(2.8)- İkinin bağları

1.2K 118 10
                                    

Herkes gece gökyüzünde ışıldayan ayı güneşin aksine görebildiği için aya aşık olmuştu ama kimse onu parlatanın güneş olduğunu hatırlamamıştı.

*

^ Ezginin günlüğü - Eski günlerimiz

*

İnsanların kendini hapsettiği bir kalıbı vardır çoğu zaman. Sınırlarımız, keskin tavırlarımız ve düşünce yapımız bizi bu kısıtlar ve bu kalıplara hapseder. Biz her şey istediğimiz gibi olsun isteriz. Bazen unutmak, hatırlamak, ölmek ya da yaşamak isteriz. Ancak ne istersek isteyelim bunların hepsi kafamızdaki kalıba aittir. Ölümü bir son gibi gördüğümüz için isteriz mesela. Dayanacak gücümüz kalmadığı için. Kimi zaman da geçiririz tırnaklarımızı hayata, ölmekten kaçarız. Ölümü bir acı sanır, yine aynı nedenlerle -bir son olacağı düşüncesiyle- istemeyiz. Hayat böyledir işte. Kimi insanların arzularına sebep olan şeyler, başkalarının en büyük korkularıdır. Bu da, kendi kalıplarımızın farklılığından başka hiçbir şey değildir.

O olayın üstünden iki hafta geçmişti. Müge kendini eve hapsetmiş, kimseyi görmek istemiyordu. İkizler kardeşlerinin gün geçtikçe eridiğini bildiği için epey üzgün olsalar da hala olanları sindiremedikleri için araları düzelmemişti. Egehan ile ben ise gün geçtikçe düzeliyorduk. Artık temmuz ayının ortalarına gelmiştik ve iyice ısınan hava nefes almamızı bile zorlaştırıyordu bazen. Toprak, iş meselesini halletmişti. Eylülün başında anlaştığı bir kanalla çalışmaya başlayacaktı. Heyecandan içi içine sığmasa da arkadaşlarının halleri sevincini kursağında bırakmıştı. Tatillerini yarıda kestikleri için Burcu teyzeler de dönmek istemişti ama Savaş ailesini bunun gerekmediğine zor da olsa ikna etmişti. Bu sürede Defne teyze ve Hazar amca da bir aylık bir tatil için Sevda teyzelerin yazlığına gitmişti. Eymen ailesini yollasa da aklı Müge'de kalacağı için gitmemişti onlarla. Ailelerimiz durumu öğrendiğinde hepsi şoke olmuştu ama Burcu teyzeler bile çocukların ilişkilerine karşı çıkmazken ikizlerin inadı işi büyütmüştü.

Her zamanki gibi sabahın köründe Müge'nin kapısının önünde oturan Savaş'ı gördüğümde iç çektim. Ailelerimiz gittiğinden beni bazen burada bazen de karşı dairede kalıyorlardı. Müge depresyonda olduğu için yemek işlerini yarım yamalak da olsa ben hallediyordum ama devreye Ege'yi sokmadan Müge'nin ağzına bir şey sokmak imkansızlaşmıştı iyice. "Müge," dedi Savaş ben kahvaltıyı hazırladığımda. "Çık artık şu odadan güzelim. Tamam, sana kızgın değiliz."

"Onaylamıyorsunuz ilişkimi." Müge içeriden bağırarak tahminen kapıya bir yastık fırlattığında Savaş ile göz göze geldik. Homurdanarak bir dizini kendine çekti. İşi en zor olan Savaş'tı aslında. O geceki konuşmamızdan sonra o daha yumuşak bakıyordu olaya fakat Barış'ı ikna etmek öyle zordu ki Savaş hem ikizi hem de Müge arasında kalmaktan çıldıracak gibi oluyordu bazen. Son zamanlarda o da sigara kullanımını artırmış, haliyle zayıflamıştı.

Salondaki koltuklarda uyuklayan Barış ve Toprak'ı da kaldırdığımda kapı çaldı. Eymen kucağında Ege ile içeri girdiğinde Barış ona kötü kötü bakarak geriye yaslandı. İki haftadır konuşmuyordu Eymen ile. Eymen göz devirerek bana selam verdi. Egehan'ı kucağından alıp "Kahvaltı hazır." diye seslendim herkese. Onlar masaya kurulurken bir tepsi alıp Müge'nin odasına gittim. İçeri girmek için izin istemeyen tek kişi Ege idi. O ne zaman kapıyı çalsa Müge onu alıp ısırıyordu. Kilidi açarak geçmeme izin verdiğinde kapıyı hızla kapattı ardından. Bu kez ben göz devirdim. "Bu iş çok uzadı, Müge." derken onun dağılmış haline baktım. "Toparlanmalısın."

"Annem gibi konuşma İdil," dedi Müge. "Ağabeylerim bizi kabul edene dek bu odadan çıkmayı da toparlanmayı da düşünmüyorum."

"Ah," dedim. "Ne halin varsa gör." Kapıya ilerlerken dayanamayıp omzumun üstünden ona baktım. "Ama bu yemek bitecek." Kapıyı arkamdan çarparak mutfağa gittiğimde Ege Toprak'ın kucağındaydı. Yemeği bittiğinde beylere güvenemeyerek onu giydirdim ve işim olduğunu söyleyerek dışarı çıktım. Toprak da bizimle geldi. Kafede o yerine geçerken Ege'ye baktım. "Yerinden kalkmak yok, bücür."

İkinci TekilWhere stories live. Discover now