57. Bölüm

1.7K 145 69
                                    

Selamm bebeklerim, sizi çok özledim çok yorgun olmama rağmen bir okuyucuma söz verdiğim için bölümü atmak istedim. Ve aşağıda yazdığımı okumadan geçmezseniz çok sevinirim.

Size bir konudan bahsetmek istiyordum. Yeni bir kitap yazmaya başladım ve bu kitap için çok heyecanlıyım. Afitap daha önce de söylediğim gibi biraz daha senaryo ağırlıklıydı ama bu yazmaya başladığım kitap betimlemesiyle olsun, anlatımıyla olsun, kurgusuyla olsun daha derin olacak. Kitap kapağı yapamadim daha -pek becerikli değilim bu konuda- ama kitap kapağı hazır olur olmaz ilk önce tanım bölümü, kısa bir süre sonrada ilk bölümü yayınlanacak. Sizden ricam bu yeni yolculuğumda benimle olmanız. Tabi sizde isterseniz, ben çok mutlu olurum.

Ister misiniz?

Bölüme geçmeden önce oy vermeyi unutmayın, satır aralarında konuşalımmm. Yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorumm.

**********

Düşen bir eşyanın sesiyle daldığım uykudan sıyrılmaya başladım. Pata küte bir kaç ses daha devam ederken sanki bir şeyler merdivenlerden yuvarlanıyordu. Gözlerimi ovuştura ovuştura yataktan kalktıktan sonra bir kaç saniye mal gibi etrafa baktım. Aktan'nın kısık sesli küfürünü duyunca odanın açık olan kapısından dışarıya çıkarak merdiven başında elleri belinde bekleyen sevgilime baktım. "Aktan?" Boğuk ve uykudan yeni uyanıdığım belli olan sesimle Aktan bana dönerek mahçup bir ifadeyle konuşmaya başladı. "Güyya seni uyandırmayayım diye telefonla aşağıda konuşacaktım ama elimden kaydı."

Sorun değil der gibi sağ omzumu silkip, ona doğru yanaşmaya başladım. "Önemli değil kiminle konuşacaktın?" Anında göğsüne sokulan bedenimi kavrayarak saçlarımın tepesine dudaklarını bastırdı. "Dünden beri Kaan ara diye mesaj atıyor." Derin bir nefes aldıktan sonra çıplak göğsüne dudaklarımı bastırdım. "Evet Aleyna da aynı şekilde telefondan resmen beni taciz ediyor."

Kelimelerimle göğsü güldüğünü belli eder gibi titreşince benimde dudaklarım kıvrıldı. "Sanırım daha fazla insanlardan uzak kalamayacağız." Belindeki kollarımı daha çok sıkılaştırdım. "Biraz daha dinlenmeni istiyorum."

"Hiç bir şeyim kalmadı hastahaneden çıkalı neredeyse iki ay olacak bebeğim." Evet dediği gibi hastahaneden çıkalı neredeyse iki ay olacaktı benim bacaklarımdaki sargılar, onun kollarındaki ve sırtındaki sargılar da çıkmıştı ama kıyamıyordum işte. Biraz daha dinlenmesini istiyordum.

"Banane." Huysuz çıkan sesimle bana doğru eğilip boynuma dudaklarını bastırdı. "Aç mısın?" Konuyu değiştirmesine sesimi çıkarmadım çünkü tam on ikiden vurmuştu. Çoookk açtım.

"Seni bile yiyebilirim o derece." Çenesini saçlarımın üstüne yerleştirdikten sonra belimi okşamaya başladı. "Sanırım bu çok hoşuma gider." Kendimi tutamayıp kıkirdayınca hafif geri çekilip göz teması kurmak istediğini belli etti. İstediğini vermek için kafamı geriye çekerek ona bakmaya başladım. "Sen acaba kahvaltıdan önce benimle mi ilgilensen?"

Çenemi göğsüne sabitleyerek alttan alttan ona baktım. "Dün gece regl olmuşum." Anında kaşları çatılırken ses tonu ilgili bir hale büründü. "Ağrın oldu mu? Ya da şuan var mı?" Normalde regl ağrısını çok şiddetli geçirdiğimi bildiğinden bu kadar endileşeleniyordu.

"Bacaklarım için hâlâ ilaçları kullanmayı bırakmadım aralarında ağrı kesici de vardı o yüzden ağrım yok." İçli bir nefes aldıktan sonra eğilerek burnumun ucunu öptü. "Bebeğim benim."

Regl olmam öpüşemeyeceğimiz anlamına gelmediği için bana eğilmesini fırsat bilip ensesinden tutarak kendime çektim ve vakit kaybetmeden dudaklarına yapıştım.

AFİTAPWhere stories live. Discover now