iç çamaşırlarımla kalmamla, giyinme odasından kendime duştan sonra üzerime geçirmek için kıyafet almaya yöneldim. Yönelmez olsaydım, belki karşı camdaki Aktan'ı fark etmez ve direk duşa girerdim. Ikimizde birbirimize bakarken, kendime gelmemle hızlıca cama koşup perdeyi çektim. Ne bakıyon açıkta bir yer mi var diye sormak isterdim ama malum iki bez parçasıyla daha çok kapalı olan bir yerim yoktu.

"Sikeyim" Ağzımın içinde küfür mırıldanırken telefonun mesaj bildiren sesi yükseldi odanın içinde.

Gönderen : Hacker
Sipariş veriyorum öde hayvan gibi kazanıyorsun

Gönderilen : Hacker
Ulan Allah'ın cimrisi tamam be. Duşa giricem umarım duştan çıkmadan önce gelmez.

Telefonu yatağa fırlattıktan sonra Aktan'ın beni iç çamaşırlarımla gördüğünü yok saymaya çalışarak hızlıca kıyafet alıp duşa girdim. Ne diye bakıyorsa öküz gibi. Şerefsiz herif ne olacak demek ki soyunsam izleyecek beyefendi. Düşüncelerimden arınarak yemek yiyeceğim ana odakladım. Yemekten daha dikkat dağıtıcı bir konu aklıma gelmiyordu çünkü.

Duştan sonra bebek yağını vücuduma sürüp hızlıca siyah tayt ve yarım beyaz tişörtü üzerime geçirdim, saçlarımı taradım.Tam saçlarımı kurutacaktım ki evin içinde zilin sesi yankılandı. Çantamdan cüzdanımı alıp, hızlıca merdivenlerden inerken kısa sürede kapıyı açmıştım. Elinde iki tane pizza kutusuyla beni karşılayan adama ücreti ödeyip, pizza kutusunu almış içeri yöneliyordum ki , Aktan'ın sesini duydum.

Yanaklarım falan kızarmadı utanacak bir şey yoktu en azından benim için sonuçta soyunurken onu izleyen ben değildim. "Afitap" Bakışlarım Aktan'ın yüzüne tırmanınca onun benden başka her yere baktığını fark etmiştim. Sanırım doğru kişi utanmıştı.

"Aktan?" Soru sorar gibi çıkan sesimle, elini ensesine atıp kaşıdıktan sonra göz ucuyla bana ve ıslak saçlarıma bakıp tekrar bakışlarını belliki ona çok ilginç gelen evimizin kapısına dikti. "Ben sana bakmak istememiştim. Yani şey sen gelmeden önce camın önündeydim sonra sen geldin işte sonra birden..." Kelimeleri toparlayamıyormuş gibi sustuktan sonra gözlerini sıkıca yumdu. Gözlerini tekrar açınca duruşunu dikleştirip, bakışlarını mavi harelerime dikti.