Vin Rosé || Park Chanyeol ✔

Özel Bölüm •••

Baram eve girdiğinde şaşkındı. Eskiden Chanyeol'a anlattığı gibi, ilerde yaptırmak istediği evin aynısı yapılmıştı. Belki tamamiyle aynı değildi ama ona çok yakın olduğu kesindi. Chanyeol onu oturma odasına soktuğunda boylu boyunca uzanan camın ardından denizi görebiliyordu. Oda tamamen güneş ışığı ile doluydu ve Baram'ın içi ısınmıştı.

Oturma odasından bahçeye bir çıkış vardı. Kış bahçesi gibi düzenlenilmişti ama camların hepsi açıktı. Hem kış hem de yaz kullanımına uygundu. Bir masa vardı. Baram bakındığında balkonun yan odadaki mutfak ile birleştiğini görmüştü. Güzel düşünülmüştü.

Mutfak göz yormuyordu. Ekru ve kahve tonları hakimdi mutfağa. Metal detaylar hoş gözüküyordu. Ve Baram'ın dikkatini çeken şey ise tezahın olduğu kısımın önünde koca bir pencere olmasıydı. Baram pencereye  yaklaşırken tezgahta elini dolaştırmıştı.

Chanyeol daha ikinci oda olmasına rağmen ağzını tutamayacağını biliyordu. Baram eve büyülenmiş gibi bakıyordu. O sinirli halinden en ufak bir kırıntı kalmamıştı ama Chanyeol'a da dönüp bakmamıştı. Ona baksa kızgınlığının geri geleceğini biliyordu. Yine de ağzını açacaktı. Bu evi yaptırırken kurduğu hayalleri Baram bilmeliydi.

"Yemek yaparken bunaldığını biliyorum bu yüzden büyük bir cam yaptırdım. Hem bahçede..." Bir anda suamuştu. Baram, Chanyeol konuşmaya başlayınca irkilmişti. Sanki onun olduğunu unutmuş gibiydi ama Chanyeol o yüzden duraksamamıştı. Söylememesi gereken bir şeyi söylemek üzereydi.

"Bahçede ne?" Baram ona dönüp bakmamıştı. Gezmeye devam ediyordu. Evini kendi keşfediyordu.

"Biz oyun oynarken bizi izleyebilirsin diyecektim." Yüzü düşmüştü. Baram sadece duymamış gibi yapmış ve mutfaktan çıkmıştı.

"Dolaplara bakmadın ama eski evindeki gibi düzen. En sağda tabaklar, ortada bardaklar, solda kayıklar. Altta saklama kapları ve diğer şeyler." Chanyeol ağzını gereksiz açtığını fark ettiğinde Baram mutfak kapısında duraklamıştı. Sonra yürümeye devam etmişti. Yukarıya çıktıklarında koridorda dört oda vardı. Bir tanesi dışında odaların kapısı kapalıydı. Baram koridorda sağa kayarak Chanyeol'un geçmesini beklemişti. Chanyeol ne olduğunu anlamadığı için kısa bir süre beklemişlerdi en sonunda Baram eliyle geçmesi için ileriyi göstermişti. Ona bakmasa da Chanyeol'un evi anlatması hoşuna gitmişti.

"Diğer odalar şimdilik boş. Şu sağdaki hariç. Orası tuvalet. Boş odaların bir tanesi Min Joon'un odası olabilir diye düşünmüştüm. Diğeri de ilerideki çocuk..." Chanyeol bugün neyi olduğunu düşünmüştü. Yanlış ne yemişti? Neden bu kadar pot kırıyordu? Baram sadece hüzünle gülümserken eli karnına gitmişti. Karnında kalan yara izini gördükçe hüzünleniyordu zaten.

"Burası da evebeyn yatak odası." İçeri girdiklerinde Baram'ın ağzı açık kalmıştı. Odanın içinde iki tane daha oda vardı. Biri tuvalet ve diğeri ise giyinme odasıydı. Giyinme odası neredeyse oda kadardı. Ve yaklaşık tüm odayı kaplayan deniz manzaralı camı saymıyordu bile. Yatak denizi çok net görebileceği bir şekilde konulmuştu.

"Mimar yatağı dik koymamızı önerdi ama istemedim. Ben denizi görmesem de olurdu. Ben denizi izleyen seni izlemeyi tercih ederim." Baram yatağın dibinde durmak yerine yatağa oturmayı tercih etti. Oda Chanyeol kokuyordu. Yatağa oturur oturmaz kokuyu daha net almaya başlamıştı. Baram'ın uzun zamandır hissetmediği güven duygusu bir anda geri gelmişti. Kendini güvende hissediyordu. Üç yıldır herkes yabancı geliyordu. Kendi bile. Ama bu kokuda bir tanıdıklık vardı. Chanyeol kokuyordu.

Chanyeol söylediklerinin ağırlığının farkında değildi. Baram'ın kalbini sıkıştırıyordu. Kaza, Baram'ı bir çok anlamda değiştirmişti. Baram bu değişiklikleri asla sevmemişti. Ama yinede Chanyeol'un yanında her şey aynıymış gibiydi. Sanki hiç değişmemiş, hiçbir şey olmamış gibi...