Saplantı

O N Ü Ç Ü N C Ü B Ö L Ü M

SAPLANTI - 13. BÖLÜM

1K Olduk🎉🎉🎉
Bölümü 1 K olmamızın şerefine erken paylaşıyorum🎉🎉 Keyifli okumalar

Bölüm Şarkısı : Yedinci Ev - Utanıyorum Halimden

Güneş yine dağların ardından aydınlanmıştı.
Kış güneşi pencereden sızıp yattığım yatağı bulmuştu.Gözlerimi kırpıştırarak açtım yeni bir güne.

O geceden sonra bir hafta geçmişti.
Ateş'le o çatıya çıktıktan sonra bir hafta geçmişti evet. Ve ben verdiğim 3 ay kalma sözünün sadece üç haftasını yerine getirmiştim.

Bu geçen bir hafta da Ateş'le tabiki konuşmuştum. Yemek yaparken bana yardım etmişti. Birlikte iki film izlemiştik ve ben şöminenin yanında kitap okurken o da benimle okumuştu. Tek bir şey vardı bana soğuk davranıyordu.

Tamam benimle vakit geçiriyor du ama bunu benim üç ay sonra gidiceğim için yapıyordu. Bana sıcak davrandığı tek zaman beni uyudu zannedip yanıma geldiği zaman dı. Alnıma yine bir öpücük bırakıyordu ardından da iyi geceler diyip odayı terk ediyordu.

İşte günler böyle geçmişti. Şuanda ateş odasımdaydı. Bende salondaki koltukta oturmuş duvarda ki saate bakıyordum.

11.28

Yelkovan mı akrebi kovalıyordu? Yada akrep mi yelkovanı? Bilmiyorum. Sadece izliyordum öylece. Sessiz bir şekilde.
Sessiz ortamı bir kapı açılıp kapanma sesi bozdu.
Umursamadım hiç. Kafamı kaldırıp bakmadım. Ateş'in adım sesleri kapının önünde durdu.

Bir anda koltuktaki sol yanıma bir şey düştü. Kafamı çevirip baktığımda şapka, eldiven ve atkı gördüm.
Bakışlarımı Ateş'e çevirdim. Sorar gibi baktım ona. Elinde benim montum vardı.

"Ne oldu. Yine nereye gidiyoruz." Dudaklarını büzdü. Bilemem der gibi

"Yollar bizi nereye götürürse oraya." Gözlerimi diktim yine onun siyahlarına. Yerimden istemsizce kalktım. Eldivenleri alıp onun yanına ilerledim. İlk önce eldivenleri taktım elime sonra şapkayı. Atkıyı onun eline tutuşturup montu aldım onun ellerinden. Montu giydikten sonra elinden atkıyı alacakken bırakmadı.

Ona kaşlarımı çatarak baktım.

"Versene atkıyı" Kafasını sağa sola sallayıp ellerini saçlarıma götürdü. Saçımı sol omzuma atarken ben de ona dik dik bakıyordum hiç bir şey söylemeden. Elindeki atkıyı bana yaklaştırırken yüzünü de yaklaştırmıştı.

Yanağı yanağıma değince vücudum titredi. Aklım çalışmaz oldu. Ne yapacağımı bilmez bir şekilde yüzümü bir kaç santim geri cektim. Bana yandan bakınca bu yaptığıma güldü.
Atkıyı boynumdan geçirdikten sonra geri çekildi.

Onun geri çekilmesiyle bende transtan çıktım. Hızla ayakkabılarımı ayağıma geçirip ondan önce çıktım dışarıya. Arabanın önüne gelip onu beklemeye başladım. O da evden çıkıp kapıyı kilitledi.

"Arabayla gitmeyeceğiz. Yürüyeceğiz" Diyip ne ara aldığını bilmediğim sırt çantasını sırtına taktı. Bende peşine takılınca ormana doğru yürümeye başladık. O önde ilerlerken bende peşinden ona yetişmeye çalışıyordum. Kardan dolayı yürüdükçe ses çıkıyordu ve ben bundan çok mutluydum.

*

Ormanda ilerlememizin onuncu dakikasının ardından ateş durunca bende durdum. Arkasında olduğum için neden durduğumuzu görmemiştim. Ateş kenara çekilince gördüğüm manzarayla gözlerim ışıldadı.