OYUNBAZ 7 TUTSAK 1 ÖLÜ (+18)

BÖLÜM 24• GÜN 28

Selamlar!

Bugün tekrar Ölüm'ün mekanındayız. Heyecanlı mısınız? 

Size medyadaki şarkıdan sevdiğim bir kısmı bırakıp tüyüyorum. Size Oyunbaz'dan bir şeyler hissettiren kısımlara emoji de olsa yorum bırakırsanız çok sevinirim ♥

[Sanırım, sanırım sonunda kendimi affetmenin bir yolunu buldum
Geçmişte yaptığım hatalardan
Bence ilk adım budur, değil mi?

Bana katılıyor musun?

İkimiz için iki mezar kazdım, sevgilim.
Mükemmelmişim gibi davranamam, seni korku içinde bıraktım.
Ah, dostum, ne dünya ama, duyduğum onca şey...
Eğer intikam alabilecek olsaydım, o zaman yapar mıydım?
Bazısı öldürür, bazısı çalar, bazısı kalbini kırar
Ve sen olduğu gibi bırakacağımı, yürüyüp gitmene izin vereceğimi sandın
Pekala, kırık kalpler kemikleri kırar, o yüzden hızlıca terk et

Ve ben bırakmak istemiyorum
Böylece, mezarımda çürüyeceğim]

O zamaaan... İyi olay çözümlemeler ve keyifli okumalar!

• • •

Ölüm

28 Mayıs 2021

Ölüm pizzasından son bir ısırık daha aldıktan sonra ellerini ıslak mendille silip kafasını duvara yasladı.

Üstünde siyah takım elbisesi vardı. Bir bacağını kendine doğru çekip kolunu bacağına dayamış, diğer bacağını ise yer boyunca uzatmıştı. Jöleli saçları şimdiden dağılmaya başlamıştı. Düzgün görüntüsü gittikçe eriyordu.

Pizza kutusunu çöp kutusuna fırlattı ve iç geçirdi. Yeme ihtiyacı ona insan olduğunu hatırlatıyordu ve insan olduğu aklına geldiğinde tiksiniyordu. İnsanlar korkunçtu, günahkardı. Doğru düzgün, karşılık beklemeden sevmezlerdi. İlkel ihtiyaçları vardı. Ölüm kendisini kalben insan gibi hissetmiyordu fakat bedeni için gerekli olan ihtiyaçlar ona tam tersini söylüyordu.

Bir süre uykuya dalacakmış gibi gözleri kapalı, yavaşça nefes alıp verdi. Diğer insanlar gibi olmadığını içinden tekrar edip durdu. Ardından gözlerini aniden açtı ve ayağa kalktı. Bakışları donuklaşmıştı. Yüzünde tamamen amacına odaklanmış bir ifade vardı. 

Boynunu esnetip çatırdattıktan sonra eli maskesine doğru uzandı. Maskeyi yüzüne yerleştirip bağlarken gözlerini duvardan ayırmadı. Ardından maskenin etkisiyle gölgede kalan, karanlığa gömülmüş gözleriyle onlarca ekranın önünde duran sandalyesine ilerledi. Yumuşak sandalyeye oturup geriye yaslandı ve sistemi başlattı.

Sistemi başlatır başlatmaz On Üç'ten bağlantı isteği gelince şaşırmadı. Sakin bir şekilde isteği kabul etmeden biraz bekledi. Ardından bağlantıyı kabul etti ve yatakta uzanmış, maskeli On Üç'ün ekranda belirişini izledi.

Ölüm dediğini yaptırmıştı. Şu an bile On Üç'ün videosu milyonlarca tık alıyor, deepweb'in her köşesinde dolaşıyor, liseli çocukların gruplarına dalga geçmek için atılıyordu. Çok kötü yerine yumurta sokulan ve birkaç kişi tarafından tacize uğrayan adamın videoları kısaca her yerdeydi. Ölüm bu tecavüzcünün başına yaptığını getirmişti. Yumurtalar sadece kendi intikamını içeriyordu. Diğer kısım, başkaları için aldığı intikamdı.

On Üç böylece birkaç gündür yatalaktı. Ve adam şaşırtıcı derecede uysal, her an ağlamaya başlayacak bir bebek gibiydi.

"Efendi Ölüm," dedi On Üç. Önceki hitaplarına göre sesinde en ufak bir alay yoktu. Önceden onun gücünün bir parçasını yönetiyordu, bu gücün yapabileceklerini hiç tatmamıştı. Şimdi ise deneyimliydi. "Beni yatalak haldeyken dinlemiyorlar."