47. Bölüm

1K 86 35
                                    

Bölüm şarkısı: Ariana Grande- God is a woman

İyi okumalar...💕

Korkularınızın üzerine gitmezseniz onlar üstünüze gelmeye devam eder.

Korku...

Beynimin içinden, ufak su damlaları gibi süzülüp kalbimde birikiyordu. Yakın bir zamanda kalbim tamamiyle bu duyguyla dolacak ve gelen her yeni damla taşıp tüm vücuduma yayılacaktı.

Günler sandığımdan daha çabuk geçmiş, büyük gün gelip çatmıştı. Vera, kızımın varlığından haberdar olacaktı. Bunun en ürkütücü sonucuysa Vera'nın hepimiz için resmi bir tehdit olmaya başlayacağıydı.

Derin bir nefes alıp parmak uçlarımı trabzana belli bir ritimle vurmaya devam ettim. Dakikalardır burada dikilmeme rağmen etraftaki hiçbir vampirin beni umursadığı yoktu. Hepsi, Alex'in emirlerini yerine getirmekle meşguldü.

"Elbiseni gördün mü?" Alex'in sesini duyduğumda sıçradım. Öyle dalmış olmalıydım ki sakin bir sesle konuşmuş olsa da beni ürkütmeyi başarmıştı. Alex bu halime garip garip bakarken omuz silktim.

Elbise umrumda değildi.

Alex yüzüne karizmatik bir gülüş yerleştirip sol elimi yakaladı ve beni merdivenlerden yukarıya sürüklemeye başladı. Yatak odasına girdiğimizde aklım halen birkaç saat sonra olabilecek şeylerdeydi.

Elimi bırakıp boy aynasının üzerine asılmış kırmızı elbiseyi işaret etti. "Yine harika seçim yapmışım, değil mi?" Göz ucuyla elbiseye baktım. Daha önce görmediğim bir modeldi, Alex muhtemelen bunu özel diktirmişti.

Tabii ki haberim yoktu.

"Bu gerçek bir parti değil Alex." dedim. Sesim son derece sert çıkmıştı. "Olabilecek şeylerden hiç mi korkmuyorsun?" Cümlemi bitirdiğimde bakışlarımı ona çevirdim. Hafifçe gülümseyip "Korkması gereken ben değilim." diye yanıtladı.

Yüzünde bir şeyler planladığı zamanlarda oluşan ürkütücü bir gülümseme vardı. Kötü şeyler planladığında...Ve bu, şu an ihtiyacım olan son şey bile değildi.

Hemen ardından umursamaz bir tavırla üzerimdeki elbisenin fermuarını açtı ve elbisenin omuzlarımdan aşağıya düşmesini sağladı. Kırmızı elbiseyi askıdan çıkarırken donuk bakışlarla aynadaki görüntümüzü izliyordum.

Oyuncak bir bebekmişim gibi, elbiseyi büyük bir özenle giydirdi ve fermuarı yukarı doğru çekti. Ardından, birkaç adım uzaklaşıp bana baktı. "Saçını yapması için Anastasia'yı çağırayım."

Harekete geçtiğinde bileğinden yakalayıp durmasını sağladım. Tırnaklarım, yeni olduğu her halinden belli olan ceketini kırıştırıyordu. "Neden her şey yolundaymış gibi davranıyorsun?"

Ceketini parmaklarımın arasından kurtarıp ellerimi tuttu. "Çünkü her şey yolunda, hayatım." Hemen ardından yanağıma ufak bir öpücük bıraktı. "Ayrıca Sofia'yı tehdit edecek ufacık bir şeyde salonu kan gölüne çevireceğimi biliyorsun."

Yavaş adımlarla odadan çıktığında derin bir nefes aldım. Bu sırada bakışlarım, aynadaki yansımama takılmıştı. Elbisem fazlasıyla güzeldi. Ama ben, içinde ölü gibi görünüyordum.

Alex benden kraliçe gibi görünmemi bekliyordu. Ancak ben, bunun yanından bile geçmiyordum.

Birkaç dakika sonra Anastasia içeriye girdi. Hemen arkasından Veronica odaya girip kapıyı gürültüyle kapattı ve kendisini yatağın üzerine bıraktı. "Aşağıdaki hazırlıklara bakılırsa akşama muhteşem bir parti var ama ben katılamıyorum."

İçgüdüWhere stories live. Discover now