İÇİMDEKİ SİHİR (Sivri Kulak Günceleri-1) #wattys2018

Biletsiz Yolcu - Ekin -

Ciğerlerine nüfuz eden berrak sıvı öksürükler eşliğinde bir irin gibi ağzından çıktı Ekin'in. Güneşten ısınan kayanın üzerinde yatıyordu. Parmakları üzerinden geçen bir iki böcek tenini gıdıklarken üst gövdesini dikleştirdi; tekrar nefes alabilmesi muhteşemdi. Saçını toplayan minik parmaklar karşısında önce irkildi, sonra merakla başını yukarı kaldırdı. Güneşin dik açıyla gelen ışınları sarı parlak bir top halini almış, gölgelere bürünen şahsın çevresinde göz kamaştıran bir ahenkle uzayıp bükülüyordu.

Ekin sulanan gözlerini kıstığında Gorgi boyunu biraz daha kısaltarak eğildi; endişeli ve haylaz imajından beklenmeyecek derece ciddiydi. "Zihniniz bulanmış durumda değil, öyle değil mi Feyeri?" Siyah kaşları, mavi teninde tedirgince

Ekin hiç düşünmeden Gorgi'yi kendine çekti ve kolları arasında kaybolan bedene sıkıca sarıldı. Son günlerde yaşadığı her şey; ailesinden uzaklaşması, kapana dönen rüyaları, Gorgi'yi kaybetme hissi ve kavuştuğu sivri kulaklar derken ne hissedeceğini şaşırmıştı. Zıt hislerin yumak haline gelip duygularını taşırmasıyla gözleri ıslaklığın verdiği kayganlıkla parladı ve sessizce ama daha çok kendini kasarak ağlamaya başladı.

Gorgi ile kendi bedeni, duyulmayan hıçkırıkların yarattığı dalgalar eşliğinde sarsılırken Ekin kendini geri çekti ve yaşlardan yüzünün belli noktalarına yapışan saçını özensizce düzeltti. "Yaşadıklarım beni korkutuyor Gorgi, senin öldüğünü sandım."

Ciddiyeti hüküm sürmeye devam ederken Gorgi bakışlarını kaçırdı. "Diyar bilinçaltımızı ortaya çıkartır Feyeri."

Ekin nedense, bu cümlede bir şeylerin gizlendiği hissine kapılmıştı. "Seni kaybetmekten korktuğum doğru ama korkum gerçekleşmiş gibi baksana." Gorgi'nin bozum olmuş suratını işaret etti. "Yaramaz elf cinini nereye sakladın?"

Gorgi'nin çenesi anlık bir tebessümle seğirdi ama aklına gelen şeyle yeniden omuzları çöktü. "Sizden bir şey rica edeceğim Feyeri. Az önce yaşananları, sizi bir deniz gözcüsünden kurtardığımı lütfen kimseye söylemeyin." Ekin'in arkadaşlarının da dahil olduğu alana dönüp hepsini tek tek inceledi ve baskın bir tonla ekledi. "Hiçbiriniz."

Ekin hiç düşünmeden kafa sallarken Efe birkaç adım öne çıkıp elini Gorgi'ye uzattı. "Beni hatırladın öyle değil mi Gorgi, ben Efe. Arkadaş grubundaki havalı lakabıyla Efejilatte." Bedenini baştan aşağı işaret ederek "Kavruk esmer ten yatağında kıvırcık marul saç soslu ve az miktar kalın ses eklenmiş füme erkek bedeni." dedi ve ortamı şenlendirme isteğiyle ekledi. "Beni sevdiğini umuyorum patlayan renk fıçısı." Gorgi'nin omzuna ahbapvari bir tavırla şaplak attı.

Darbe yiyen omzuna anlık bir bakış atan Gorgi "Bana kavge ikram eden kişiye çok benziyorsunuz Feyato Efejilatte." dedi, cümlesinin sonunda kıpır kıpır gözleri Eylül'e yönelmişti.

Efe ile olan kan bağının ortaya çıkmasıyla yüzü buruşan Eylül, Hayal'i öne doğru itekledi. "Hadi bir şeyler sor, sor ki ortam dağılsın, sen her şeyi sorgularsın." Boynuna dolanan sıradan yosunu fark etmemişti.

Hayal yosunu itinayla Eylül'ün boynundan ayırıp uzaktaki bir başka kayanın üstüne fırlattı. "Yaptığın şeyi gizlememizi istedin Gorgi, saklanması gereken bir şey ise söylemeyiz ama detayları bilirsek günü gelince pot kırmamış oluruz." Efe'nin saçına hayranlıkla dokunan elf cinine dikkatini toplaması için yeni bir uçan yosun gönderdi.

Burnuna çarpan ve orada asılı kalan yapışkan dokulu deniz canlısının darbesiyle gözlerini kırpıştıran Gorgi, gücenmiş bir tavırla elini saç kümesinden uzaklaştırdı. "Çünkü yasakları deldim." Bunu doğrudan söylediği için kendine şaşırmış gibi görünüyordu.