47 || Kalp Atışı

16.4K 890 55
                                    

Sesler unutulabilirdi, peki ya yüzler? Yüzler de unutuluyorsa ben abimi nasıl tanımıştım? Bir bilinmezlik yine gelip omuzlarıma konarken karşımda duran abim bana öfkeli gözlerle bakıyordu. Yanımda duran Marino ise çok gergindi. Yutkundum, abime doğru bir adım atmak istemiştim ama onun ifadesinden korkarak yerimde durmuştum.

"Kızıl" dedi Marino ve konuşmasına devam etti.

"Hadi sen yukarı çık." Bunu İtalyanca söylediği için abim anlamamıştı ve bu abimin daha fazla öfkelenmesine neden olmuştu.

"İtalyancayı da öğrendin demek? Tabi dört sene çok uzun bir süreç, öğrenebilirsin." Bu söylemiyle dudaklarım titredi. Bir şey bilmiyordu ve bu yüzden bana acımasızca saldırıyordu. Ona kızmadım, cümlelerini söylemesini ve nefretinin bir şekilde dinmesini bekledim.

"Yıllar boyunca bu evdeydin yani? Zaten buraya, bu adama dönerken kaza geçirmedin mi?" dudaklarım titredi ve daha fazla titrememesi için alt dudağımı ısırdım. Boğazıma büyük bir köz yerleşirken bunun geçmesi için yutkundum.

"Kes!" Marino abimin bana saydırdığı cümleleri bıçak gibi keserken salonda kısa bir sessizlik oldu.

"Boş konuşuyorsun! Neler o olduğunu bilmiyorsun!"

"Öldüğünü sandığım kardeşim senin yanında, sence de neler olduğunu bilmiyor muyum?" abimin bu cümlesinden sonra derin bir nefes bıraktım. İçindekileri kusmadan dinlemeyecekti, bu yüzden sessizliğimi korumaya devam ettim.

"Her şey senin kafanda kurduğun gibi mi sence?" Marino'nun esmer yüzü kızarmıştı, eğer abim biraz daha öfkeyle konuşmaya devam ederse burada hiç iyi şeyler olmayacaktı. Karnıma minik bir kramp girerken en sonunda dayanamayarak mırıldandım.

"Marino haklı, bilmediğin çok şey var." Abimin gözlerindeki bakışlar öyle öfke doluydu ki karnıma saplanan krampın daha fazla sızlaması ile susmak zorunda kaldım. Bu yüzden iki elim yanımda yumruk olduğunda Liliananın dikkatini çekmiştim.

"İyi misin?"

"Gördüğüm kadarıyla çok iyi!" abim yine olduğu yerden bana laf sallarken ben birkaç adım ötemdeki merdivenlere giderek oturdum. Liliana hemen yanıma gelip sessizce mırıldanırken elimi karnıma bastırdım.

"Sadece bir kramp"

"Siz yukarı çıkın." Dedi Marino ve devam etti.

"Anlatılması gerekenleri ben anlatacağım." İtiraz etmedim, çok kısa bir süre daha olduğum yerde oturup daha sonrasında Liliananın yardımı ile kalkarak yukarı gittim. Odadan içeri girdiğimizde ise Liliana kapıyı kapattı.

"Sen biraz dinlen, ağrın yok değil mi?"

"Biraz var, ama az öncekine göre daha iyiyim. Liliana ona bir zarar gelmesini istemiyorum."

"Merak etme hiçbir şey olmayacak." Geniş yatağa giderek arkamı yatak başlığına yaslayacak şekilde oturdum. Ayakkabılarımı gelişi güzel çıkarttığımda Liliana göz kırptı.

"O çok güçlü çünkü annesi sensin, başına neler geldi ama sen yılmadın Burçak! Ona bir şey olmayacak." Diyerek elini karnıma koydu. Ona bir tebessüm ettiğinde yüzündeki gülümseme genişledi.

"Senin dikkatini nasıl dağıtacağımı çok iyi biliyorum." Bu kaşlarımın çatılmasına neden olurken yatağın üstüne oturarak bağdaş kurdu.

"Burç hesaplama yapacağız."

"Dikkatimi dağıtacağın şey bu muydu Liliana!"

"Dinler misin?" kahverengi saçlarını savurdu sonra da dudaklarını nemlendirdi.

Esmer |İtalyan Adamlar Serisi 1|Where stories live. Discover now