Bir gece yarısı arkadaşlarıyla birlikte bardan sarhoş halde çıkan ve arkadaşının yağmurun altında kullanmış olduğu aracın içinde ağır yaralanıp komaya düşen Kıvanç'ın yanına bir genç kız girer. Genç kızın anlattığı hikayeyle karşısında uyuyan yaralı...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Onuncu Bölüm |Parti
"Yağmur ondan korkuyordu, Allah kahretsin lan!" Yerli yersiz öfkemle birlikte Ediz'den ellerimi çektim ve ikisinin yanından koşarak ayrıldım. Buradan taksi falan geçmiyordu, daha demin bizi getiren bir taksiyi gördüğümde hızla ön koltuğa atladım.
Furkan'a baktığımda görünürlerde yoktu. "Abi Uğur sitelerine gideceğiz." Sitenin adını söylediğimde abi anlamış gibi duruyordu.
"Diğeri yok mu?" Furkan'ı soruyordu fakat onun yüzünü, ismini falan duymak istemediğimden sustum. Taksici abi bir süre sonra taksiyi çalıştırıp yola çıktı.
Aklımda bir ton soru vardı. Bir yandan Furkan'ın intihar eden sevgilisinin Ediz'le alakalı olması, diğer yandan Yağmur'un Ediz'e güvenmesi ve onunla sarhoş bir haldeyken yatması...
Ne yapacağımı, Yağmur'a nasıl arkadaşça yaklaşıp koruyacağımı şaşırmış durumdaydım. Ediz ona ve Furkan'a ya da bana bir şey yapabilir miydi? Yapardı belki de...
Yağmur'a şimdi gidip olanları ona anlatmalı mıydım?
Yoksa bir şey bilmiyormuş gibi mi davranmalıydım?
Onu nasıl bu konuda içini rahatlatmam gerektiğini bilmiyordum.
Kafayı yemek üzereydim. Görkem içeri girdiğine göre onunla ilgili bir sıkıntım kalmamıştı asıl sıkıntım şimdi Ediz Tekin belasıyla başlıyordu.
Telefonumu cebimden çıkartıp ekranı açtım. İnstagram'a girip Yağmur'un sayfasına girdim. Önceden onunla takipleşiyorduk hâla daha birbirimizi takip ediyorduk.
Yağmur'un takipçilerine ve takip ettiklerine baktığım zaman Ediz veya Görkem'i takip etmiyordu ya da onlar Yağmur'u takip etmiyordu.
Yağmur'un sayfasına gözüm takıldığında bir sürü binden fazla fotoğrafı vardı. Anladığım kadarıyla fotoğraf çekmeyi seviyordu. Birkaç fotoğrafına baktığımda kimisinde sitede, kimisinde okulun kantininde, kimisinde ise gittiği yerlerde fotoğrafları vardı.
Biyografisinde sadece adı ve soyadı yazıyordu. İnstagram'dan çıkıp telefonumu kapattım o sırada Demir'in aradığını görünce açtım ve telefonu kulağıma götürdüm.
"Kardeşim neredesiniz? Ne oldu? Neden gelmediniz? Furkan bir şeyler anlattı ama Yağmur iyi mi?" Demir'in dediklerini zar zor anlamıştım çünkü arkadan gelen yüksek İngilizce şarkıda kulağıma geliyordu.
