■■■■

1.3K 99 29
                                    

Ameliyat giysimi giydikten sonra dolabımı kapatacakken gelen mesajla telefonumu elime aldım.

Ameliyat sonrası Rosé'a ne dersin?

Şaka yapıyor olmalısın. Rosé'a asla hayır demeyeceğimi biliyorsun. Bana sadece yeri söyle. En geç on biri kırk geçe oradayım.

Jw Marriott otelindeyim. Yurtdışından ünlü bir cerrah geldi. Otelde çevirilerini yapacağım. Sonrasında ise bara inebiliriz?

Anlaştık!

Rosé'u duyduğumda enerjim yerine gelmişti. Jong Ho'ya Sooyeon'la olacağımı mesaj olarak atıp son kez aynada kendime ve üstüme baktıktan sonra dolabımı kapattım. Ameliyat kıyafetleri bana güven veriyordu. Kendi kendime gülümsedikten sonra soyunma odasından çıktım. Ameliyata girmeden bir bardak su içmiş ve ellerimi yıkamaya koyulmuştum.

Dört saatlik ameliyat sonrasında yorgun hissediyordum. Ve beni ayakta tutan tek şey ise Rosé'du. Üstümü giyindikten sonra çantamı da alıp dolabımı kilitlemiştim.

"İyi nöbetler hemşire Choi."

"İyi akşamlar Doktor Ko. Bu arada sizi bekleyen biri vardı. Galiba hasta yakını."

"Teşekkür ederim." Bankodan ayrılıp bekleme salonuna girdiğimde bir iki kişi dışında kimse yoktu. Ve son anda dev unicornu gördüm. Yani Park Chanyeol demek istemiştim. Arkası dönük oturduğu için beni görmemişti.

"Bay Park." Seslendiğimi duyunca bana dönmüştü. Suratında beni gördüğüne sevinir gibi bir ifade vardı.

"Doktor Ko tekrar karşılaştık."

"Çok karşılaştık denemez. Sizi cüzdanınızı almanız için ben çağırdım."

"Sizi binadan çıkarken gördüm. Siz olduğunuzu görünce yanınıza gelecektim fakat aceleniz var gibiydi. Olanları Suho hyungdan duyduğumda inanamadım."

"Ameliyata yetişmeye çalışıyordum. Ve cüzdan tanımadığım birine emanet edemedim." Cüzdanı çantamdan çıkarıp uzattım.

"Teşekkür ederim. Kaybettim sandığım için çok üzülmüştüm. Ve özür dilerim sizi SM'e kadar yordum. Bu arada SM'de çalıştığımı nereden bildiniz?"

"Özür dilemenize gerek yok. Dün sizi oraya girerken gördüm. Sadece şansımı denedim ve o da yağver gitti."

"Tekrar teşekkür ederim."

"Bu arada bende bir soru sormak istiyorum. Park Yoo Ra'nın fanı mısınız?"

"Öyle de denebilir. Ablam olur kendisi." Mahçup bir şekilde gülümsemişti.

"Cüzdanın kime ait olduğunu bulmaya çalışırken birazcık baktım. İsteyerek olmadı. Üzgünüm bu konuda. Birde isterseniz içindeki paraları sayın. Bir eksik var mı diye."

"Gerek yok. Size güveniyorum Doktor Ko. Ve eğer belki bir daha bir birimizi görürsek rahatça konuşabilir miyiz?" Bana güveniyor muydu? Neden?

"Şey... Tabii neden olmasın." Artık birbirimizi görmemiz için bir neden yok Park Chanyeol.

"Tekrar teşekkür ederim. Bir toplantıya yetişmem gerekiyor. Beni bekliyorlar müsadenizle. Kendinize iyi bakın Baramsshi."

"Sizde Bay Park." Yine kullandığım resmi dile gülmüştü. Ve yürümeye başlamıştı. Bende arabama doğru yol almıştım.

Arabaya bindiğimde ilk işim uzun süredir bakmadığım telefonuma bakmak olmuştu.

Tamam canım. İyi eğlenceler. Bende sen olmadığın için kendi evime geçiyorum. İyi geceler. ^^

Vin Rosé || Park Chanyeol ✔Where stories live. Discover now