AFİTAP

19. Bölüm

Bölüme geçmeden önce Allah rızası için bir oy.  Oy verenler için dua:Allah ne muradınız varsa versin, Allah sizi sevdiğine kavustursun. Leosmehslosms

************

Aktan'dan sonra terlediğim için odamda ki kişisel banyomda duş almış, saçlarımı kurutmuş ve üzerimi giymiştim. Aynada, saçlarımı yaptığım topuzu kalemle sabitlerken kendimi süzüyordum; dizlerimin biraz altında biten siyah tayt ve belden bağlamalı beyaz tişört vardı üzerimde. Aktan'ı fazla beklettiğimi anlayınca telefonumu ve evin anahtarını alarak hızlıca yan evin bahçesinden içeriye girdim.

Mutfaktan bahçeye açılan  kapıdan içeriye girmek daha mantıklı geldiği için o tarafa doğru yöneldim.

Mutfağa girdiğimde Aktan'ın kurduğu yemek masasında beni beklediğini gördüm. Gözleri bahçe kapısında olunca beni hemen fark etti. Çok fazla beklettiğimden dolayı utandığımı hissederken masay doğru yaklaşıp, karşısına oturdum.

"Beklettim ama duş aldım o yüzden kusura bakma lütfen." Cümlemden sonra gülümseyince rahatladığımı hissettim. "Sorun değil ama bir ama gelmeyeceksin sandım ne yalan söyleyeyim."

Kafamı hızlıca olumsuz anlamda salladıktan sonra çayları doldurmak için oturduğum yerden kalktım. "Saçmalama tabiki gelecektim."

Aktan'ın da ayaklandığını fark ettiğim gibi elimle onu durdurdum. "Sen otur lütfen zaten bir sürü şey hazırlamişsın en azından çayı doldurayım."

Çayları doldururken bir kulağımda masada beni izleyen adamdaydı. "Kahvaltı hazırlarken burada olsaydın da pek bir sey yapmazdın zaten." Gülerek söyledikleriyle elimdeki ince belli çay bardaklarından birini onun önüne, diğerini kendi önüme koymuştum.

"Sen zorla bir şeyler yaptırırdın eminim." Söylediklerine karşılık verirken aynı zamanda ikimizde tabağımıza sofradaki hazırlanan yiyceklerden koyuyorduk. "Sende yapmamak için direnirdin."

Kafamla onu onaylarken ağzıma kızartma patatesi attığım için cevap verememiştim. Tabağıma çikolata sürülmüş pankek konmasıyla kafamı karşımda oturan adama çevirdim. "Pankekin yanına muz ve çilek kestim, onlarla ye." Önüme meyve tabağını da itince dolu olan ağzımla kocaman gülümsedim. Parmağıyla burnuma vurup ağzının içinde bir şeyler mırıldandı.

Ağzımdaki lokmayı yutup, konuşabilmistim sonunda. "Pankekin yanında meyve yemeye bayılırım." İştahlı bir şekilde söylediklerimden sonra gülüp kafasını salladı. "Biliyorum."

Sorgu dolu bakışlarımı görünce kendini açıklamak istedi. "Evdeyken bir ara Serenay'dan rica etmiştin kahvaltı için o sıra duydum." Gözlerime ulaşan gülümsememle ona bakıp, tabağıma pankek aldım ce çikolata sürdüm.

Çikolata sürdüğüm pankeki onun tabağına koyduktan sonra iki tane muz ve iki tane çileğide tabağına koyduğum pankekin yanına yerleştirdim. "Sen de ye çok güzel oluyor."

Güzel gülümsemesini bana sunduktan bir süre sonra bana bakmaya devam etti. Bakışlarımı Aktan'dan kaçırıp bana çikolata sürdüğü pankeke çevirdim ve bir ısırık alıp, ağzıma muz attım.

Aktanla muhabbet ede ede uzun bir kahvaltı yaptıktan sonra birlikte mutfağı toplamiştık. Aktan ikimize de sade birer Türk Kahvesi yaparken telefonumun çalmasıyla dikkatimi masadaki telefonuma yönelttim.

Aramayı yanıtladiktan sonra Aktan'ın bakışlarının bana döndüğünü hissettim. "Efendim."

Annem sesimi duyduktan sonra derin bir nefes alıp, hızlıca konuştu. "Aslanla birlikte pazartesi sabahına kadar küçük bir tatile çıkmaya karar verdik."