Kendini mesleğine adamış bir doktor ve her şeyden habersiz onun hayatına girmiş bir dev uncornun hikayesi.
'Çünkü bu dünyada herşey siyahken toz pembe olan tek şey Rosé, Chanyeol.'
#134 18.01.18
Düğüne bir hafta kala herkes Busan'daki evde kalıyordu. Düğün olacağı basına sızmıştı ve sürekli paparazilerden kaçmaya çalışıyorlardı. Tek temennileri evlerinin yerini bulamamış olmalarıydı. Ki zaten Baram ve Chanyeol sürekli birbirlerinin fotoğraflarını paylaştıkları için paparaziye gerek kalmıyordu. Hayranlarının bazıları bunlara çıldırsada bazıları çok sevimli olduğunu düşünüyordu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
@Dr.Baram: Sizden alt tarafı market alışverişi yapmanızı istedim, siz marketi çekim setine dönüştürdünüz. İronik olan ayaklarınızdakiler. Onlarla sizi eve sokmadığım için beni protesto edemezsiniz.
@real__pcy: Terliklerimize laf etmeyi bırak da hangi meyve suyunu istediğini söyle.
@kimjuncotton: Kırıldım çıtırt sesini duydunuz mu?
@Dr.Baram: Elmalı olsun, beş dakikaya da evde olun. Yoksa Baekhyun her şeyi yiyecek. Siz de dahil olmak üzere...
Sahile akşam yemeği için sofra kurmuşlardı. Kocaman sofrada herkes vardı. Düğün günü neler yapılacağını konuşuyorlardı. Daha doğrusu amaç buydu fakat Baram'ın babası ve Chanyeol'un annesi dışında diğer herkes farklı bir konudan bahsediyordu. Yirmi kişilik masada fazlasıyla uğultu vardı. Ama kimse bundan şikayetçi değildi. Herkes konuşacak birini bulmuştu. Baekhyun ve Sehun, Sungjae'yi esir almıştı. Min Joon Jongin ile koreografiler hakkında konuşuyordu. Woo Bin, Minseok ve Jongdae bir maç hakkında konuşuyorlardı. Sooyeon, Yoora ve Woo Bin'in nişanlısı ne giyecekleri ve makyajlarından bahsediyorlardı. Chanyeol ve Baram ailelerini dinleselerde Baram bir süredir masayı süzmeye başlamıştı. Bunu fark eden Chanyeol dalan Baram'a dikkatlice bakıyordu.
"Bir şey mi oldu hayatım?"
"Hayır. Sadece şu masaya bakar mısın? O kadar kalabalık ki..."
"Toplamanda yardım edeceğim sorun buysa." Baram gözlerini devirmişti.
"Senle tanışmadan önce bu masada olacak kişi sayısı üç iken şimdi yirmi kişilik bir masada oturuyoruz."
