ZEUGMA'NIN SIRRI (TAMAMLANDI)

14.BÖLÜM

Antik Roma ZEUGMA KENTİ
Lima

Lima kendini toparlamakta gecikmedi. Bu işin üstesinden geleceğine dair kendine olan inancını yitirmemeliydi. Eğer bu inancı yitirirse, işte o zaman kendi geleceğini elleriyle sunacaktı onlara. Şişen gözlerine ve kızaran yüzüne aldırmadan, hiçbir şey olmamış gibi verandaya çıktı. Öğle vaktinin kızgın güneşini vücudunda hissetmek iyi gelmişti. Sonsuza kadar odasından çıkmayacağını düşünen annesi ve kardeşleri ise birbirlerine bakıp ne olduğunu çözmeye çalışıyorlardı. Babası ise ortalıklarda görünmüyordu. Göz ucuyla Lima'ya bakıp şaşkınlıklarını, umursamazlığın kılıfıyla örtmek için birbirleriyle yarışa girişmiş gibilerdi. Bu konuda aralarında anlaştıklarına adı kadar emindi Lima. O da onların yaptığı gibi onları görmezden gelmeyi yeğlemeyecekti. Birkaç saat öncesi hiçbir şey yaşanmamış gibi ağız dolusu kolay gelsin dedi. Ne diyeceklerini kestiremeyen aile bireyleri ise cılız bir sesle karşılık verdiler ona. Annesinin içi ise hiç rahat değildi. Lima'yı çocukluğundan beri çok iyi tanırdı. İstemediği bir konuda kolay kolay kabuğuna çekilip boyun eğmezdi hiç kimseye. Asi ruhlu yapısının bu derece durulmasının tek bir açıklaması vardı: Fırtına öncesi sessizlik...

Olacakları kestiremeyen annesi, kendi içinde bir telaşa düştü. Halbuki onun iyiliğini düşünerek babasının karşı çıkmasına rağmen, onu bu evliliğe sürüklemişti. Pişman değildi bu kararında, ama deli bir kısrak gibi ele avuca sığmayan kızının inadını nasıl kıracağını bilememek, onu tedirgin ediyordu. Şehirde, kızının evlenmek istememesi konusundaki dedikodular ise ayyuka çıkmış durumdaydı. Yapısı gereği ve geleneklerden ötürü tüm bu söylentilere kulak tıkayabilecek gücü bulamıyordu kendinde. Bu iş birkaç güne bile uzamamalıydı. Her şey oldu bittiye getirilip, kızını yeni yuvasındaki güvenli kollara teslim etmeliydi. Hem böyle bir fırsatı kaçırmaya niyeti yoktu. Her ne kadar kızlarıyla hukuki anlamda yollarını ayıracak olsalar da sonuçta bir senatör eşi olacaktı. Kulağını okşayan bu sözcüğün tınısı bile koltuklarının kabarmasına yetiyordu. Toplum içindeki itibarları da böylelikle sınıf atlamakla eş değer olacaktı. Kafasındaki planları uygulamak için hırsının ateşini körükleyip harekete geçti.

Annesinin gözden kayboluşuna aldırmayan Lima ise bir süre daha veranda da oturduktan sonra soluğu Concus'un yanında aldı. İçindekileri ona dökmenin verdiği rahatlıkla birlikte, uykusuz ve bitap olmuş ruhunu dinlendirmek için bir süre Concus'un kollarında uyukladı. Derin uykusundan ise annesinin zoraki takındığı nazik seslenişiyle uyandı.

"Hadi Lima hava kararmak üzere. Bir an önce eve gitmeliyiz."

Lima suç üstü yakalanmış gibi irkilirken, istemeye istemeye aşağı inip annesinin peşine düştü. Çocukluğunda olduğu gibi annesi yine gizli sığınağında bulmuştu onu. Havanın kararması demek gecenin de başlaması demekti. Bu duruma hınzırca sevindi. Adras'la buluşmasına saatler kalmıştı. Kafasında kurduğu planlar ve Concus'dan aldığı akılla birlikte, kendisine yeni bir sayfa açacak olmanın heyecanını yaşıyordu. Emindi ki Adras'ta kendisiyle hem fikir olacaktı. Tersini düşünmek bile istemiyordu.

Eve gittiklerinde ise bir davetin hazırlığı ile baş başa kalmıştı. Annesi etrafa komutlar verip duruyordu. Ev derinlemesine temizlenmiş ve hiç olmadığı kadar düzenli görünüyordu. Bunun yanında ikramlıklar yapılmış, herkes en güzel kıyafetlerini giymişti. Tüm bunlar hangi ara yapılmıştı hayret etti. Tüm bu hazırlıkların sıradan bir gece için yapılmamış olduğu apaçık ortadaydı. İçine kurt düşen Lima, tedirgin bir şekilde, gördüğü bir rüyanın alakasız oyuncusu gibi hissetti kendini. Herkesin bilip de kendisinin bilmediği bir şeyler dönüyordu evde. Gözü bir ara Luna'ya kaydı, bir şeyler sezdirmesi umuduyla. Ancak onun da sır vermeye niyeti yok gibiydi. Bu durum hiç hoşuna gitmemiş olsa da beton gibi çivilendiği yerden bir adım öteye gidemiyordu bir türlü. Neden sonra annesinin komutuyla birlikte odasına doğru sürüklendiğini hissetti. Annesi kutusundan çıkardığı beyaz uçuş uçuş ipek elbiseyi odanın ortasına çıkarınca, bir kelebek gibi uçuş uçuş süzülen kıyafete bakakaldı.