|||□

964 73 20
                                    

Evime gitmek istiyordum. Benim için bir hasta olarak hastanede olmak gerçekten çok zordu. Bünyem yatağa alışık değildi bir kere. Üstüne Sungjae'nin zorla yemek yedirmeye çalışması ve Chanyeol'un ısrarları beni daha çok yormuştu. Boğazlarım ağrıyordu.

"Yeter artık yemeyeceğim. Rahat bırakın beni. Bende bir doktorum neyin ne olması gerektiğini biliyorum!" Sinirle elimdeki kaşığı tepsiye bıraktığımda ikiside şaşkınca bana bakıyordu.

"Sungjae diğer hastaları kontrol et ve sende git artık Chanyeol."

"Seni burada bırakıp gitmeyeceğim. Ya kötü olursan?" Göz devirişimin ardından hızla yatar pozisyonuma geçmiştim. Sungjae tepsiyi alıp sessizce dışarı çıkarken kontrol etmeye geleceği ile ilgili bir şeyler gevelemişti. Chanyeol'la başbaşa kaldığımızda garip bir ortam oluşmuştu.

"Biraz uyu. Dinlenmelisin." Ona sırtımı dönmek istemiştim fakat kolumdaki serum nedense orada olduğunu bana acı dolu bir şekilde hatırlatmıştı.

"İyi misin? Tanrım kanıyor."

"İyiyim. Kanaması çok normal az önce üstüne yatmaya kalktım Chanyeol." Şaşkın surat ifadesi ile bana bakması aslında çok sevimliydi.

"Kötü olduğunu biliyorum fakat biraz konuşabilir miyiz? Kendimi huzursuz hissediyorum ve senin hasta olman beni yeterince üzüyorken bana soğuk davranman beni daha çok üzüyor." Çaresiz bir hali vardı. Vasisler için konulmuş rahatsız koltukta devasa vücudu küçük gözüküyordu.

"Hatamı bana söylemezsen bilemem Baramah. Çünkü ben koca bir aptalım." Suratına baktığımda masuca bana bakıyordu. Dudakları hafif büzülmüşken onu öpmek falan istemiyordum.

"Dün neden beni orada yalnız bırakıp gittin?"

"Yalnız mı bırakıp gittim? Ben... Bu şekilde düşüneceğini düşünmemiştim. Yani amacım o değildi. Sesin güzel ve hayranların seni sevmesini istiyordum. Yan yana dursaydık başına bir iş gelebilirdi." Kendince bir şeyler düşünmüştü. Belki de haklıydı. Yanyana dursaydık daha fazla nefret toplayabilirdik. Yinede koca sahnede tek başıma olmak beni korkutmuştu.

"Dün internette gelen fanların hepsi senden bahsediyordu. Kimi senden nefret ettiği için pişman olduğunu bile yazmış."

"Beni kandırıyorsun."

"Niye seni kandırayım? Kendin bak." Telefonundan sayfayı açıp bana göstermişti. Gözlerime inanamıyordum. İki,üç haftadır deli gibi nefret mesajları alan ben bir anda yüceltilmiştim. Onların nefret mesajı benim için çokta önemli değildi,bugün vardım yarın eski kız arkadaş olarak anılırdım fakat Chanyeol için önemliydi. Chanyeol bana ne dediklerini deli gibi önemsiyordu. Bir kaç nefret dolu mesajı dava etmeye bile kalkmıştı.

Telefonunu ona geri vermek için uzattığımda ayağı kalkmıştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Telefonunu ona geri vermek için uzattığımda ayağı kalkmıştı. Uzun boyu ile tepemde dikilirken oturması için yatakta biraz kaymıştım. Telefonunu elimden alıp yanıma oturduğunda direk olarak gözlerime bakıyordu. Ben ona bakamazken o önüme düşen bir parça saçımı kulağımın arkasına ittirmişti.

Vin Rosé || Park Chanyeol ✔Where stories live. Discover now