Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]

-24- Yok be su faturası çok gelir

Medya: Sizden gelen çalışmalardan biri. Siz de medyadaki gibi çalışmalar yaparsanız bana mesaj yoluyla atabilirsiniz.

Bölüm Şarkısı: Duman- Sor Bana Pişman Mıyım?

Bukreden
Gözlerimi usulca açarken belimde hissettiğim elle gülümsedim. Dün gece aklıma gelince bir an kahkaha atmak istedim. Usulca Poyrazdan ayrılıp yataktan kalktım. Dolabımdan soğuk havalardan dolayı siyah pantolon, yarasa kol dökümlü kazak çıkardım. Eşyaları alıp banyoya yöneldim. Poyraz uyanmadan banyo yapsam gayet iyi olacaktı. Güzel bir duşun ardından giyinip banyodan çıktım. Hala uyuyor olan Poyraza bakınca bir an yeniden kollarının arasına girmek istedim. Hafif bir makyaj yapıp, saçlarıma şekil verdim. Masanın üzerinde duran beyaz saati elime alıp saate baktım. Saat on olmuştu. Tam koluma saatini takarken içeri biri daldı.

"Bu-..."

Aslı, yatakta uyuyan Poyrazı görünce aniden sustu. Bana büyük bir şaşkınlıkla "Bir gelsene" dedi.

Aslı odadan çıktıktan sonra bende çıktım. Mutfağa girdiğim anda Aslının gazabına uğradım. Sarıldı, gıdıkladı, yanaklarımdan öptü 'Darısı başımıza' bile dedi. Yüzüm renk değiştirmekten helak olmuştu. "Aslı!"

"Efendim?"

"Sakin"

"Anlat, her şeyi en-..."

"Bukre" Odadan gelen sesle ikimiz de irkildik. Poyraz uyanmış olmalıydı. "Aslı sonra her şeyi anlatacağım güzelim"

Odaya girip kapıyı kapattım. Poyraz yatakta oturmuş uykulu gözlerle bana bakıyordu. Kapıya yaslandım. Kısa bir süre bakıştık. Poyraz yataktan kalkıp karşıma geçti. Alnımı öpünce dudaklarımı yaladım. "Poyraz yapma şöyle şeyler valla bünyeme ağır geliyor"

Poyraz banyonun kapısını gösterip "Burası banyo değil mi?" diye sordu.

"Evet, banyo mu yapacaksın?"

"Dün gece bana nasıl yapıştıysan artık terlemişim"

"Aman be! Hadi git duşunu al ama çok durma"

"Niye, özler misin?"

"Yok be su faturası çok gelir"

Poyraz banyoya girince bende Aslının yanına gittim.

Poyraza bakmak için odaya döndüğümde saçını kuruturken gördüm onu. Bir süre onu izledim. Poyraz, beni fark etmedi. Poyraz saçını kurutma işi bitince arkasını döndü anca fark edebildi. "Beni izlemek gerçektende sana zevk mi veriyor?"

Güldüm. " Hadi kahvaltıya gidiyoruz"

-

Sahil kenarlarında bir cafe tercih ettiler. İçeri girip bir masaya oturunca Bukre montunu çıkardı. İkisi de bir süre etrafa bakındılar. Aralarında ki sessizliği Poyraz bozdu. "Seninle uyumak çok güzeldi."

Bukre gelen ani itirafa şaşırdı. "Seninle öpüşmekte çok güzel biliyor musun?"

"Bilmem, hiç kendimle öpüşmedim" Amacı aslında sadece minik bir espri yapmaktı oysaki...

Bukre tam Poyraza laf sokacakken garsonun gelmesiyle sustu. Garson gittikten sonra Bukre "Sence Kerem Aslıya karşı ne hissediyor?" diye sordu.

"İyi şeyler hissediyor"

"Ne gibi iyi şeyler?"

"Sevgi gibi"

"Aşk?"

Siparişleri gelince sorudan yırtmıştı. Hemen cebinden telefonunu çıkardı. Poyraza çaktırmadan Aslıya mesaj attı.

Kime: Muşmula surat Aslı

Kerem sana karşı iyi şeyler hissediyormuş.

Mesaj attıktan sonra kahvaltısına döndü. "Poyraz dün gece için özür dilerim"

Poyraz ilk ne diyeceğini bilemedi. "Saçmalama. Sen hep rüya gör ben de hep gecenin bir yarısı sana geleyim"

"Öyle deme seni kızlardan ayırdım" derken alttaki ima anlaşılmayacak gibi de değildi.

Poyraz bu cümlede ki imayı hemen anlamıştı. "Eh biraz öyle oldu ama dert etme" deyip işi dalgaya vurmuştu.

Kahvaltılarını yaparken sürekli birbirleriyle uğraştılar. İkisinin de kahvaltısı bitince daha iyi sohbet edip birbirlerinden bahsettiler.

"Beklerim senden, Bukre ya... Annen nasıl biri veya kardeşin?"

Bukre gülümsedi. "Annem çok iyi biridir. Maalesef ki aynı şeyleri kardeşim Ediz için söyleyemeyeceğim. Ediz bu dünyaya sanki beni kızdırmak için gelmiş gibi."

Poyraz güldü. "Onu şimdiden sevdim"

Bukre sinsice güldü. "Acaba o seni sever miydi?"

Poyrazın yüzündeki gülümseme aniden soldu. Bukre telefonuna mesaj gelince Poyraza çaktırmadan telefonu eline aldı.

Kimden: Muşmula surat Aslı

Sen nerden öğrendin? İyi şeyler derken?

Kime: Muşmula surat Aslı

Poyraza sordum oda işte 'İyi şeyler' dedi. Onu bunu boş ver sende Poyrazı sorsana Kerem'e.

Poyraza baktığında onunda telefonuyla ilgilendiğini gördü. Biriyle mi mesajlaşıyordu o?

"Kimle mesajlaşıyorsun?"

Poyraz gözlerini telefondan ayırıp ona baktı. "Neden sordun?"

"Hiç... Meraktan"

"Kerem'le... Hatta Bukre benim kalkmam lazım"

Bukrenin suratı asıldı birden. "Gitmesen?" Gitmesini hiç istemiyordu.

Poyraz oturduğu sandalyeden kalktı. "Önemli bir toplantıymış, gitmem lazım. Ben hesabı öderim"

"Poyraz..."

"Özür dilerim... Akşam bize gelseniz"

"Tamam. Git!"

Poyraz hesabı ödeyerek cafeden çıkınca Bukre geride kaldı. Biraz sahile baktı. Cafede çalan şarkı dikkatini çekti. Direk Poyraza mesaj attı. Şarkının sözleri hoşuna gitmişti. Yüzüne söyleyemediklerini şarkı sözleri yardımıyla hemen yoluyla söylemek istedi.

Kime: Bay Sapık

'Anlamadan geçilmesin, başka yöne çekilmesin, yanlışım yok sanılmasın o beni bağlar ben yine durmam sor bana pişman mıyım? Doğruyu söyler, hiç bana gülmez. Sor bana pişman mıyım? Herkesin günahı boynuna öyle bir adım atarsın yenilmeden gelirsin oyuna, anlarsın. ' Seninle birlikte uyumak gerçekten çok güzeldi, sanırım hep seninle uyumak isteyebilirim ve bundan hiç pişman olmam.