On Altıncı Bölüm |Ölüm Kalım Savaşı

115 61 3
                                    

Okumaya başladığınız tarih ve 🌧️ emojisi bırakın.

Keyifli okumalar.

🌧

On Altıncı Bölüm |Ölüm Kalım Savaşı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

On Altıncı Bölüm |Ölüm Kalım Savaşı

İlk defa Burcu'yu görüyordum, cansız bir şekilde yerde sırtüstü yatıyordu. Yağmur hızlı adımlarıyla önüme geçerek Furkan'ın yanına ilerledi ve bende arkasından yürüyüp Furkan'ın omuzlarına ellerimi koydum.

"Burcu gözlerini aç! Burcu ben geldim! Burcu nefes al!" Furkan bağırarak Burcu'nun yanaklarına hafif vururken bir yandan da kulağını Burcu'nun burnuna götürüp nefesini kontrol ediyordu. "Burcu bunu sana kim yaptı?"

Arkadan bir kahkaha sesi geldiğini duyduğumda hemen arkama döndüm. Görkem'i karşımda görür görmez sinirle burnumdan nefes verip ellerimi Furkan'ın omuzlarından geri çektim ve Görkem'in yanına kimse engel olmadan koşar adımlarla gittim.

"Vay! Kimleri görüyorum?" diyerek pis pis sırıttı. Uzun saçlarını kestirmişti ve ela gözlerini kısarak bana baktı. "Cık cık cık! Ediz'le yengemin fotoğraflarını ben gönderdim biraz eğleniriz diye!"

Görkem karşımda utanmadan kahkaha atarken Furkan'ı, Görkem'in yakasından tutmuş dövmeye başlamış şekilde buldum, bende içimde dinmek bilmeyen öfkeyle ona katıldım ve Görkem'in yüzüne yumruk indirdim.

"Kes sesini pislik herif! Burcu'ya 'yenge!' demeyeceksin, o senin kardeşin olacak aşağılık herifte, sende bizimle uğraşmayacaksın! Onun kaybolduğu gibi sende bu şehirden kaybolacaksın! Senin nefes aldığın bir yerde sevdiklerimle yaşamaktan utanıyorum!"

Furkan'a söylediklerine hak veriyordum. Ediz'in nerede olduğunu hala bilmiyorduk. Görkem'de bilmiyordu ya da biliyordu da bize işkence çektirmek için söylemiyordu.

Kollarımdan birinin tuttuğunu fark ederken aniden kafamı omzuma çevirdim, taksici Mesut abiydi. "Kıvanç sakin ol oğlum! Ayrılın!"

Görkem'i dövmeyi bırakıp ondan çekilirken Yağmur'a baktım.

Yağmur'un elleri tir tir titriyordu, onu bu halde gördüğümde öfkeyle bağırdım. Gözlerini bana odaklarken bir yandan da Burcu'yu kontrol ediyordu.

Hemen onun yanına gidip Burcu'ya ve Yağmur'a baktım. "Ölmüş mü?"

Yağmur bana baktı ve başını hayır dercesine sağa sola salladı.

Dizlerimin üstüne düşüp kulağımı Burcu'nun burnuna yaklaştırdım, zor nefes alıp veriyordu. Kulağına eğilip, "Burcu sakin ol, iyisin. Merak etme biz, yani Furkan, Yağmur ve ben yanındayız. Korkma ve sakın bir yere gitme. Beni duyduğunu biliyorum, sakın kendini bırakayım deme. Dayan Burcu, lütfen bu sefer kendin için ya da sevdiklerin için dayan. Bak kurtulacaksın," diye fısıldadım. Kendimi geri çekip Burcu'nun solgunlaşan yüzüne baktım.

YAĞMURUN ALTINDA (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now