~Wattys2018 Modernistler kazananı~
*TAMAMLANDI*
🔥
Çok az kaldı.
Benzini döktüm ve çakmağı da ateşledim. Alevlerin göğü sarmasına çok az kaldı.
Hepimiz ısınacağız!
Hem de iliklerimize kadar...
-Ciar...
'cause my dreams don'tcomfortme Çünkü rüyalarım beni rahatlatmıyor
🔥
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🔥 Bradley Vargas
Bradley kapıya bir tekme daha geçirdiğinde öfkeyle soluklandı. Kasaplık koyun gibi bu odaya tıkılıp kalmıştı. Ne Alice ne de Chris'ten haberi vardı ve biraz daha böyle devam ederse delirmesi yakındı.
Öfkeyle bağırıp onlarca kez dağıttığı odada dolaşmaya başladı. Bu lanet kilidin sistemini bir türlü çözemiyordu. Kapıda onun gücünün bile yetmeyeceği bir güçlü donanıma sahipti.
"Lanet olsun." diye bağırdı ve yatağa oturup başını ellerinin arasına aldı. Birkaç saniye geçmişti ki kapını elektronik panelini sesi akabinde kapı açıldı. Bradley karşısında bir asker görmeyi bekleyerek başını kaldırmadı bile. Belli ki yine yemek getirmişlerdi. Birkaç kez onlara saldırdığı olmuştu ama şu lanet ilaçtan daha fazla almak istemediğinden bir süre sonra bundan da vazgeçmişti.
"Prometheus, beni hiç özlememiş gibisin." Bradley birkaç saniye duyduğu sesin doğruluğunu tarttı ve başını ağır ağır kaldırdı. Karşısında ise tamamen beyazlara bürünmüş o kızı buldu.
"Alice!" Ayağa fırlarken hızla ona doğru ilerledi ve öyle bir sarıldı ki sanki gerçekliğine emin olmak istiyordu.
"Wow! Tamam çok özlemişsin, kabul." dedi Alice gülerek.
Bradley geri çekildiğinde onu derinlemesine inceledi. Cildi hala solgundu. Kıyafetleri düzgün, kısa saçları özenliydi. Hatta hafif bir makyaj da yapmıştı. Hepsinden öte neşeli gibi görünüyordu ama o neşe gözlerinde yer edinmemişti. Yine de sağdı, yaralanmamıştı. En önemlisi buydu. "Tanrıya şükür. İyisin."
"Elbetteki iyiyim." Elini onun eline dolayıp peşi sıra çekerken "Hadi benimle gel." dedi.
Bradley ise onun bu kadar enerjik olmasının şaşkınlığını yaşıyordu. Yürümeye devam ederken "Alice," dedi tereddütle. "Chris nerede?"
Alice ona göz ucuyla bakıp yürümeye devam etti. "Öldü."
Bradley aniden durdu ve "Ne?" diye yaşadığı şokla sordu.
