BÖLÜM 34 ∞♦ Aile ♦∞

2.8K 164 36
                                    

İyi ki varsınız. Desteğiniz benim için çok özel. Umarım kitabıma olan iyi düşünceleriniz hiç değişmez

Bölüm 34 "Aile"👪

🔥

"Yirmi iki yıllık hapis hayatıma değiyorsun."

🔥

Açken uyuyamadığımdan dolayı Marcus'a yemek getirmesini söylemiştim. Beni kırmayıp Katherine ile yalnız bırakarak odadan çıkmıştı. Gelmesini beklerken Katherine'ye dönmüş, uzunca ona bakıyordum. Odada başka canlı yoktu. Zaten rahatsız olmuş gibi durmuyordu ve hâlâ elinde kitabıyla oturuyordu.

Nefesimi verip avucumu açtım. Avucumda birikmeye başlayan beyaz ışık topunu sektirmeye hazırlanıyordum ki Katherine'nin sesini duydum. "Bana bakmadan önce de bunu yapabilirdin." dedi kaşlarını yukarı kaldırarak.

"Kitapta ne buluyorsun? Konuşabilirdik." diyerek elimdeki kağıda yazdım. Benimle iletişime geçmeleri için Marcus, kağıt ve kalem vermişti. Büyüyle kağıdı ona döndürüp yaklaştırdım.

"Birçok şey." dedi ve işaret parmağını kitabından ayırarak benim avuç içime tuttu. Avucumdaki ışıltı yok olurken, "Dikkatimi dağıtıyor." dediğinde gözlerimi devirdim. Tekrar oluşturmaya çalışırken işaret parmağını çekmemişti. "Dikkatimi dağıtacak şeylerden nefret ederim." dedi uyararak.

"Bir ışık topu!" dedim sıkıntıdan patlayarak. Kağıdı elime alıp yazmaya başladım. "Nasıl dikkatini dağıtacak?" Kağıdı tekrar ona uzattım. Gözlerini üzerime dikerek uzunca baktı. Kaşları yukarı kalkmıştı ve bunu gerçekten sorduğumu düşünüyordu.

"Canın sıkılıyorsa sevgilinin yanına gidebilirsin, seni eğlendirir." dedi sırıtarak. Bu sefer ben kaşlarımı çattım.

"Nasıl eğlendirecek?" diye sordum anlamayarak, tekrar kağıdı elime alarak yazdım ve ona çevirdim. Cevap verirken sesli konuşuyordum. Kitabı kapatıp büyüyle havada tuttu. Bana yaklaşırken dudaklarımı araladım. "Gösterecek misin?" dedim ellerimi ona doğru uzatarak. Ama dediğimi yazmakla uğraşmadım.

Güldü. "Abimin söylediğinden daha betersin."

"Ne söyledi?" Kağıda yazarak uzattım.

"İnsanlar hakkında bir şey bilmiyormuşsun, sana yardım etmemi istedi. Ama bu kadar kötü olacağını beklemiyordum." Kendi yatağın ucuna gelirken bana yaklaşmıştı. "Siz sevgilisiniz. Onun yanına gidersen ve yalnızsanız... Bam!" dedi ellerini birbirine kapatarak. Gözlerimi kırptım.

"Seni öpecek, son-" Onu bölerek, "Öpmeyi biliyorum. Yanağımdan ve alnımdan öpmüştü." Elimdeki kağıda yazarken gözleri kalemi takip ediyordu. Kahkaha attı.

"Öyle değil, prenses." dedi kısık sesle. "Dudaktan." diyerek bana öpücük attı.

Gözlerim şaşkınlıkla büyürken ellerimi hemen dudaklarıma götürdüm. "Olmaz!" dedim bağırarak. "Keegan bana bunu göstermedi. İnsanlar hakkında görüntüler gösterirken böyle bir şey görmedim." Gözlerini kâğıttan çekti.

"İnsanlar arasında yapılmaz. Utangaçlık olduğunu düşünürüz, saygısızlık gibi gelir. O yüzden yalnızken sevgililer birbirini öper, birçok şey yapar." dedi omuz silkerek. "Bu öpücük, senin ilk öpücüğün. O yüzden bırak Tyrone seni yönlendirsin."

Thita - Yakut HançerWhere stories live. Discover now