BÖLÜM 12• GÜN 9'

55.9K 5.9K 5.1K
                                    

SINIR: 200 OY, 500 YORUM.

Selamlar!

Ben geldim! Öncelikle beklettiğim için özür dilerim. Hemen bunun nedenini açıklıyorum: Artık hayalet okuyucu hangi kitabımda daha azsa oraya gidiyorum. Çünkü emeğimin karşılığını en çok aldığım yerde daha hevesli yazıyorum ve bir sürü yorum okumak, oylarla destek almak hoşuma gidiyor. Bilin bakalım burası neyden geçilmiyor? Hayalet okuyucu!

Bu yüzden sınır koyacağım. Yoksa kimse bir oya basmayı falan düşünmüyor :') Sınır bölümün en üstünde yazıyor. Umarım bu durumu anlayışla karşılarsınız.

Medya: Afra. (Kıza çirkin diyordunuz, buyurun gözlüksüz hali :'))

İyi okumalar!

• • •

Afra Ahsen Çakmak / Tutsak 7

9 Mayıs 2021

Deliliği yakından tanıyordum.

Sınırlarında dolaşmış, kuytu köşelerine bakmış fakat tam olarak hiçbir zaman içine girmemiştim. Zihnimde onunla karşılıklı sandalyelerde oturmuş, onu tanımış fakat beni tanımasına izin vermemiştim. Delilik benim için bir kapı eşiği olmuştu. Ve kapıdan girip girmemeyi seçecek olan kişinin ben olduğumu biliyordum. Girmemeyi seçmiştim. Tertemiz delirmek yerine, delirmeden gerçekleri görmeyi seçmiştim.

Seçtiğim yol daha acı vericiydi.

Delirseydim, deli olduğumu söyleyerek davranışlarımdan kurtulabilirdim. Zihnimdeki düşüncelerden de öyle. Bağırıp çağırır, söylemek istediklerimi söyledim. Kafayı sıyırmış birinin böyle davranması kimin tuhafına giderdi ki? 

Ben deli değildim.

Bu yüzden iç sesimle kendi başıma savaşmış, küçükken odamda gördüğüm gölgelerin gerçek olmadığına kendimi ben inandırmıştım. Yine de anne ve babamın kelimeleriyle yüzleşirken, "Keşke delirseydim," diye düşündüğüm zamanlar olmuştu. Herkes iyileşmeyi isterdi. Ben ise iyileşebilmek için hasta olmak isterdim. Herkes beni iyi sanırken kimse elime ilaçları tutuşturmazdı.

Delirseydim, Mete'nin verdiği tepkiyi verirdim.

Hiç korkmazdım.

Kulaklarım kalp atışlarımın çaresiz ritmiyle uğulduyordu. Mete'nin gözleri bana kilitlenmişti. Güzel yüz hatları çarpılmış, boynunda ve teninin görünen her yerine damarlar belirginleşmişti. Bu damarlardan bir tanesi alnındaydı ve seğirişi, onun çılgına dönmüş halini ispatlayan bir ritimdeydi. Kendi kalbimin sesi kulaklarımı doldurduğundan neler söylediklerini net bir şekilde duyamıyordum.

Dudakları ardına kadar açılıyordu. Bağırıyor, küfür ediyor ve çığlık atıyordu. Gerilmiş kollarının ikisini de bir başkası kavramıştı. Onu koltuğa oturtmaya çalışır gibi Sarp arkasından onu çekiyordu. Teninin rengi atmıştı ve en uzun zamandır tanışık olduğu kişiyi ilk defa böyle görüyordu. Yüzünde bir yabancıya bakarmış gibi ifade ardı.

Mete'nin bir kolu Çağrı'nın, diğeri de Egemen'in kolları arasına kıstırılmıştı. Kutay, Mete'nin önünde onun yüzünü kavramıştı. Mete çırpınırken yüzü görüş alanıma girip çıkıyordu. Üç kişi onu zar zor tutuyordu. 

Ne ara Mete'nin bağırmaya çalıştığını, diğerlerinin onun yanında yere ekilmiş gibi bittiğini anlamamıştım. Duyularım bana ihanet ederek etrafı bir rüya pusuyla görmemi sağlıyordu.

OYUNBAZ 7 TUTSAK 1 ÖLÜ (+18)Where stories live. Discover now