AFİTAP

12. Bölüm

Selamm. Kitabi aktif olarak okuyan 50-60 kişi var ve bu aktif okuyuculardan sadece 5-6 tanesi oy atıyor ve yorum yapıyor. Arkadaşlar yorum yapmak istememenizi bir nebze anlıyorum, belki kendinizi kaptırıyorsunuz ve yorum yapmak aklınıza gelmiyor, belki üşeniyorsunuz, belki de düşüncelerinizi söylemek istemiyorsunuz ama oy atmak çok zor olmamalı. Okuyucu olarak oy ve yorum istenmesi sinir bozucu olabilir ama kitabın okunması için biraz oya ihtiyaç var. Sadece okuyanların yıldızlamasını istiyorum. Eğer ricamı dikkate alırsanız sevinirim, almazsanız da canınız sağ olsun.

************

Bavuldaki kıyafetleri dolaba yerleştirdikten sonra bakım malzemelerini odadaki makyaj masasının üstüne yerleştirdim. Banyoda ihtiyaç duyacağım kişisel bakım ürünlerinide, odamda bulunan banyoya koyduktan sonra terlediğim için duşa girmeye karar verdim.

Yatak odalarında kamera olduğunu bildiğimden dolayı iç çamaşırlarımı havulumun arasına koydum ve dolaptan kendime siyah bir dar paçayla birlikte zümrüt yeşili, arkadan bağlamalı bir crop aldım.

Banyoya girip, kapıyı her ihtimale karşı kilitledim. Elimdeki kiyafet ve çamaşırları odada bulunan lavabo tezgahının boş kısmına yerleştirdim. Üzerimdekileri çıkarttıktan sonra hızlıca duşa girdim. Sabah saçlarımı yıkadığım için sadece vücudumu suyun altına soktum. Terimden arındıktan sonra duşa kabinden çıktım.

Üzerime havlumu sarıp, bebek yağını vücuduma sürdüm. Iç çamaşırımı ve kıyafetlerimi giydikten sonra ıslanmaması için topladığım saçlarımı açtım. Kirli kıyafetleri banyoda bulunan sepete attıktan sonra banyodan çıktım.

Havalanması için odanın camlarını açıp, sabah sürdüğüm lipgloosumu tazeledim. Bebek vücut spreyini üzerime sıkıp, dolaptan aldığım zümrüt yeşili stilettolarımı giydim.

Bana verilen odadan çıktıktan sonra aşağı katta bulunan solana indim. Telefonlarımızı teslim ettiğimiz için saatin kaç olduğunu bilmiyordum, gerçi odamda küçük bir çalar saat vardı ama saate bakmayı akıl edememiştim.

Büyük salona girdikten sonra neredeyse herkesin içeride olduğunu gördüm. Görünürde sadece Ela , Zehra ve Danla yoktu. Serenay'ın yanındaki boşluğa oturmak için ilerlediğimde, arkamdan gelen topuk sesleriyle kafamı çevirip kimin geldiğine baktım.

Danla ellerini yelpaze yapa yapa bize doğru ilerliyordu. Ona gülümseyip Serenay'ın yanına oturdum. Danla vakit kaybetmeden söylenmeye başlamıştı bile. "Yemin ediyorum ben böyle bir sıcaklığı ilk kez görüyorum."

Danla klimayı açarken, Berk; Danla'yı kafa sallayarak onayladı. "Bence hiç bir yaz bu kadar sıcak olmamıştı."

Enes, Berk'in dediğine kafasını onaylamazca sallayıp konuştu. "Abi sıcaklık değil de nem çok fazla." Salondakiler onları onaylarken, klimanın serinliğiyle rahatlamıştım bile.

"Zehra ve Ela nerde?" Çağan'ın sorusuna Murat cevap verince, bakışlarımı Murat'a çevirdim. "Ela kahvaltı hazırlamak için mutfağa girdi, Zehra'da ona yardım edecekti."

Ne kadar Ela'nın elinden bir şey yemek istemesemde medyaya aramızdaki problemi o yansıtmadan, yansıtmayacktım. Kısa bir süre sonra içeriden Ela'nın seslenmesiyle mutfağa geçtik. Zehra bizi beklemeden, Ela'nın hazırladığı tostu yemeye başlamıştı bile.

Ela hepimize birer tost ve birer bardak portakal suyu hazırlamıştı. Herkes sofraya oturduktan sonra susadığım için buz dolabından, su dolu küçük bir pet şişe aldım. Suyumu içtikten sonra masaya baktığımda, Ela'nın bana her hangi bir şey hazırlamadığını fark etmemle kaşlarım şaşkınlıktan havaya kalkmıştı.