Sis Dallar - Gliondel-

1.1K 151 114
                                    

Merfos

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Merfos

Yutkundu. Anılarındaki keskinlik bugün bile Gliondel'i şaşırtmaya devam ediyordu. Yüzüne kesintisizce bakan Merfos'u fark edince bakışlarını kaçırdı. Fair, diye düşündü hüzünle. Gerçek hayatta asla sörf yapmamış olan bu elf cini, Merfos'u hakiki bir bağla sevdiği için mi öne atılmıştı yoksa tek amacı kendi hayatını kurtarmak mıydı? Gliondel bunun da cevabı asla bilinemeyen bir soru olduğunun bilincindeydi.

Derken içini kemiren kurt gün yüzüne çıkıverdi. Saklı kutulardaki parşömenlerden söz etmeli miydi? Sararmış yaprakların yüzeyinde gezinen sırları ifşa etse Merfos bundan memnun olur muydu? Peki ya babası; Torga bu işe ne derdi?

Tekrar anılarına gömüldü. Akşam alacasında Parterkalı bir grup gözcü, Fair'in minik bedeniyle birlikte iki genç elfi saray topraklarına geri götürmüştü. Tüm elf cinleri ellerindeki minyatür bibloları havaya kaldırıp hüzünlü ezgileriyle grubu karşılamıştı. Birbirine tutunan ateş böcekleri halka şeklinde, koyu mor renge bürünen semada süzülüyordu. Merfos ise hiçliğe karışmış gibiydi. Mavi irislerine sanki donuk bir ifade zamklanmıştı. Gliondel o an anne javuuneri düşünürken bulmuştu kendini. Tüm her şey onu ve yavrularını kurtarmak için gerçekleşmişti; peki ama o zaman bu siyah kürklü hayvanın akıbetini neden hatırlayamıyordu?

Ölüm dengeleri bozuyordu belli ki. Amaç, hareket vesair nedenler unutulup gidiyordu. Geriye sadece soğumuş bir beden ve bu olgunun sorgulanışı kalıyordu. Merfos pek çok kez aklını yitirecek raddeye gelmişti. Sale'ye sığınmış ve en nihayetinde Şiva'nın benliğinde Fair'i yaşatmaya karar vermişti. Bu, onun kıvranan ruhunun kurtuluşu olmuştu. Şimdi ise kral odasının kuytu köşesinde etrafı çocuksu bir merakla inceliyordu. Acılarını derinlere gizlemiş ve kayıtsız bir neşeye kavuşmuştu. Ne acı, diye düşündü Gliondel, kömür karası gözleri gittikçe zifirileşirken. Bunu yapacak olanın ben olması ne acı.

Pelerinin iç cebindeki parşömen tomarı rahatsız edici bir şişkinliğe ulaşmıştı. Gliondel dişleri arasında gezdirdiği dudağının kuru derisini hızla koparttı; ince bir kan şeridi deriden firar etmişti. Dudaklarını birbiri üstüne sıkıca kapatıp sakinleşme umuduyla parşömenleri kavradı; soğuk yüzeyin pütürleri sanki ona hiddetle fısıldıyordu. Bunu yapmak zorundasın!

Evet. Evet bunu yapmak zorundaydı. Daha öncekiler gibi bunda da ulvi bir amacı vardı. Zihni duruma tekrar adapte olur ve Gliondel parşömen yığınında yeniden bir aidiyet hissederken kapı uzun bir bekleyişin ardından açıldı. Gliondel yutkundu; Ekin sakin bir süzülüşle Torga'nın tam karşısında durdu. Göz ucuyla Gliondel'i şöyle bir süzmüş sonrasında dikkat çekme çabası içeren sahte bir öksürüğe tutulmuştu.

"Seni neden çağırdığımızı merak ediyor olmalısın?" Saçının yarısına işlenen metalik kraliyet sembolüne minik vuruşlar yapan Torga kibirli bir gülüş eşliğinde cevap beklemeye başladı.

İÇİMDEKİ SİHİR (Sivri Kulak Günceleri-1) #wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin